Çok uyumak daha çok uykumuzun gelmesine mi sebep olur? İşte uyku hakkında doğru bilinen 10 yanlış!
Uykusuz kaldığımızda yorgun hissetmemiz normal; peki ya saatlerce uyuyup hâlâ bitkin uyanıyorsak? Günlük hayatta "çok uyursam açılırım", "vücut az uykuya alışır" gibi cümleleri sık sık duyuyoruz ama bu iddiaların çoğu bilimsel gerçeklerle örtüşmüyor. Fazla ya da eksik uyku, yanlış alışkanlıklarla birleştiğinde hem zihnimizi hem bedenimizi zorluyor, kronik hastalık riskini artırıyor. İşte uykuyla ilgili en yaygın 10 yanlışa dair detaylar!
ABONE OLSabaha kadar uyuyup alarmı defalarca ertelemenize rağmen gün boyu gözleriniz açık zor mu duruyor? Belki de sorun yalnızca uyku sürenizde değil, uyku hakkında kulaktan dolma bilgilere inanmanızda yatıyor. Hafta sonu “uyku telafisi” yapmak ya da horlamayı “derin uykunun işareti” sanmak fark etmeden uyku sağlığınızı bozabiliyor. Detaylar haberimizin devamında; uyku hakkında doğru bilinen 10 yanlışı ve işin bilimsel tarafını sizin için derledik!
Uzun süre uyuduğunuz halde gün boyu sersem gibi gezmeniz tesadüf değil. Alıştığınız düzenin üzerinde, özellikle 9 saatin üzerinde uyumak biyolojik saati bozup halsizlik, baş ağrısı ve dikkat dağınıklığına yol açabiliyor. Ayrıca sürekli “fazla uyuma” isteği, depresyon, uyku apnesi veya kronik hastalıklar gibi altta yatan sorunların habercisi olabiliyor. Bu yüzden yalnızca uyku süresine değil, uykunun kalitesine ve gündüz işlevselliğinize bakmak gerekiyor.
“Az uykuya alışkınım, bana bir şey olmaz” cümlesi en yaygın uyku efsanelerinden biri. Beyin ve vücut, kronik uykusuzluğa gerçekten uyum sağlamıyor; sadece siz performansınızın ne kadar düştüğünü fark etmiyorsunuz. Dikkat, hafıza, tepki süresi ve karar verme becerileri uykusuzlukla birlikte sessizce geriliyor. Yetişkinler için ortalama 7–9 saat aralığı hâlâ sağlıklı kabul ediliyor ve bunun altına uzun süre inmek gece-gündüz dengenizi bozuyor.