-
YASTIK SOHBETİ (1959)(Pillow Talk)
Jan Morrow (Doris Day) New York’ta tek başına yaşayan başarılı bir iç dekoratördür. Tek sorunu, yan binada oturan ve yüzünü hiç görmediği komşusu Brad Allen (Rock Hudson) ile aynı telefon hattını kullanıyor olmaktır. Jan, Broadway müzikalleri yazan çapkın besteci Brad’in telefonu çok sık kullanmasından rahatsızdır. Telefon şirketi, işlerin yoğunluğundan Jan’a özel bir hat tahsis edemediği için iki komşu telefonda sık sık tartışırlar… Bir gece bir parti sırasında Jan’ı gören ve beğenen Brad, Texas’lı bir çiftçi gibi davranarak ona kur yapmaya karar verir. Michael Gordon’un yönettiği ‘Yastık Sohbeti’, 1959 yılının en çok iş yapan filmlerinden biriydi. 5 dalda Oscar’a aday oldu ve ödülü en iyi özgün senaryo dalında kazandı. Doris Day ve Rock Hudson sonraki yıllarda iki romantik komedide daha bir araya geldi. -
BENDEN BU KADAR (1997)(As Good As It Gets)
Melvin Udall (Jack Nicholson) insanlardan mümkün olduğunca uzak durmaya gayret eden, obsesif-kompülsif özelliklere sahip bir romancıdır. ‘Yürürken çizgilere basmamak’ başta olmak üzere birçok takıntısı vardır. Hep aynı restoranda, aynı masada kahvaltı etmek de bunlardan biridir. Restoranda ona katlanabilen tek garson Carol’dur (Helen Hunt). Kaldı ki, o da Carol’dan başka hiçbir garsonun kendine hizmet etmesini istemez…. Melvin’in bir saat gibi hep aynı düzende işleyen hayatı, sanatçı komşusu Simon’un (Greg Kinnear) hastaneye yatmasıyla alt üst olur. Melvin, Simon’un köpeğine bakmak zorunda kalır ve bu, Carol’la ikisini yakınlaştırır. James L. Bridges’in yönettiği film, başrollerde oynayan Jack Nicholson ve Helen Hunt’a Oscar kazandırmasıyla da bilinir… Mark Andrus’un öyküsünden sinemaya uyarlanan film, durum komedisiyle karakter dramını ustalıkla birleştirir. -
CHASING AMY (1997)Resimli roman sanatçısı Holden McNeil (Ben Affleck) ve Banky Edwards (Jason Lee), 20 yıllık arkadaştır. Aynı stüdyoda çalışır ve çok iyi geçinirler. Ta ki Holden, bir başka resimli roman sanatçısı olan Alyssa Jones’a (Joey Lauren Adams) âşık olana kadar… Banky’nin bu gelişmeden hiç hoşnut olmaması bir yana, Alyssa’nın lezbiyen olması da bir başka sorundur… Kevin Smith’in yazıp yönettiği film, mizah anlayışı ve sahici romantizmiyle 1990’lı yılların genç seyircilerini yakalamayı başardı. Smith’in ‘View Askewniverse’ adını verdiği serinin üçüncü filmi olan ‘Chasing Amy’, Bağımsız Ruh Ödülleri’nde (Independent Spirit Awards) Smith’e senaryo, Jason Lee’ye ise yardımcı erkek oyuncu dallarında ödül kazandırdı. Filme adını veren Amy’nin kim olduğunu merak ediyorsanız, filmi seyretmeniz gerekiyor.
-
SEVGİNİN BAĞLADIKLARI (1993)(Sleepless in Seattle)
Eşini kanser nedeniyle kaybeden Sam Baldwin (Tom Hanks), acıyla daha iyi baş edebilmek için 8 yaşındaki oğluyla birlikte Chicago’dan Seattle’a taşınır ama 18 ay sonra değişen hiçbir şey yoktur... Jonah annesini çok özler ama hâlâ acı çeken ve geceleri uyuyamayan babasının hali onu üzer. Sam, Jonah’ın zorlamasıyla Noel gecesinde tüm ülkeye seslenen bir radyo programında eşini ne kadar çok özlediğini anlatır… Onu dinleyen ve etkilenen kadınlardan birisi gazeteci Annie Reed (Meg Ryan) olur. Ülkenin iki farklı ucunda yaşayan ve uzun süre yan yana gelmeyen iki insanın aşk hikâyesi ne kadar inandırıcı olabilir, demeyin. Nora Ephron’un yönettiği ‘Sevginin Bağladıkları’, gösterime girdiği yıl eleştirmenlerin ve seyircilerin kalbini fethetmesinin yanı sıra özgün senaryo ve şarkı dallarında Oscar’a aday olmayı başarmıştı. -
ENİYİ ARKADAŞIM EVLENİYOR (1997)(My Best Friend's Wedding)
27 yaşındaki New Yorklu restoran eleştirmeni Julianne Potter (Julia Roberts), eski arkadaşı Michael O’Neal’den (Dermot Mulroney) bir telefon alır. Michael ona varlıklı bir ailenin kızı olan, 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Kimmy Wallace (Cameron Diaz) ile evleneceğini haber verir. Julianne ve Michael yıllar önce, 28 yaşına kadar evlenecek kimse bulamazlarsa eğer, birbirleriyle evleneceklerine dair söz vermişlerdir. Michael’ın 28 yaşına 3 hafta kala çok genç biriyle evlenecek olması, Julianne’i hayal kırıklığına uğratır. Michael’ın yanlış bir karar aldığını düşünerek düğünü sabote etmeye karar verir. Kimmy’nin kendisine çok iyi davranması kararını değiştirmez. Michael ile Kimmy’nin arasını bozmanın zor olduğunu anlayınca bu kez gay arkadaşı George’u (Rupert Everett) yardıma çağırır… ABD’de 10 hafta boyunca en çok iş yapan filmler listesinde ilk 10’da kalmayı başarmıştı… -
AH MARY VAH MARY (1998)
(There's Something About Mary)
Ted (Ben Stiller), lise yıllarında âşık olduğu Mary’yi (Cameron Diaz) bulmak için bir özel detektif (Matt Dillon) tutar. Dedektif Mary’yi çok beğenince Ted’e yalan söyleyerek ondan kurtulmaya çalışır… Ama Ted bir şekilde Mary’nin hayatına girer ve ‘Mary’ye âşık şaşkın erkekler kulübü’nde yalnız olmadığını anlar… Bobby ve Peter Farrelly kardeşlerin yönettiği ‘Ah Mary Vah Mary’, eleştirmenlerin katıldığı birçok soruşturmada 1990’lı yılların en komik filmlerinden biri seçildi. Kaba güldürüyle romantizmi birleştiren ve birbirinden komik sahneler içeren film, Cameron Diaz’a New York Film Eleştirmenleri’nin en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandırdı. 1998 yılının en çok seyredilen 4 filminden biriydi. -
AŞKTA HER ŞEY MÜMKÜN (2003)(Something's Gotta Give)
Müzik endüstrisinin tecrübeli yapımcılarından Harry Sanborn (Jack Nicholson), genç kızlarla birlikte olmaktan vazgeçmeyen bir çapkındır. Sevgilisi Marin (Amanda Peet) ile birlikte yalnız kalma umuduyla, başarılı bir oyun yazarı olan Marin’in annesi Erica’nın (Diane Keaton) evine giderler. Ne var ki, Erica kardeşi Zoe (Frances McDormand) ile birlikte evdedir… Tuhaf bir akşam yemeğinin ardından Marin’le odasına çekilen Harry, fenalaşarak kalp krizi geçirir. Doktor Julian (Keanu Reeves) bir süre evde kalmasını isteyince Erica ile Harry mecburen yakınlaşırlar… Süreç içinde Harry, Erica’dan etkilenmeye başlar. Nancy Meyers’in yazıp yönettiği film, romantik komedi türüne farklı bir hava getiriyor. Başroldeki Diane Keaton’ın bu filmle en iyi kadın oyuncu dalında Oscar, Altın Küre ve SAG ödüllerine aday olduğunu ve Altın Küre’yi kazandığını belirtelim. -
AMERİKAN RÜYASI (1998)(Coming to America)
Prens Akeem (Eddie Murphy) Zamunda adlı Afrika ülkesinin gelecekteki kralıdır. Ülkesinin geleneklerine göre 21 yaşına girdiği gün, daha önce hiç görmediği bir kadınla evlenmesi gerekmektedir. Ne var ki, Akeem tanımadığı biriyle evlenmeye yanaşmaz. ABD’nin New York şehrine gidip kendi prensesini bulmaya karar verir. New York’ta prenses bulmanın en iyi yolunun Queens bölgesine gitmek olduğunu düşünür. Queens’e ilk adım attığında hayal kırıklığı yaşasa da yol arkadaşı Semmi (Arsenio Hall) ile birlikte prensesini bulmaktan vazgeçmez… Bu arada, kendisini gerçekten seven birine rastlamak için kimliğini gizleme kararı alır. John Landis’in yönettiği filmin öyküsünü Eddie Murphy yazdı.
-
Son Dakika
-
Canlı Yayın
- Gündem
- Ekonomi
-
Dünya
- Spor
- Magazin
-
Gastro
-
Kadın
- Sağlık
-
Yazarlar
-
Yaşam
-
Çocuk
- Teknoloji
-
Kültür Sanat
-
Röportajlar
-
Kısayol
-
Grafik Haber
- Galeri
- Video
- Akıl Oyunları
-
Yerel Haberler
- Servisler
- Portallar
-
Hafta Sonu
- 7x24
-
Vefat
-
Künye
Copyright © 2020 - Tüm hakları saklıdır.
Habertürk Gazetecilik A.Ş.
Habertürk Gazetecilik A.Ş.
YORUMLAR