Bir kırmızı atacı takas ederek ev sahibi olan Kyle MacDonald!

KIRIMIZI ATACI VE KALEM TAKASI İLE BAŞLADI HER ŞEY

“Kırmızı atacın fotoğrafını çektim ve Craiglist’e koydum. Ardından Ronnie ve Karina adında iki kız mesaj attı ve “Merhaba, ataç çok güzel. Bizde de balık şeklinde bir kalem var. Takas etmek ister misin?” dediler.

Ataçtan daha büyük ve güzel bir kalem olduğunu için kabul ettim. O esnada aklımda takas sürecini ne kadar ileri götürebilirim fikri doğdu. Kalemi, yeniden siteye koydum ve bu kez el yapımı kapı tokmağı ile takas gerçekleştirdim.

İlerleyen zamanlarda ABD ordusunda görev yapan bir astsubay mesaj attı ve kamp ocağını, jeneratör ile takas etmek istedi, ben de kabul ettim.

Jeneratörü takas etmek biraz uzun sürdü, New York’ta yaşayan Martin, boş bira varili ve neon tabela ile jeneratörü benimle değişti.

Aldığım neon tabelayı temizledim ve parti kiti başlığında siteye koydum. Michel Brett adında Quebec bölgesinde bir radyo ve televizyon programı yapan birisi bana hiç kullanmadığı ve sevmediği bir kar aracını verdi.

TATİL BİLE HEDİYE ETTİLER

Takası gerçekleştirdik ve karlı bir hava olduğu için bu takas işinde kendimi şanslı hissettim. Daha sonra ‘SnoRiders West’ adında bir kar aracı dergisi bana ulaştı ve Canadian Rockies bölgesinde iki kişilik ücretsiz tatil teklifinde bulundular. Dergiye yönelik bir PR kampanyası olacağını söylediler ve ben de kabul ettim.

TAKAS İŞİNİ İLERLETTİ

Aklımda takas işini nasıl ileri götürebileceğime dair soru işaretleri vardı. Üzerimde Cintas markasının bulunduğu bir tişört ile televizyona çıktım. Tişörtü bana uzun zaman önce kuzenim vermişti.

Daha sonra Cintas markasının sahibi beni televizyonda görmüş ve buluşmak istediğini söyledi.

Bana bir kamyonet verdi ve ben de karşılığında tatil biletini verdim. Zamanla kırmızı ataçtan daha fazla şeye sahip olacabileceğimi iyice anladım ve devam ettim.

ALBÜM SÖZLEŞMESİ YAPTI

Sonra kamyonete karşılık bir albüm sözleşmesi aldım. Müzisyen Brandon grubun malzemelerini taşımak için benden kamyoneti aldı, ben de albüm yapmak için sözleşme istedim.

‘Albüm çıkarmak isteyen var mı?’ başlığında siteye koydum. Çok fazla varmış, soul türünde müzik yapan bir kadın albüm sözleşmesi karşılığında, Phoenix’te evi olduğunu ve 1 yıl kira almadan oturabileceğimi söyledi.

"BİR YIL KİRA VERMEDEN YAŞADIM"

Teklifi kabul ettim ve bir yıl bu evde kira vermeden yaşadım. Evde yaşarken yan komşum bu durumu duydu ve ‘Ben de kira vermeden oturmak istiyorum’ dedi.

Birkaç gün sonra bana bir buluşma teklif etti, buluşmaya patronu da katıldı. Patronunun ünlü rock yıldızı Alice Cooper olduğunu öğrendim. Komşum Alice Cooper’ın sahip olduğu restoranın yöneticisiymiş.

"ALİCE COOPER'DAN SÖZ ALDIM"

Daha sonra Alice Cooper’ın prodüktörü beni aradı ve NorthDakota’da olan bir konsere davet etti. Konsere gittim ve elimizde devasa kırmızı bir ataç ile sahneye çıktık.

Bu konserden sonra Alice Cooper’dan bir akşam yemeği sözü aldım.

Bu sözü takas tekliflerine açtım, Mark adında bir adam KISS hayranı ve grubun logosunun bulunduğu kar küresi ile Alice Cooper sözünü takas ettik.

"KAR KÜRESİNİ TAKAS EDEREK HOLLYWOOD ROLÜ ALDIM"

Yaptığım kar küresi takasından sonra internette kötü yorumlar aldım. 2 hafta sonra Corbin Bernsen adlı aktör beni aradı. ‘Merhaba, ben Corbin Bernsen, Hollywood aktörüyüm. Şu an bir film yapıyorum ve sana bu filmde bir yan rol vermek istiyorum. Takasa var mısın?’ dedi.

Hemen kabul ettim ve Corbin Bernsen’ı araştırmaya başladım. Ünlü aktör bir kar küresi koleksiyonu yapıyordu, 6500’den fazla kar küresi vardı. Ona kar küresini teklif ettim ve kabul etti.

"KANADA BELEDİYESİ'NDEN TEKLİF ALDIM"

Filmde rol kapmış olmamla beraber takas sürecim devam ediyordu. Kanada’nın Kipling Belediyesi'nden Bert Roth beni aradı.

‘Şehrimizde belediyeye ait birkaç evimiz var. Bu evlerden birini senin sahip olduğun bir şeyle takas edebilir miyiz?’ dedi.

Ben de Hollywood filminde alacağım yan rolü söyledim ve belediye konseyinde sadece iki kişinin onayı olmasına rağmen, Bert Roth’un çabalarıyla ev sahibi oldum.

Sahip olduğum rolün seçmeleri de Kipling’de yapıldı, böylece şehir büyük bir tanıtım etkinliğine ev sahipliği yaptı.

25 sent değerindeki bir kırmızı atacı takas ederek ev sahibi oldum. İşte tüm bu olanlar insanların evet demesiyle başladı.”

Kyle MacDonald daha sonra hikayesini kitaplara aktardı.

Kaynak: TEDx Talks

Fotoğraflar: oneredpaperclip.blogspot