"Aykut Kocaman keşke istifadan geri dönmeseydi"

HTS Meclisi’nde Galatasaray eski yönetiminin Ndiaye’yi 7,5’a değil de 12 milyon Euro’ya aldığının ortaya çıkmasının yankılarını konuştuk. Kulüpleri zarara uğratan başkan ve yöneticiler için ne gibi yaptırımların uygulanması gerektiğini tartıştık. Aykut Kocaman’ın “Hakemler bize farklı davranıyor, şampiyon olmamız çok zor” sözlerini ve Beşiktaş’ın Love transferini de masaya yatırdık.

1- CAMBAZ YÖNETİCİLER NEDEN BEDEL ÖDEMİYOR?

2- AYKUT KOCAMAN NEDEN ÇARK ETTİ?

3- VAGNER LOVE BAŞARILI OLACAK MI?

SELÇUK TEPELİ: GALATASARAY'DA İŞİN YARGIYA İNTİKAL ETMESİNDE FAYDA VAR

Galatasaray Kulübü’nde asıl aşınan ‘Sarı-Kırmızılı hikaye’ye inanç ve güven. Bu dakulübün geleceğini öldürmeye devam ediyor. Artık kimsenin kimseye güvenmediği, saygın statüsünün kıymetini bilmeyip, umursamayıp yöneticilerin işi yolsuzluğa vardırabildiği iddialarının ortalığa saçıldığı Galatasaray’da işin yargıya intikal etmesinde fayda var. Zira artık kendi içlerinde bir çözüm bulamıyorlar. Ancak yasal düzenlemelerin de sadece Galatasaray için değil tüm kulüpler için, Ndiaye transferindeki türden durumlarda sadece kulüplerin değil yöneticilerin cezalandırılabilmesinin yolunu bulmak gerek.

HALİL ÖZER: BU KANUNU KİMLER ENGELLİYOR?

Öncelikle yöneticiyi sorumlu tutacaksın. Bu nedenle de Kulüpler Yasası hemen meclisten geçmeli. Bu kanunun kim geçmesini engelliyor bilemiyorum. Yıllardır mecliste. Şeffaflık ve sorumluluk çok önemli... Ama ne yazık ki Türkiye’de işi bilen yönetici arkasına bakmadan gidebiliyor. Olan da kulübe oluyor. Şimdi Ndiaye olayında SPK’dan ceza gelirse bunun bedelini kim ödeyecek? Rakamlar neden gizlenir, neden saklanır, gerçekten anlamıyorum. Erhan Telli tüm kulüplerin ders alması gereken bir olayı ortaya çıkardı.

MERİÇ MÜLDÜR: ÖZBEK MADDİ MENFAAT Mİ SAĞLAMIŞ Kİ, İBRA EDİLMESİN?

Erhan Telli’nin haberi 10 numara haber. Bunu bir kenara koyalım. Yeni yönetim ve Dursun Özbek bu konuda konuşmalı ki bizler de daha sağlıklı yorumlar yapabilelim. Niye böyle bir yola başvurmuşlar, öncelikle onu bilelim. Yine Özbek’i karalamak amacıyla bu haberi basına verdiler de kendilerinin de Galatasaray’a zarar verdiklerinin farkında değiller. Özbek bu transferden maddi bir menfaat mi sağlamış ki ibra edilmesin? Bedeli 12 milyonmuş. Rakam yüksek olduğu için belki de gelebilecek eleştirilerden korktular daböyle bir yanlışa düştüler. Ama şurası da var ki basiretsizlik gösteren yöneticilere

de bir yaptırım olmalı. Görevlerinden ayrılsalar bile kendi dönemlerinde oluşan örneğin vergi borçlarından sorumlu tutulabilmeliler. Dönemlerinde kulübün zararını arttırmışlarsa bundan kişisel olarak sorumlu olmalılar. Bunlar için de tüzüklerde değişiklikler gerekir.

SERDAR ALİ ÇELİKLER: CEZAİ MÜEYYİDE OLMADAN İBRA FALAN HİKAYE

Ndiaye satışından gizlenen ve ortaya çıkan rakamlar gerçekten de inanması zor bir durum.Açık bir yolsuzluk iması hatta belgesi var. “Açıklanan ve harcanan arasındaki fark ne oldu?” sorusunun yanıtının bulunmasının tek bir yolu var. Finansal düzenleme... Her yönetici ve profesyonelin mal beyanı zorunluluğu olmalı. En kestirmeden “Kulüpler Yasası” çıkmalı. Cezai müeyyide olmadan ibra falan hikâye...

ATİLLA TÜRKER: ÖZBEK İNSANLARIN ZEKASIYLA OYNADI

Transferlerin nasıl yapıldığı görüyoruz işte... 3-5 menajer ve yönetici bir araya geliyor, kapalı kapılar ardında bin türlü iş dönüyor. Bu tür olayların bu kadar basit olmaması gerekiyor. Dursun Özbek bugüne kadar insanların zekâsıyla oynamaya kalktı. Ama kimse kusura bakmasın da aynı zekâyla ne durumlara düştü. Günlerdir yazılıyor, çiziliyor, Özbek’ten çıt yok. İnsan hiç olmazsa bir çıkar, “Öyle değil böyle” der. Özür diler. Yahut da “Bu camiaya bir daha adım atmayacağım” der. Ama belli ki umurunda bile değil. Kulüpler Yasası çıktığı takdirde bu tür dalaverelerin önüne bir ölçüde geçilir. Ama insanlar bilgisiz ya da kötü niyetli olursa, dünyanın en iyi yasasını da çıkartsanız sonuç alamazsınız. Şunu da belirteyim. Belhanda transferinin perde arkasını da aralamak gerekiyor. Kulağıma inanılmaz bilgiler geliyor. Takipçisiyim.

BÜLENT YAVUZ: NDİAYE OLAYI TAM BİR REZALET

Yok yok bu işte kesin bir “Ali Cengiz oyunu” var. Galatasaray gibi büyük bir kulüpte böyle bir alavere dalavere olur mu? Tam bir skandal, hatta daha ötesi bir rezalet... Erhan Telli’nin haberini okuyunca adeta buz kestim. Dursun başkan nasıl böyle bir yanlış yapar veya bu rezalette nasıl göz yumar diye kendi kendime söylendim. Dursun Özbek bir açıklama yapmak zorundadır. Bilerek mi gizledi? Yoksa kumpasa mı geldi? Bu bir vebaldir, altında daha fazla kalamaz kalmamalı da. Kanunlarımız yeterli değil. İnsanları aptal yerine koyuyorlar. Bu da yanlarına kâr kalıyor. Artık kral çıplak, bıçak da kemiğe dayandı. Bu sorun sadece Galatasaray’da değil. Futbolumuza zarar veren başkan ve yöneticiler say say bitmez. Sporun ta dibinden gelen bir bakanımız var. Şimdi yapmamızlazım, kanunları çıkarmamız lazım. Yapamasak bir daha hiç yapamayız.

FAİK ÇETİNER: GEL DE ÇIK İŞİN İÇİNDEN

Ndiaye, 7,5 milyon Euro’ya alındığında bile ortalık karışmıştı. Şimdi gel de çık işin içinden! Galatasaray'da mali genel kurul var. Eski yönetim, genel kurulu nasıl aydınlatacak merak ediyorum. Hatayı yapanlar, görev süreleri sonunda ceketlerini alıp gittikleri sürece bu tiyatroları daha çok yaşarız. Nerede Kulüpler Yasası!

İBRAHİM YILDIZ: HER KURUŞ ŞEFFAF OLMALI

Galatasaray gibi Türk futbolunun öncü takımların harcadığı her kuruşunun şeffaf olması gerekir. Ndiaye konusu açıklığa kavuşmalı. Yoksa o transferi yapan yönetim şaibe altında kalır. 12 milyon verilen bu futbolcunun transferi 7,5 milyon Euro diye neden belirtilmiştir.? Kamuoyuna bir açıklama yapılmaması düşündürücü.

"FENERBAHÇE'NİN HOCASI BÖYLE KONUŞAMAZ"

SELÇUK TEPELİ: KOCAMAN ŞAMPİYONLUK TOTEMİ!

Kocaman, ligin ortasında havlu atmakla eleştiriliyor. Normalde bu eleştirileri dile getirenler haklıdır. Ama Türkiye’deki psikolojide, Kocaman’ın haksız bulduğu kararlara karşı gelecek maçlar için yatırım yaptığını, baskı oluşturmak istediğini düşünmeden edemiyorum. Fenerbahçe sesini yükselttti, besbelli Kocaman şampiyonluğu artık daha çok istiyor. “Nasıl yani” derseniz, Harvard’lı psikolog Gordon Allport’un “The Nature of Prejudice” kitabında anlatıldığı gibi, derim: Çok fedakârlık, patolojik biçimde hayattan alacaklı olduğumuz hissi yaratır. (Kocaman da alacaklı olduğunu düşünüyor) Bu, gerçeklerle husumet ve rakiplere “tuhaf bir hayranlıkla” karışık önyargıya kadar gidebilir. Ama Türkiye dünyanın fedakârlık ve feragat deposudur. Yani Kocaman yalnız değil, herkes hayattan alacaklı hissediyor. O yüzden de işi zor.

LOVE YARAYACAK

Love, Beşiktaş’a faydalı olacak. Cenk ile birebir aynı oyuncu değil. Şenol Güneş oyun planında ona göre ayarlamalar yapabilirse Beşiktaş sonuca giden yeni yollar açar. Ancak asıl sorun, sezon ortasında favori olduğu lig yarışında en önemli oyuncularından birini satmanın takımda yaratacağı psikoloji. Ne kadar kazançlı olursa olsun, “Öncelikli hedef mali tablo, şampiyonluk değil” şeklinde düşünecek futbolcuların motivasyonunu zayıflatabilir.

HALİL ÖZER: KEŞKE İSTİFADAN GERİ DÖNMESEYDİ

Böyle bir açıklamayı kabul etmiyorum. Fenerbahçe Teknik Direktörü, böyle konuşamaz. Fenerbahçe Teknik Direktörü, “Biz her şartta şampiyon oluruz. Gerekirse hakemleri de yeneriz” diye konuşur. Hoca bence yüzde yüz haklı olan eleştiriler karşısında kendinitoparlayamıyor. Hata üstüne hata yapıyor. Tamam, hakemler kötü. Hem de çok kötü. Hatta Namoğlu’nun MHK’si tarihin en kötü MHK’si. Düzelme şansları yok. Ama herkese hata yapıyorlar. Fenerbahçe’nin adı ile ‘teslim olma’ sözcüğü ile bir arada olamaz. Bunu en iyi Aykut Hoca bilir. Keşke istifadan sonra hiç geri dönmeseydi. Bu sözleri söylerken kendi futbolcularının ve taraftarların da psikolojisini iyice bozdu.

CENK’İN YERİNİ DOLDURAMAZ

Love iyi bir golcü. Bunu kimse inkar edemez. Ancak Alanya ile Beşiktaş tabii ki bir değil. Orada kraldı. Her dediği oluyordu. Salı günlerini bile kendi kendine izin ilan etmişti. Üzerinde sıfır baskı vardı. Kaybettiği ve atamadığı goller dikkate alınmazken

sadece attıkları ön plana çıkıyordu. Beşiktaş ayrı bir dünya. Yaşını da göz önündebulundurursak ben Cenk’in yerini dolduracağını düşünmüyorum.

MERİÇ MÜLDÜR: BU SÖZLER TARAFTARI DA CAMİAYI DA KESMEZ

Hakemler hakkında hiç de haksız değil. Evet, hakemlerin örneğin G.Saray’ın ofsaytgolünü verdiği de oldu, G.Saray’ın rakibinin penaltısını vermediği de... Ya da Beşiktaşlehine hatalar da olmuştur. Ancak Aykut Hoca bu çıkışıyla kimseyi inandıramaz. Taraftarıda camiayı da kesmez bu sözler. Takım umut vermiyor, futbol oynamıyor, bunu tamamen hakemlere bağlamak abesle iştigal. Belli ki oyuncularla da arasında sorun var. Nedir bu Valbuena takıntısı örneğin? Ya Ozan... Bu kulüpten 2 milyon 250 bin lira alıyor. 7-8 milyon Euro verilip alındı... Bir çırpıda nasıl silinir? Olmadı alla pulla sat. Onu da oynatarak yaparsın. Dışlayarak değil. Hocanın kendince bir takım doğruları var ve bu görüşlerinden asla taviz vermiyor, hata yapıyor. Burası F.Bahçe kasaba takımı değil. Hatalarını kabullenebilmek de bir erdemdir. Tren kaçtı kaçacak. Hoca bu gidişle hemkendini, hem yönetimi yiyecek.

YAŞ GEÇMİŞ İŞ BİTMEMİŞ

Beşiktaş adına doğru bir hamle. Love için ‘Alanya’ya tatile geldi’ diyorlardı, şov yaptı, herkesi mahcup etti. Alanya’ya kendisi için özel hoca getirtip parasını da kendi cebinden ödeyecek derecede profesyonel. Yaş geçse de iş bitmemişin örneklerinden. Bugün sorun Emre Akbaba’ya Love’dan çok şey öğrenmiştir. Bu tarz yıldızların gençlerimize örnek olması da önemli... Beşiktaş’a da ciddi katkı sağlayacaktır. Teknik ve çabuk bir

oyuncu.

SERDAR ALİ ÇELİKLER: YÖNETİMİ ZORA SOKMAK İÇİN YAPILMIŞ BİR AÇIKLAMA

Israrla ‘Şampiyon olacağız’ diyen, bunu da Ersun Yanal’ın taktiği zanneden Aykut Hoca, bu işten vazgeçmiş anlaşılan. Eski dönemlerde de aslen negatif bir bakış açısına sahipolduğunu bildiğim, “Bizi yapmazlar” fikrini dillendirdiğine şahit olduğum Kocaman bu açıklamasıyla aslında yönetime de mesaj veriyor. Transfer döneminin bittiği anlarda kazanılmış bir maçın ardından, öyle de çok hakemlik bir durumun olmadığı bir maçtan sonra yapılan bu açıklama şu 2 mesajı içeriyor:

1- Kendini kurtarma ve taraftara “Ben demiştim, bizi yapmazlar” savunma mekanizması oluşturma.

2- Ozan Tufan meselesi ile başlayan, Acıbadem sponsorluğu ile devam eden ve transferyapılmayışı ile ayyuka çıkan yönetim-hoca anlaşmazlığına karşı, yönetimi zor durumasokmak için yapılmış bir açıklama. “Puan farkı suni” diyen bir adamın birdenbirebunu demesi ve kendi inancını da kaybettiğini ortaya koyması ilginç... Acaba bu Kocaman hakikaten Ali Koç’un “İçerideki” ismi mi? diye sormaktan alıkoyamıyorum kendimi!

ATİLLA TÜRKER: TRİBÜNE OYNAMASINA GEREK YOK

Aykut Kocaman bu bataklıkta yetişen bir nilüferdir. Ama son zamanlarda şaşırtıcı demeçler veriyor. Bu camiada en güçlü kuruluşların başında Fenerbahçe geliyor. Fenerbahçe’ye bilerek yanlış yapmak mümkün değil. Haliyle şaşırdım. Kocaman’ın tribüne oynamasına gerek yok.

FAİK ÇETİNER: OLASI BAŞARIZLIĞA KILIF HAZIRLIYOR

Aykut Kocaman’ın lafları, cepheye giderken, komutanın askerlerine “Biz bu savaşı kaybederiz” demesine benziyor. Teknik direktörün “Bu hakemler bizi şampiyon yapmazlar” açıklamasından sonra o futbolculardan ne beklenir? F.Bahçe’nin kötü futbol oynadığını, oyuncu tercihlerinin yanlış yapıldığını herkes biliyor. Giresunspor’u zor yeniyorsun, sonra faturayı hakeme çıkartıyorsun. Hakemlerin kötü olduğu gerçek. F.Bahçe’nin hakları da yenmiş olabilir. Ama bu kavga böyle verilmez. Yönetim ne iş yapar? Kulübün haklarını aramasını onlar bilecek. Aykut Kocaman olası bir başarısızlığa bugünden kılıf hazırlamıştır.

LOVE BİR MARKA

Vagner Love’u kim alalım dediyse önce onu kutlamak lazım. Love, futbol piyasasındaönemli bir marka. Çok değil 3 yıl önce onu transfer etmeyi düşünmek bile zordu. Ben Beşiktaş’ta başarılı olacağına inanıyorum. Alanya’ya renk getirmişti, şimdi sıra Beşiktaş’ta. Bilhassa deplasman maçlarında çok iyi işler yapar.

İBRAHİM YILDIZ: KENDİSİNİ KURTARMA DERDİNDE

Aykut Kocaman hakemlerin F.Bahçe aleyhine çalıştığını söyleyerek kendini kurtarmaya çalışıyor. Her takım hakemlerden şikayetçi. Bu açıklama yersizdir. “Şampiyonluk iddiasından vazgeçtik” demekle eşdeğerdir. İyi oynayan takım rakip gibi hakemi deyener. Hedef şaşırtmaktan başka bir şey değil.Yakışıksız bir açıklama.

VAGNER LOVE TARTIŞILMAZ

Alanyaspor’u tek başına taşıyan, Vagner Love klas bir futbolcu. Golcülüğü tartışılmaz. Beşiktaş’ın gol sorununu çözecektir. Siyah-Beyazlılar, Cenk Tosun’dan sonra en iyi transferi gerçekleştirdi. Oynadığı her maçta gol atacağına inanıyorum.

BÜLENT YAVUZ: HİÇBİR HAKEMİN GÜCÜ BUNA YETMEZ

Son haftalarda Aykut Hoca’nın üzerine çok gelindi. Kimin haklı, kimin haksız olduğuna fazla bulaşmak istemiyorum, zira tarzım değil. Ancak şu anda F.Bahçe’nin başındaki teknik direktör için kariyeri ile alakalı rencide edici küçük düşürücü ifadeler

konuşuluyor ve yazılıyorsa bu sıkıntı yaratır. Aykut Hoca’nın bu yüzden gerginolduğunu düşünüyorum. Neden Trabzon maçı sonrası değil de şimdi? Üstelik avantajıda almışsın. Hiçbir hakemin herhangi bir takımın önünü kesme, şampiyonluğunu

engelleme gibi bir düşüncesi yoktur. Olamaz da. Aykut Hoca takımına futbolcularınagüveniyorsa mesele yok. Korkmasın. Hiçbir hakemin gücü buna yetmez. Meydan boş değil. Kapı gibi federasyon ve sorumlu bir MHK var.

BAŞARISIZ OLMASI MÜMKÜN DEĞİL

Vagner Love, Alanya’da futboluyla golleriyle ve centilmenliğiyle futbolseverleringönlünde adeta taht kurmuştu. Şimdi şampiyon Beşiktaş’a geldi. Kartal şimdi daha güçlü oldu. Başarılı olmama gibi bir durum asla söz konusu olamaz. Bazı teknik adamlarımızınyıldız futbolcuyu yönetememe eksikliği veya yok etme gibi duyguları ve kompleksleri var. Love şanslı, zira Şenol hoca var korkmasın.