Vatan borcunu "kanıyla" ödüyor - KAYSERİ
Kayseri'de serbest avukatlık yapan ve çocuk felci nedeniyle sağ bacağını kullanamayan Mustafa Kılıçarslan (59), yapamadığı askerlik hizmetinin yerine koyduğu "kan bağışı"nı öğrencilik yıllarından günümüze kadar 39 yıldır sürdürmenin mutluluğun yaşıyor
Avukatlık mesleğinin yanı sıra koltuk değnekleriyle bugüne dek sayısız kez Ağrı, Erciyes Dağı'na zirve tırmanışı yaparak azim ve çalışmanın en güzel örneğini oluşturan Kılıçarslan'ın kan bağışçısı öyküsü 1981 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 2. sınıf öğrencisiyken kan grubunu öğrenmek için gittiği Çapa Kan Merkezinde ilk bağışını yaparak başladı.Öğrencilik hayatı boyunca düzenli kan bağışında bulunan Kılıçarslan, okulunu bitirip memleketi Kayseri'ye döndükten sonrada kan ihtiyacı olan insanların yardımına koşmaya devam etti.Engelinden dolayı yaşadığını askerlikten muhafiyetini kan bağışı yaparak vatana hizmetin bir başka yolunu seçen Kılıçarslan, kan bağışındaki yasal sınır 65 yaşına kadar kan vermeyi hedefliyor.
- "Vatani görevimi kan bağışıyla yapayım diye karar verdim"
Mustafa Kılıçarslan , AA muhabirine yaptığı açıklamada, kan bağışçısı olma yolunda ilk adımının kan grubunun ender bulunan b negatif olduğunu öğrenmesiyle başladığını söyledi.Eskiden bağışçı sayısı az olduğu için radyolardan sürekli kan ihtiyacı anonsu geçtiğini kendisinin de buna kayıtsız kalmadığını belirten Kılıçarslan, şunları kaydetti:
"Fındıkzade'de Trabzon yurdunda kalırdım. Yurdumuz Çapa Kan Merkezinin yanındaydı. Arkadaşlarla bir gün 'kan merkezi hemen yanımızda gidip bir kan gurubumuzu öğrenelim' dedik. O zaman üniversite ikinci sınıf gelmişiz kan grubumuzu bilmiyoruz. Toplanarak gittik orada kan grubumuzu öğrendik. Kanımı alan hemşire hanım 'senin kanın çok kıymetli' dedi. Bende 'herkes eşit, herkesin kanı kıymetli' diye kızınca, 'senin kanın B negatif, negatif kanlar az bulunur onun için sık sık bağış yaparsan iyi olur' dedi. O zamanlarda şimdiki gibi kan bankaları sistemli çalışmıyordu vatandaşlarda az kan bağışında bulunuyordu. Her zaman sıkıntısı yaşanırdı radyolarda hep acil kan anonsu yapılırdı. Benim bacağım sakat olduğu için askerliğimi yapamadım, askerlikten muaftım. Madem benim kanım negatif zor bulunuyor bende vatani görevimi kan bağışıyla yapayım diye karar verdim.
-"Kimsesiz hasta gelirse beni arayın"
20 yaşından beri düzenli kan bağışında bulunduğunu ifade eden Kılıçarslan, "Öğrenciyken sürekli kan ihtiyacı olurdu ve yurtlara gelirlerdi. Senede 3 kez kan bağışı yapılabiliyordu ama ben yalan söylerdim senede 5-6 sefer kan bağışında bulunurdum." dedi.1985 yılında Kayseri'ye geldiğini ve bağışa devam ettiğini anlatan Kılıçarslan, "Burada sigorta ve devlet hastaneleri ile fakülte vardı. Gelir gelmez Kayseri'deki kan merkezlerine adımı yazdırdım. Kayseri'ye dışarıdan özellikle doğu illerinde çok fazla hasta gelirdi. kan merkezindekilerde beni iyice tanımışlardı onlara 'kimsesiz hasta gelirse beni arayın, çevresi olan, hali vakti yerinde olanlar için beni aramayın' dedim. Genelde kimsesi olmayanlara kan bağışında bulunurdum." ifadelerini kullandı.
- "Askerlikten terhisime 6 yılım kaldı"
Kan vermenin her zaman faydasını gördüğünü dile getiren Kılıçarslan, şöyle devam etti:"Genelde Ramazan aylarında kan bağışı azalırdı bende özellikle bu ayda gider kan bağışında bulunurdum. Geçtiğimiz günlerde de Erciyes Üniversitesinden bir arkadaşımdan duydum koronavirüs salgınından dolayı kan bağışının azaldığını duyunca hemen gittim kan bağışında bulundum. Terhisime 6 yıl kaldı. Kan bağışı 65 yaşına kadar yapılabiliyor. Ben şimdi 59 yaşındayım. Bir nevi askerlikten terhisime 6 yılım kaldı. 6 yıl sağlıklı olursam, ömürüm olursa, yaşarsam yılda en az 3 defa kan bağışında bulunmaya devam edeceğim. Çevremdeki insanlara da tavsiye ediyorum."
