Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Şeref Malkoç: Suriyeli sığınmacıların yüzde 80'i kalacak gibi görünüyor

        Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Türkiye'nin sığınmacılara yönelik hizmetlerini, bu konuda yaptıklarını hem iç kamuoyuna, hem de dünya kamuoyuna arzu edilen düzeyde ve üslupta anlatabilmeyi amaçladıklarını bildirdi.

        Malkoç, Gaziantep Valiliği'nde kamu kurum ve kuruluşlarının daire müdürleri ve amirleriyle toplantıda bir araya geldi.

        Burada bir konuşma yapan Malkoç, Kamu Denetçiliği Kurumunun (KDK) daha önce "Göç ve Mülteciler" raporu hazırladığını, ancak 15 Temmuz darbe girişimi ve ardından gelen olaylar araya girdiği için raporun basımının uzadığını belirtti. Rapordaki bazı rakamların güncellenmesi, bazı bölümlerinin yeniden ele alınması gerektiğini ifade eden Malkoç, bu nedenle sığınmacıların yoğun olarak yaşadığı kentlere geziler düzenlediklerini, bu kapsamda da Gaziantep'e geldiğini aktardı.

        Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 2 Mart'ta kurum, kuruluşlar, sivil toplum örgütleri temsilcileri ve dünya ombudsmanlarının katılacağı "Uluslararası Göç ve Mülteciler Sempozyumu"nun düzenleneceğini, sempozyumun açılışını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağını vurgulayan Malkoç, "Arzumuz, niyetimiz Türkiye'nin bu konuda yaptıklarını hem iç kamuoyuna, hem de dünya kamuoyuna arzu edilen düzeyde, arzu edilen üslupta anlatabilmek. Bu açıdan rapor, sempozyuma kadar hem Türkçe, hem de uluslararası dillerde yayına hazırlanmış olacak. Yapılan çalışmalar çok önemli, olağanüstü öneme haiz." diye konuştu.

        Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların sayısının 3 milyon civarında olduğuna, buna Pakistan, Irak, Afganistan, Somali veya diğer Afrika ülkelerinden gelenler de dahil edildiğinde rakamın 4 milyona çıktığına işaret eden Malkoç, "4 milyonluk rakam dünyadaki birçok ülkenin, hatta Avrupa'daki birçok ülkenin nüfusundan fazla. Şu anda Türkiye'de ilköğretim çağında bulunan bu göçmen ve mültecilere verilen hizmet, okullarda okutulan öğrenci sayısı 500 binin üzerinde. Sadece ilköğretimi kastediyorum. Finlandiya'da ilköğretim çağındaki öğrencilerin sayısı 370 bin civarında. Bu rakamı özellikle telaffuz ediyorum. Sahil Güvenlik Komutanlığımızın denizlerden topladığı insan sayısı 95 bin 571. Bunlar olağanüstü rakamlar." değerlendirmesinde bulundu.

        "İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİNİN EMELLERİ VAR"

        Malkoç, Birleşmiş Milletler'in bu tür göç ve nüfus hareketlerinden sonra geriye dönüşlerin çok az olduğu, yüzde 80'inin gittiği ülkede kaldığı yönünde istatistikleri bulunduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:

        "Dolayısıyla baştan geçici olarak baktığımız bu sorun belli bir noktaya geldi. Bu noktaya kadar çok güzel idare edildi. Özellikle Gaziantep Valimize, Büyükşehir Belediye Başkanımıza, belediye başkanlarımıza ve ilgili birim amirlerine teşekkür ediyorum. Gaziantep bu konuda model oldu. Zorluklarını, sıkıntılarını içinde sakladı. Güzelliklerini hem Türkiye'ye, hem de dünyaya yansıttı. Ülkemiz için de gurur, iftihar vesilesi oldu. Buraya kadar tamam. Belli ki Allah nasip ederse Astana Buluşması'ndan sonra olağanüstü bir değişiklik olmazsa Suriye'de belli bir uzlaşma, ardından da çözüme doğru yol alınacak ama sorun bitmiyor. Birleşmiş Milletler kayıtlarına göre, bunların yüzde 20'si geri dönüyor, yüzde 80'i ne kadar teşvik edersek edelim veya 80'e yakını belli ki kalacak gibi görünüyor."

        Göçün eğitim, sağlık ve güvenlik gibi boyutları bulunduğunu hatırlatan Malkoç, "Gelmiş olan insanlara karşı dünyadaki var olan, Türkiye'de kötü işler yapmak isteyen istihbarat örgütlerinin emelleri var. Başka ülkelerin emelleri var. Sayın Valimden bu konuyu dinlerken şunu açıkça gördük. Özellikle yabancı enciyolar, yabancı sivil toplum örgütleri çok yaygın bir şekilde burada faaliyette bulunuyorlar. Belli hedefler, belli gayeler gözetiyorlar." dedi.

        Türkiye'nin bu konuda geçmişte yaşadığı birtakım konulara dikkati çeken Malkoç, şöyle devam etti:

        "Amerikan gönüllüleri adı altında 1960 yılından sonra Türkiye'ye yüzlercesi, onlarcası, hatta binlercesi geldi. Kimi 'İngilizce öğretiyorum' diye geldi, kimi 'meslek kursu veriyorum' diye geldi. Biz Türk misafirperverliği ile hepsini kabul ettik. İyi niyetle kabul ettik. 'Misafirimizdir' dedik ama sonradan özellikle onların hatıratları yayınlandığında ve Türkiye'de PKK gibi belalı bir terör örgütüyle muhatap olduğumuzda bunların Türkiye'nin sosyolojisine nasıl müdahale ettiğini, hangi fitne tohumlarını attığını gördük. Bu tecrübeyi yaşamış bir ülke olarak, 4 milyon insanı, 3 milyon Suriyeliyi misafir etmenin, bu anlamda Birleşmiş Milletler'e kayıtlı mültecilerin yarısından fazlasına ev sahipliği yapmanın gururu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu şekilde dünya haysiyetinin, insanlığının onurunu temsil ediyoruz ve kurtarıyoruz. Bunlar güzel şeyler ama bahsettiğim alanlarda da inşallah gereken tedbirleri alacağız. Biz devlet olarak, millet olarak valisinden en alttaki birimine kadar bu tedbirleri alacak güçte, iradede ve kudretteyiz. Bütün mesele iyi koordinasyon kurmak, iyi organize olmak. İşte bu ziyaretin amacı da bu. Bu konuda zaten devletin ilgili birimleri var. Bu konudan sorumlu, insan haklarından sorumlu bir Başbakan Yardımcılığımız da var."

        Vali Ali Yerlikaya, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, İl Emniyet Müdürü Erhan Gülveren, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ömer Ersever ve diğer bazı kurum ve kuruluşun müdürleri ve yetkililerinin katıldığı toplantı, daha sonra basına kapalı devam etti.

        Malkoç, ardından Gaziantep Büyükşehir Belediyesine geçerek, Belediye Başkanı Fatma Şahin'e ziyarette bulundu.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ