Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi Yanıklar Köyü'nün artık bir diğer adı Müzik Köyü

        Ekin TÜRKANTOS - HABERTÜRK CUMARTESİ

        eturkantos@htgazete.com.tr

        Bir köy düşünün... Her yer yemyeşil. Ağaçların her tonunda ayrı bir huzur. Kuş sesleri cıvıl cıvıl. Bir derenin kenarında sevdiğiniz usta müzisyenlerle melodilerin ritmine kendinizi kaptırmışsınız. Bir diğer gün dağ yamacında müzik dinletisindesiniz.

        Burası Muğla’nın Fethiye İlçesi’ndeki Yanıklar Köyü. Artık bir diğer adı Müzik Köyü. İlk kez geçtiğimiz yıl Türkiye’nin Müzik Köyü’nü kurmak üzere yola çıkan Anadolu Müzik Kültürleri Araştırma ve Yaşatma Derneği, temel felsefesini gerçek müziğin doğayla iç içe üretilebileceğine inanan bir düşüncenin ürünü olarak bu projeyi hayata geçirdi.

        Besteci ve piyanist Bela Bartok’un “Topraktan kopuk olan her müzik ölmeye mahkûmdur” sözünü benimseyen proje, müzik sevdalılarını toprağa temas etmeye çağırıyor.

        20 Temmuz - 7 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek bu yılki etkinliğe katılacak müzisyenler ise Erkan Oğur, Ahmet Aslan, Kemal Dinç, Erol Parlak, Okan Murat Öztürk, Efren Lopez Sanz, Sinan Ayyıldız, Uğur Önür ve Akın Eldes.

        Sanatçı ve akademisyenlerle Anadolu Geleneksel Müziği’ni icra eden sanatçıların da katılacağı etkinlikte bu yıl, İran, Yunanistan, Balkan Müziği üzerine seminer, dinleti ve konserler de olacak.

        Kadın sahnesinde ise Anadolu’dan ve Yunanistan’dan farklı müzik geleneklerinden kadınlar bir araya gelecek. Müzik Köyü, her yaştan müziksevere açık.

        Atölye çalışmaları ve usta-çırak derslerinin dere kenarında ve dağlarda gerçekleştirilmesi ise elbette büyük keyif.

        MÜZİK GELENEKLERİ KÖYLERDE CANLI

        Müzik aracılığıyla farklı yaşam biçimlerini bir araya getirerek ayrışmanın, kutuplaşmanın olmadığı müzikten bir zemin sunmaya çalışan projenin henüz bir fidan olduğunu ve onu ayakta tutabilmek, büyütüp bir ormana dönüştürmek istediklerini söyleyen dernek, katılımcıların ve müzisyenlerin nefes alabileceği bir dünya yaratmayı hedeflediklerini söylüyor.

        Projede bu yıl çocuklar da unutulmamış. İzmir Müzik Müzesi koordinatörlerinden çalgı yapımcısı ve müzisyen Ozan Özdemir’in yöneteceği atölyede köy çocuklarıyla geri dönüşüm malzemeleri ve doğada bulunan malzemelerden çalgı yapımı atölyeleri yapılacak. Müzik Köyü proje koordinatörü Aytaç Gökdağ ile bu yılki etkinliği konuştuk.

        Müzik Köyü projesi ne amaçla ortaya çıktı?

        Müzik Köyü, yerel ve profesyonel müzik ustalarının müzikseverlerle usta-çırak dersleri yapması, kadim Anadolu sazlarının ve geleneklerinin unutulmayıp yerel ustalardan genç nesillere aktarılması, çeşitli müzikal disiplin ve geleneklerin bir arada ses bulup birbirinden güç kazandığı kolektif bir müzikal yaşamı gerçekleştirmek için kurulmuştur.

        Projenin adını neden Müzik Köyü koydunuz?

        Uzun zamandır kendi imkânlarımızla köy konserleri düzenleyen, Anadolu köylerinde derleme çalışmaları yapan bir topluluğuz.

        Bu çalışmalarımızı üç-beş güzel insanın küçük ama değerli destekleri dışında hiçbir kurumsal destek görmeksizin gerçekleştirdik.

        Biz hep şehirlerde, konservatuvarlarda müzik öğrenmeye gittik. Oysa müzik gelenekleri köylerde çok canlı, dinamik ve bir o kadar sade şekilde yaşatılıyor.

        Şehirlerde müzik bir yandan gelişirken bir yandan bozuldu. Bugün Anadolu’nun farklı köşelerindeki köylere gidin cura, bağlama, tulum, kemençe, hegit, zurna, sipsi çalan, ağıtlar yakan, hoyratlar, gazeller okuyan, çoğu usta-çırak ilişkisiyle sazına hâkim birçok usta bulursunuz. Bu bize ilham veriyor. Projeye bu nedenle Müzik Köyü dedik.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ