Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Uykunuzu engelleyen öğrenilmiş düşünceleriniz olabilir

        Uykusuzluk çoğu kişi tarafından ciddiye alınmasa da, çağın en büyük sorunlarından biri haline geldi. Habertürk'ten Ceyda Erenoğlu'nun haberine göre bu problem; obezite, depresyon, şeker ve tansiyon hastalıklarının da tetikleyicisi. Bununla da kalmıyor ve günlük hayatı zehir edip sosyal ilişkileri bile zedeliyor. Nöroloji Uzm. Dr. Kübra Batum, ‘uykusuzluk’ veya tıp dilindeki adıyla ‘insomnia’yı anlatıyor.

        GÜNÜN MUHASEBESİNİ YATAKTA YAPMAYIN!

        İnsomnia kısaca uykusuzluk olarak tanımlansa da, uyku için yeterli fırsat ve imkan olmasına rağmen, uykuya başlamada ve sürdürmede güçlük, uyku kalitesinde etkilenme sonucu gün içi işlevselliğinde bozulma olarak tarif ediliyor. Bu sorunun çok sayıda nedeni bulunuyor. Psikojenik etkenler göz önünde bulundurulduğunda çağın hastalıklarından biri olarak görülüyor. Psikofizyolojik insomniada, stres sonrası ortaya çıkan ve devam eden bir süreç olması dikkat çekiyor. Burada asıl sorunun, uykuyu engelleyen öğrenilmiş düşünceler olduğu belirtiliyor. Bu durum anksiyöz ve gergin kişilerde daha belirgin oluyor. Bu kişiler yatağa girdiklerinde mevcut durumu defalarca masaya yatırıp, gün içinde yaşadıklarını değerlendirerek ertesi günün stratejisini belirledikleri için bir süre sonra işin içine, ‘yine uyuyamayacağım’ kaygısı ekleniyor ve sorun tam bir kısır döngüye dönüşüyor.

        NORMAL DEYİP GEÇİŞTİRMEYİN!

        Kronik hale gelen uykusuzluk, insanların kanıksayıp normal olduğunu düşündükleri bir yaşam şekline dönüştüğü için hastalık olarak. Farklı bir nedenle polikliniğe başvuran bir hastaya, ‘uykunuz nasıl’ diye sorulduğunda, sıklıkla “30 yıldır uyuyamıyorum” türü yanıt alınması bundan kaynaklanıyor. Bu sorun, özellikle ileri yaştaki kişiler ve kadın hastalarda daha belirgin görülüyor. Sorunu yaşayan kişiler bunun çaresi olmadığını düşünüyorlar. Uyku saati kişiden kişiye değişmesine rağmen, bir erişkin için 7 saat olarak öngörülse de, her bireyin uyku ihtiyacı; yaşına, çalışma ortamına, yaşadığı yere ve alışkanlıklarına göre değişkenlik gösterebiliyor. Önemli olanın dalma süresinin kısa ve uyku bölünmelerinin olmadığı kaliteli bir uyku olduğuna dikkat çekiliyor.

        UYKUSUZLUK OBEZİTEYİ TETİKLİYOR

        Uyku; tüm bedenin ve beynin yenilenip tamir edildiği bir süreci kapsıyor. Uykusuzluk kronik bir soruna dönüştüğünde; Anksiyete, depresyon, ilaç kullanımı ve bağımlılık riskleri yükseliyor. Bu sorun, konsantrasyon eksikliği, hatırlamada güçlük, iş ve sosyal hayatta sıkıntılara yol açmanın yanında bağışıklık sistemi için çok gerekli olduğu için eksikliği enfeksiyon ve diğer bazı başka hastalıklara da davetiye çıkarabiliyor. Gece uykuda salınan önemli hormonlardan biri olan leptin ise (doyma hormonu) uykusuzluk yaşayanlarda doyma merkezi uyarılamadığı için obezite gelişim riskinin yükselmesine yol açıyor.

        AKŞAM 18’DEN SONRA UYKU MODUNA GEÇİN

        Dr. Kübra Batum, “Uykusuzluk tedavisine ilaçlarla başlamanın en son çare olması gerekiyor. İlk aşamada en doğru tedavi yöntemi, kişiye uyku hijyenini ayrıntılı olarak anlatmak ve uygulamasını sağlamaktır” diyor.

        YATAK ODASI ŞARTLARI

        *Kişiye özgü yatak ve yastık seçilmeli

        *Oda sıcak olmamalı

        *Odada televizyon bulunmamalı

        *Odanın karanlık ve sessiz olmasına özen gösterilmeli.

        KİŞİSEL ÖNERİLER

        *Her sabah aynı saatte kalkın.

        *Gündüz ve özellikle akşamüstü uyuklamalarından sakının.

        *Yatmaya yakın yemek yemeyin ve yoğun aktivitelerden kaçının.

        *Çay, kahve ve kola gibi uyarıcı ürünleri tüketmeyin.

        *Akşam 18.00’den sonra su içmemeye özen gösterin. (Gece sık tuvalete gitmek uyku bölünmelerine yol açacaktır.)

        *Yatağa uykunuz gelince girin. Yatağa yatıp uykunuz gelsin diye beklemeyin.

        *Sosyal medya ve oyun gibi aktivitelerle yatağa girmeden önce vedalaşın.

        *Kitap okumak ve müzik dinlemek yatmadan önce kişiyi sakinleştiren aktivitelerdir. Bu aktiviteleri yatak odası dışında gerçekleştirin.

        Haberi Hazırlayan: Demet Demirkır
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ