Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Bilgi Yaşam Uğur Dündar kimdir, kaç yaşında? Uğur Dündar'ın hayatı ve biyografisi

        Uğur Dündar'ın hayatı, siyah-beyaz televizyon döneminden günümüzün dijital medyasına uzanan köklü bir serüvendir. TRT sınavlarını kazanarak başladığı yolculukta, BBC'de aldığı eğitimlerle vizyonunu genişletmiş ve Türkiye'ye döndüğünde televizyon haberciliğine yepyeni bir soluk getirmiştir. Yaptığı haberlerle pek çok kez ölüm tehditleri almasına, saldırılara uğramasına rağmen geri adım atmayan Dündar, "Vatandaşın hakkını yedirmem" ilkesiyle hareket etmiştir. Onun gazetecilik anlayışı, sadece haberi sunmak değil, haberin öznesi olan sorunu çözüme kavuşturana kadar takip etmek üzerine kuruludur.

        UĞUR DÜNDAR KİMDİR?

        REKLAM

        Türkiye'nin en güvenilir kişisi anketlerinde defalarca zirvede yer alan Uğur Dündar kimdir sorusunun yanıtı, İstanbul'un batı ucunda başlayan bir hikayeye uzanır. 28 Ağustos 1943 tarihinde İstanbul'un Silivri ilçesine bağlı Akören köyünde dünyaya gelmiştir. Bir polis memuru olan babasının görevi nedeniyle çocukluğu ve gençliği Türkiye'nin farklı bölgelerinde geçmiştir. Uğur Dündar nereli diye soranlar için onun köklerinin Trakya ve İstanbul topraklarına dayandığını söylemek mümkündür. Ortaöğrenimini tarihi Vefa Lisesi'nde tamamlamış, lise yıllarında hem derslerindeki başarısı hem de sosyal yönüyle dikkat çekmiştir. Yükseköğrenimini ise İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü'nde tamamlayarak mesleki altyapısını akademik olarak da güçlendirmiştir.

        Gençlik yıllarında spora, özellikle de futbola büyük ilgi duymuştur. Vefa Lisesi futbol takımında kalecilik yapmış, hatta bir dönem İstanbulspor genç takımında forma giymiştir. Ancak kader onu yeşil sahalardan alıp televizyon ekranlarına taşıyacaktır. Üniversite eğitiminin ardından 1970 yılında TRT'nin açtığı sınavları kazanarak televizyon yapımcısı olarak göreve başlamıştır. Bu tarih, Türk televizyonculuğu için de bir milat niteliğindedir.

        TELEVİZYONCULUK KARİYERİ VE ARENA EFSANESİ

        TRT'de başladığı kariyerinde, İngiltere'de BBC'nin "Televizyon Yapımcı ve Yönetmenlik" kursuna katılarak uluslararası standartlarda bir eğitim almıştır. Türkiye'ye döndüğünde TRT'de yapımcı, yönetmen ve sunucu olarak birçok başarılı programa imza atmıştır. Ancak Uğur Dündar'ı efsaneleştiren asıl proje, 1992 yılında Show TV'de başlayan ve sonrasında Kanal D, Star TV gibi kanallarda yıllarca devam eden "Arena" programıdır. Arena, Türkiye'de soruşturmacı gazeteciliğin (investigative journalism) en güçlü örneği olmuştur.

        REKLAM

        Arena programı, özellikle gıda güvenliği konusundaki denetimleriyle halkın büyük takdirini kazanmıştır. Hijyen kurallarına uymayan fırınlara, imalathanelere yaptığı baskınlar, böcekli ve sağlıksız gıdaları ifşa etmesi, toplumda büyük bir farkındalık yaratmıştır. Sadece gıda değil, yolsuzluk dosyaları, mafya ilişkileri ve Susurluk skandalı gibi Türkiye'yi sarsan olayların üzerine cesaretle gitmiştir. Mikrofonunu uzattığı kişilere sorduğu net sorular ve aldığı cevaplar karşısındaki kararlı duruşu, onun gazetecilik tarzının imzası olmuştur. Kariyeri boyunca Hürriyet Gazetesi yazarlığı, Star TV Ana Haber Bülteni sunuculuğu gibi prestijli görevlerde bulunmuş ve yönettiği haber merkezleriyle sayısız ödül kazanmıştır.

        ÖZEL HAYATI VE FENERBAHÇE TUTKUSU

        Mesleki başarısının yanı sıra Uğur Dündar hayatı boyunca örnek bir aile babası ve iyi bir eş olarak da tanınmıştır. 1993 yılında Türkiye eski güzeli Yasemin Baradan ile evlenmiş ve bu mutlu evlilikten Bora, Bartu ve Damla isminde üç çocuğu dünyaya gelmiştir. Özel hayatını kameralardan uzak, sade ve saygın bir şekilde yaşamayı tercih eden Dündar, ailesine olan düşkünlüğüyle bilinir.

        Hayatının bir diğer büyük tutkusu ise Fenerbahçe Spor Kulübü'dür. Çocukluğundan beri gönül verdiği sarı-lacivertli renklere sadece taraftar olarak değil, yönetici olarak da hizmet etmiştir. Aziz Yıldırım döneminde yönetim kurulu üyeliği ve asbaşkanlık görevlerinde bulunmuş, kulübün kurumsallaşmasına katkı sağlamıştır. İlerleyen yıllarda Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Başkanlığı görevine seçilerek camianın en saygın makamlarından birinde kulübüne hizmet etmeye devam etmiştir.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ