Süt içmeyene ayran!
Sütten uzak duranlara, 'Türklerin dünyaya hediye ettiği içecek' olarak nitelendirilen, sütle benzer oranlarda mineral ve vitamin içeren ayran tüketmeleri önerildi
Laktoz intoleransın yol açtığı mide bulantısı, kramp, şişkinlik ve gaz nedeniyle sütten uzak duranlara, ''Türklerin dünyaya hediye ettiği içecek'' olarak nitelendirilen, sütle benzer oranlarda mineral ve vitamin içeren ayran tüketmeleri önerildi.
Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tayar, yaptığı açıklamada, sütün işlenmesi ürün elde edilmesinin yüzyıllar öncesine dayandığını söyledi.
''Yoğurt''un tüm dünyada Türkçe bir kelime olarak bilindiğini ifade eden Tayar, ''Bu, tarihi gerçeğin onaylanmasıdır. 552-745 yılları arasında hüküm süren Göktürkler, yoğurdun ekşiliğini azaltmak için üzerine su ekledi. Böylece tesadüfen ayran ortaya çıktı. Her dilde aynı şekilde kullanılan ayran dünyaya Türklerin hediye ettiği bir içecektir'' dedi.
Ayranın, Türkiye'nin yanı sıra Balkan ve Asya ülkelerinde de geniş olarak tüketildiğini dile getiren Tayar, bu içeceğin ihtiva ettiği mineral ve vitamin açından beslenmede oldukça önemli yer tuttuğunu bildirdi.
Tayar, laktoz intoleransın yol açtığı mide bulantısı, kramp, şişkinlik ve gaz nedeniyle sadece Türkiye'de yüz binlerce kişinin süt içmeyi tercih etmediğini belirterek, şöyle konuştu:
''Süt içmekten korkanlara, sütü severek tüketmeyenlere ayran içmelerini öneriyoruz. Laktoz intolerans hastalığı olanlar süt içemeyebilir ancak yoğurt ve ayranı rahatlıkla tüketebilir. Bir bardak süt içildiğinde, 238 miligram kalsiyum, 6,6 gram protein, 26 miligram magnezyum ile önemli miktarlarda potasyum ve fosfor ile vitaminler alınmış olunuyor. Ayran da benzer oranda vitamin ve mineral içeriyor. Bir bardak ayran, 200 miligramın üzerinde potasyum, 200 miligram civarında kalsiyum, sütle benzer oranlarda protein, fosfor, sodyum ve vitamin içeriyor. Ayran da sahip olduğu içerikle oldukça faydalı bir içecek.''
''Termal stres''e karşı ayran
Tayar, ayranın, vücudun sıvı dengesinin korunması açısından da önemli olduğunu belirterek, sıcak yaz günlerinde, vücudun ter yoluyla kaybettiği su ve mineralin yerine konması için ayran tüketilmesini önerdi.
Yaz mevsimi ile sıcaklığın artması, durgun hava ve aşırı nemin, vücutta ''termal stres'' adı verilen özel bir durum yarattığına dikkat çeken Tayar, şöyle devam etti:
''Termal stres, nefes sıklaşması, baş ağrısı, baş dönmesi, zihinsel yorgunluk, çabuk sinirlenme veya geç algılama, bitkinlik, işe karşı ilgisizlik gibi durumlarla kendini belli eder. Termal stresin üstesinden gelmek için vücudun kaybettiği sıvıyı tekrar kazanması gerekir. Termal streste vücut, ter yoluyla su ve mineral kaybettiğinden, bu kayıp en iyi şekilde vücut direncini artıracak olan ayranla kapatılmalıdır.''
Mustafa Tayar, kalsiyum açısından zengin besinlerin, gevşetici bir etkiye sahip olduğunu belirterek, bol miktarda kalsiyum içeren ayranın, sakinleştirici özelliğe sahip olduğunu, antistres besinler listesinin ilk sıralarında yer aldığını bildirdi.
Ayranın, özellikle içeriğindeki yoğurt bakterileri sayesinde, çok önemli bir içecek olduğunu vurgulayan Tayar, yapılan araştırmalarla, yoğurt bakterilerinin, kanser başlangıcını önlediği ve tümör hücrelerinin gelişimini gerilettiğinin belirlendiğini kaydetti.