Orhan Birgit Sanem Altan'a konuştu
'Davos dönüşü yeni bir 6-7 Eylül yaşanacak diye çok korktum'
"6-7 Eylül 1955’te büyük etkisi olan KTD Bildirisi’ni ben yazdım. DP’ye karşı öğrenci ayaklanmasını da organize ettim. Hapse bile girdim. Şimdi aynı endişeyi Ergenekon soruşturmasında yaşıyorum"
Bakın hayat bana bu hafta nasıl bir oyun oynadı?
Hayat gerçekten incelikli oyunlar kuruyor bazen insana. Ve bunu oynayabilmeni diliyor senden, oyunbozan olmanı istemiyor... Ben de bunu bozmadım ama oyun da oyundu hani... Her zaman rastlanacak türden olmayan...
Önce, geçen pazar dedemi 2008 Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü alırken seyrettim Aya İrini’de. Hayatın gerçeklerini reddeden bir ülkeyle yıllarca neredeyse tek başına dövüşen dedem sahnede, başkaldıran yalnızlığı gözlerinde ve ne güzel ki her zaman olduğu gibi haklı olduğu yine anlaşılmış, yalnız ve tek başına, konuşma yapıyor.
Daha önce de dedemi anlattığım yazılar yazmıştım, demiştim ki “Sanki tanrıyla gizli bir anlaşması var. Ne yapılacaksa en fazlasını o yapabilir. Herkesten daha uzun çalışabilir, herkesten daha fazla uykusuz kalabilir, daha uzun yürüyebilir, alışkanlıklara ve kurallara herkesten daha yüksek sesle karşı çıkabilir. Tanrı onunla yaptığı anlaşmaya hep sadık kaldı, o hep genç oldu.” Diğer dedelere benzemedi, çünkü torunlarında da bu sihirli serüvene çıkma isteği uyandıran enerjisi 82 yaşında Aya İrini sahnesinde yine karşımdaydı. Onu seyrederken ne düşündüm biliyor musunuz, sadece onun torunu olmak bile bir hayatı hayat yapabilir diye düşündüm. Ülkemizde yazı yazmanın en yaygın, hatta en sıradan bedeli olan hapishane, 12 Mart Muhtırası’yla yakalamış dedemi. Benim doğumum da o yıllara denk gelmiş. Beni ilk kez tel örgüler arkasından görmüş dedem, henüz iki aylıkmışım. Bizim ilişkimiz işte orada başlamış. Bir insanın dedesinin olmasının ne demeye geldiğini pek öğrenemedim ama kimsenin bilmediği bir şeyi, Çetin Altan’ın insanın dedesi olmasının nasıl bir şey olduğunu çok iyi öğrendim. Sonra, “Bu hafta kiminle konuşsam acaba?” diye düşünürken... Hayat karşıma Orhan Birgit’i çıkardı. 6-7 Eylül olaylarını organize ettiği söylenen “Kıbrıs Türktür Derneği”nin 2. başkanı. Bütün o dönemin tanığı ve hatta sanığı olmuş gazeteci. O günün KTD bildirisini yazmış kişi. Hürriyet Gazetesi’nin eski sahibi Erol Simavi’nin askerlik arkadaşı. 1945 Tan gazetesi baskınında kızgın kalabalıkların içinde olan genç. Ama galiba benim için en önemlisi, Orhan Birgit’in