Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Biyografi Aliye Berger kimdir? - Aliye Berger neden Doodle oldu? İşte Aliye Berger'in biyografisi

        Dünyaca ünlü arama motoru Google, Türkiye'nin en ünlü ressamları arasında gösterilen Aliye Berger'i 117. yaş gününde unutmadı...

        ALİYE BERGER KİMDİR?

        Aliye Berger (d. 24 Aralık 1903, Büyükada - ö. 9 Ağustos 1974, Büyükada,), Türk gravür ve grafik sanatçısı, ressam.

        Türkiye’nin ilk kazıma ve oyma gravür sanatçılarındandır. Adını geniş sanat çevrelerine ilk kez 1954’te Yapı Kredi Bankası’nın düzenlediği resim yarışmasında birinci seçilerek duyuran sanatçı, dışa vurumcu oyma baskıları ile tanınır.

        Hayatı

        24 Aralık 1903 günü Büyükada’da doğdu.[1] Babası Kabaağaçlızade Mehmed Şakir Paşa, annesi Giritli Sare İsmet Hanım’dır.[2] Yazar Halikarnas Balıkçısı ile ressam Fahrünnisa Zeyd’in kardeşi; seramik sanatçısı Füreya Koral, tiyatrocu Şirin Devrim ile ressam Nejat Devrim’in teyzesidir.

        REKLAM

        Notre Dame de Sion Fransız Lisesi'nde eğitim gördü. Resim ve piyano dersleri aldı. 1924’te Türkiye’de bulunan Macar keman virtüözü ve pedagog Karl Berger’den ders aldı. İlişkileri aşka dönüşen çift, yirmi üç yıl beraber yaşadı.[3]

        1935’ten 1939’a kadar Berlin ve Paris’te kardeşi Fahrünnisa Zeyd’in yanında kalarak sanat hareketlerini izledi. 1947’de Karl Berger’le evlenen Aliye Berger, altı ay sonra eşini kaybedince Londra’ya giderek John Buckland Wright’in atölyesinde heykel ve gravür çalıştı, 1951’de Türkiye’ye 150 gravür ile dönerek ilk kişisel sergisini açtı.[4]

        Uluslararası Sanat Eleştirmenleri Derneği’nin 1954’te İstanbul’da toplanan kongresi nedeniyle Yapı Kredi Bankası’nın düzenlediği “İş ve İstihsal” konulu yarışmada “Güneşin Doğuşu” adlı ilk yağlı boya çalışmasıyla birincilik ödülünü kazandı[5][6]. Sanatçı, ertesi yıl 2. Tahran Bienali'nde ikincilik ödülünü aldı.

        Aliye Berger desen ve yağlı boya resimler yaptıysa da çoğunlukla oyma baskı tekniğinde, siyah-beyazın ara tonlarında yapıtlar verdi. Zımpara kağıdı, kasap kağıdı ve tülbenti malzeme olarak kullanan sanatçı günlük yaşamın kalıplarını, İstanbul’un çeşitli köşelerini bazen gerçekçi, bazen de fantastik biçimde, özgün bir lirizm ve dışavurumculukla yansıttı.[7] Yaşamı boyunca dünyanın çeşitli kentlerinde on iki özel sergi açtı, kırk sekiz karma sergiye katıldı.[3]

        Sanatçı, 10 Ağustos 1974'te Büyükada'da hayatını kaybetti.

        Ölümünden sonra yapıtları çeşitli defalar sergilenmiştir. En büyükleri, 16 Ekim- 1 Kasım 1975 tarihleri arasında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde düzenlenen sergi ile Yapı Kredi Bankası’nın 11 Şubat-6 Mart 1988 tarihleri arasında düzenlediği sergidir.[3] Sanatçının İstanbul Resim ve Heykel Müzesi'nde dört, Albertina Müzesi'nde de üç yapıtı sergilenmektedir.

        Haberi Hazırlayan: Mete Ertunç Sevilir

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ