Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Yargı Ölünün arkasından konuşmadan bir daha düşünün! Son dakika: Yargıtay cezayı onayladı
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, ölen kişinin arkasından 'mikrop' ifadesini kullanan sanığın manevî tazminat cezasına çarptırılması gerektiğine hükmetti.

        İHA'nın haberine göre, A.A., devlet memuru olarak çalışan N.A.'ya hakaret ettiği gerekçesiyle 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nce suçlu bulundu. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmetti. Bir süre sonra N.A., geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Aile cenaze acısı yaşarken, A.A., iddiaya göre sosyal paylaşım sitesinden, N.A.'yı kastederek, "Cenabı Allah'ın sopası yoktur, alma masumun ahını elbette çıkar. Sıra öbür mikroplarda" ifadesini kullandı.

        ÖLÜNÜN YAKINLARI MANEVİ TAZMİNAT TALEP ETTİ

        REKLAM

        2. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvuran acılı eş S.A. ile çocukları E.A. ve M.A., A.A.'nın ağır ifadeler kullanarak manevi değerlerine saldırdığını, onarılmaz ve tarif edilmez derecede incindiklerini, psikolojilerinin davalının söylemlerini öğrenmekle bir kez daha alt üst olduğunu, acılarının daha da sarsıcı bir hâl aldığını ileri sürdü. Davacı aile, toplam 7 bin liralık manevi tazminat talep etti.

        DEVREYE YARGITAY GİRDİ

        Mahkemede savunma yapan davalı A.A., davaya konu edilen yazıların tarafından yazıldığını ortaya koyabilecek somut verilerin sunulmadığını, merhuma karşı bir husumeti bulunmadığı gibi merhumun sağlığında kendisine husumetinin devam ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istedi. 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın kabulüne hükmetti. Kararı davalı temyiz edince devreye giren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 'mikrop' ifadesine verilen manevî tazminat cezasını ağır bularak, mahkemenin yakışıksız sözler sebebiyle 'kınama' ile yetinmesi gerektiği gerekçesiyle kararı bozdu.

        'YAKINLARININ KİŞİLİK HAKKINA SALDIRI'

        Ölenin arkasından sarf edilen sözlerin yol açtığı manevi zararın ayıplanma ile giderilemeyeceğine dikkat çeken 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, yeniden yapılan yargılamada ilk kararında direndi. Kararı davalı temyiz edince devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi. Kurul üyeleri, şeref ve haysiyete yönelik saldırıların kişinin ölümü sonrasında gerçekleşirse ölenin kişilik hakkının ihlal edildiğinin söylenemeyeceğini, ancak ölenin şeref ve haysiyetine yönelen saldırıların onun yakınlarının kişilik hakkına saldırı teşkil edeceğine dikkat çekti.

        REKLAM

        'NEZAKETE AYKIRI SÖZLER OLARAK KABULÜ MÜMKÜN DEĞİLDİR'

        Emsal kararda şöyle denildi:

        "Murisin (miras bırakanın) trafik kazası sonucu ölümünden iki gün sonra davalının 'Cenab-ı Allah'ın sopası yoktur, alma masumun ahını elbet çıkar, daha temizlendi, sıra öbür mikroplarda' şeklinde paylaşımda bulunduğu hususu uyuşmazlık dışıdır. Davacılar m ölümü sonrasında davalı tarafça internet ortamında paylaşılan bu sözlerin özellikle kullanılan 'mikrop' kelimesi dikkate alındığında küçük düşürücü ve incitici olduğu kuşkusuz olduğu gibi; olayın oluş şekli, söylenen sözlerin içeriği ve tarafların durumu birlikte değerlendirildiğinde bu sözlerin nezakete aykırı sözler olarak kabulü mümkün görülmediğinden kınama ile yetinilmesi uygun düşmeyecektir.

        MAHALLÎ MAHKEMENİN DİRENME KARARI YERİNDEDİR

        REKLAM

        O hâlde ölenin şeref ve haysiyetine yönelen saldırılar onun yakınlarının kişilik hakkına saldırı teşkil edeceğinden, bu tür saldırılar karşısında ölenin yakınları, kendi kişilik haklarının ihlâline dayanarak Türk Medeni Kanunu'nun 25. maddesinde belirtilen davaları açabileceğinden, mahkemece davacılar lehine manevî tazminata hükmedilmesi isabetlidir. Hâl böyle olunca; mahallî mahkemece yukarıda açılanan hususlara değinilerek verilen direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, yerindedir.

        TAZMİNAT MİKTARINA YÖNELİK TEMYİZ İTİRAZLARI İNCELENMELİ

        Ne var ki, özel dairece tazminat miktarı yönünden bir inceleme yapılmadığından, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın özel daireye gönderilmesi gerekir. Davalı vekilinin kişilik haklarına saldırıda bulunulmadığına yönelik temyiz talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine, diğer temyiz itirazlarının reddi ile direnme uygun olduğundan, davalı vekilinin hükmedilen tazminat miktarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 4. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine oy birliği ile karar verilmiştir."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ