Gazlı içeceklerde fruktoz kullanımı dünyada nasıl?
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Türkiye'de gazlı içeceklerdeki fruktoz oranının Avrupa'dakilere kıyasla dört kat daha yüksek olduğunu belirterek, şekerli gıdalara yönelik kapsamlı bir çalışma başlatacaklarını açıklamıştı. Türkiye'deki en büyük sıkıntıların başında ise kutuların üzerinde yer alan içeriğin ABD ve Avrupa'ya kıyasla daha kısıtlı verilmesi yer alıyor. Örneğin ABD'de kolada genellikle HFCS-55 kullanıldığı ve bunun yüzde 55 fruktoz ve yüzde 45 glikoz bileşiminde olduğu belirtilirken, Türkiye'de bu şeker kapsamına ekleniyor ve tek tek oransal detay verilmiyor. Özellikle bakanın açıklamasının ardından dünyada gazlı içeceklerin içerikleri de bir kez daha gündem oldu. Peki kolanın yanısıra gazoz ve portakal aromalı gazlı içeceklerde durum ne? Habertürk'ten İrem Kuşoğlu Görgü'nün haberi
ABONE OLSağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, geçtiğimiz günlerde Türkiye’de gazlı içeceklerde Avrupa’dakilere kıyasla dört kat daha fazla fruktoz bulunduğunu belirterek, Tarım ve Orman Bakanlığı ile iş birliği içinde şekerli gıdalara yönelik kapsamlı bir çalışma başlatacaklarını duyurdu.
Bakan Memişoğlu, durumun ciddiyetine vurgu yaparak yeni yasama döneminde bu konuda Meclis’te mevzuat düzenlemesi yapılacağını ifade etti.
Bakanın açıklamasının ardından gözler de dünyadaki gazlı içeceklere yönelik yapılan düzenlemelere ve adımlara döndü.
ABD Başkanı Trump da gazlı içeceklere özellikle de kolaya bağlılığı ile biliniyor. Öyle ki Trump başkanlığı döneminde Beyaz Saray'daki Oval Ofis'te masasına hızlıca kola gelmesi için kırmızı bir buton bile yaptırmıştı.
Trump yönetimi, bir süredir gıda sektörüne sağlıksız bileşenleri ürünlerden çıkarması için de baskı yapıyor. Bu karar da ABD Sağlık Bakanı Robert F. Kennedy Jr.'ın öncülüğünde yürütülen 'Make America Healthy Again' (MAHA) yani "ABD'yi Yeniden Sağlıklı Yap" kampanyası kapsamında gıda sektöründe gerçekleşen daha geniş kapsamlı bir dönüşümün parçası olarak görülüyor. MAHA kampanyası, yüksek fruktozlu mısır şurubunun sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkati çekerek, gıda üreticilerine ürünlerindeki sağlıksız katkı maddelerini azaltmaları için baskı uyguluyor.