HT Gastro
Arkeoloji

2021'in en çok ziyaret edilen 15 ören yeri

2021'de Türkiye'de en çok ziyaret edilen müze ve ören yerleri belli oldu. Listenin ilk sırasında Konya Mevlana Müzesi var.

Giriş: 22.01.2022 - 00:29 Güncelleme: 22.01.2022 - 00:43
Haberler Gastro Arkeoloji 2021'in en çok ziyaret edilen 15 ören yeri

Türkiye'de en çok ziyaret edilen müze ve örenyerlerine yönelik listede birinci sırada Konya Mevlana Müzesi var. Konya Mevlana Müzesi'ni 1 milyon 507 bin 264 kişi ziyaret etti. İkinci sırada 1 milyon 197 bin 561 kişiyle Denizli Hierapolis Arkeoloji Örenyeri olarak da adlandırılan Pamukkale geliyor. Üçüncü ise 673 bin 544 ziyaretçiyle İzmir Efes Örenyeri oldu. Türkiye'nin en çok ziyaret edilen müze ve örenyerleri listesinde Nevşehir, listeye en çok yerin girdiği il oldu. Patara, Olimpos ve Phaselis antik kentleriyle listede yer alan Antalya ikinci sırada yer aldı.

1

Konya Mevlana Müzesi

Ziyaretçi sayısı: 1 milyon 507 bin 264 kişi

Müze olarak hizmet veren Mevlana Dergahı, Selçuklu Sarayı'nın gül bahçesi iken, Sultan Alaeddin Keykubad tarafından Mevlana'nın babası Sultanü'l-Ulema Bahaeddin Veled'e hediye edildi. Tekke ve zaviyelerin kapatılmasının ardından, Türk ve İslam kültüründeki önemi nedeniyle korunan dergah, müze olarak düzenlendi. 1954 yılında ise müzenin teşhir ve tanzimi yeniden gözden geçirilmiş ve müzenin adı Mevlâna Müzesi olarak değiştirilmiştir. Müze alanı bahçesi ile birlikte 6 bin 500 metrekare iken, Gül Bahçesi olarak düzenlenen bölümlerle birlikte 18 bin metrekareye ulaşmıştır. Avlunun kuzey ve batı yönü boyunca derviş hücreleri yer alır.

2

Avluya Yavuz Sultan Selim'in 1512 yılında yaptırdığı üzeri kapalı şadırvan ile "Şeb-i Arûs" havuzu ve avlunun kuzey yönünde yer alan selsebil adı verilen çeşme, ayrı bir renk katar. 2021'in en çok ziyaret edilen müzesi olan yapıda müzede Mevlâna ve Mevlevîliğe ait eserler ile el yazması kitaplar, levhalar, kandiller ve mûsıkî âletleri sergilenmektedir. Müzede bulunan kütüphane 1854 yılında kurulmuş olup Selçuklu, Karamanoğulları ve Osmanlı dönemine ait 2 bin 756 cilt içinde 4 binin üzerinde el yazması eser barındırır.

3

Denizli Hierapolis Arkeoloji Örenyeri

Ziyaretçi sayısı: 1 milyon 197 bin 561 kişi

Hierapolis arkeolojik kenti antik çağlardan bugüne kadar ulaşan en çarpıcı merkezlerden biri. Çok çeşitli rahatsızlıklara iyi geldiğine inanılan şifalı suları ile ünlü. Oldukça iyi biçimde korunarak günümüze ulaşmayı başarmış. Roma imparatoru Neron zamanında olan büyük depremle tahrip olmuş ve kimliğini kaybetmiş. Kalıntıların büyük bölümü Roma döneminden olan Hierapolis (Pamukkale) antik kenti, tüm görkemiyle yanında durduğu Pamukkale Travertenleri’yle beraber 1988 yılında hem kültürel, hem doğal miras olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alınmıştır. Yaklaşık 1 km uzunluğundaki ana cadde kenti ikiye böler ve bu caddenin her iki tarafında revaklar, kamu binaları dükkan ve atölyeler bulunur. Antik tiyatro, tapınaklar, anıtsal çeşmeler, mezarlar, agora, gymnasium gibi yapılar da size 2 bin yıl öncesinin kentinde olduğunu hissettirecek derecede iyi durumda. Özellikle Roma Dönemi’nde cehennemin girişi olduğuna inanılan Ploutonium hakkında anlatılan hikâyeler ilginizi çekecektir.

4

İzmir Efes Örenyeri

Ziyaretçi sayısı: 673 bin 544 kişi

Antik dünyanın en önemli metropollerinden Anadolu başkenti Efes son derece görkemli bir metropolis. Eşsiz mimari eserleri binlerce yıldır ayakta olan bu mega antik şehir, Dünya Miras Listesi'nde. Anadolu'nun ana tanrıça (Kybele) geleneğine dayalı, antik dünyanın yedi harikasından Artemis Tapınağı da Efes'te. Efes, tarih öncesinden başlayarak Hellenistik, Roma, Bizans (Doğu Roma), Beylikler ve Osmanlı Dönemleri boyunca her zaman politik ve ticari bir merkez oldu. Efes ile özdeşleşen en ünlü kalıntı, muazzam sütunlarıyla hayranlık uyandıran "Celcus Kütüphanesi". M.S. 2. Yüzyıla tarihlenen bu kütüphane, İskenderiye ve Pergamon'dan sonra, antik çağın en önemli kütüphanelerinden biri. Hadrian Kapısı ve Hadrian Tapınağı da dikkat çeken yapılar arasındadır. Antik Dünyanın 7 harikasından biri olan Artemision, yaklaşık 25 bin kişilik oturma kapasitesiyle büyük tiyatro, stadyum, ticaret ve devlet agoraları, Hestia Tapınağını (şehrin kutsal ateşi) içinde bulunduran Prytaneum, yaklaşık 1800 kişilik odeon (meclis ve konser salonu) ve antik liman da görülmesi gereken diğer kalıntılar. Hz. Meryem'in İsa'nın annesi olarak kabul ve ilan edildiği 431 tarihli Ekümenik Konsülün gerçekleştiği Meryem Kilisesi de mutlaka görülmeli.

5

Nevşehir Zelve-Paşabağları Örenyeri

Ziyaretçi sayısı: 608 bin 742 kişi

Avanos’a 5 km, Paşabağları’na 1 km. uzaklıktaki Zelve, Aktepe’nin dik ve kuzey yamaçlarında kurulmuştur. Üç vadiden oluşan Zelve Örenyeri, peribacalarının en yoğun olduğu yerdir. Üç vadiden oluşan Zelve örenyeri, Kapadokya bölgesinde peribacalarının en yoğun olduğu yer. Doğanın yarattığı güzelliklerden biri olan bu alan IX. ve XIII. yüzyıllarda Hıristiyanların önemli yerleşim ve dini merkezlerinden birisi oldu, papazlara verilen ilk dini seminerler bu yörede gerçekleşti. Vadideki en önemli kiliseler olan Balıklı, Üzümlü ve Geyikli kiliseleri İkonoklastik dönem (728-842) öncesine tarihleniyorlar. Burada ayrıca Aziz Simeon adına yapılmış şapel ve birçok kaya mekânı bulunuyor. 1952 yılına kadar iskân edilmiş vadide manastırlar, kiliseler, yerleşim yerlerinin yanı sıra tünel, değirmen, cam gibi yapılar görülebilir.

6

Şanlıurfa Göbeklitepe Örenyeri

Ziyaretçi sayısı: 565 bin 246 kişi

Yerleşim yeri olarak kullanılmadığı bilinen ve tapınmaya hizmet eden Göbeklitepe, şaşırtıcı anıtsal mimarisiyle 2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girdi. Türkiye'de de ’’2019 Göbeklitepe Yılı” ilan edildi. Henüz küçük bir bölümü çıkarılan Göbeklitepe, yaklaşık 12 bin yıllık geçmişiyle insanlık tarihini değiştirdi. Dünyanın bilinen en eski ve en büyük tapınma (kült) merkezi sayılan Göbeklitepe ile dinsel inanışın yerleşik yaşama geçişteki etkisi kanıtlandı. Harran Ovası'na hakim bu tarih öncesi yerleşimin sınırlı bir bölümü kazılsa da, sıra dışı bulguları Neolitik Çağ'la ilgili pek çok bilgiyi altüst etti. Şanlıurfa'nın Örencik Köyü yakınlarındaki Göbeklitepe kazılarını 1995'te Alman arkeolog Prof. Dr. Klaus Schmidt başlattı ve 2014'deki ölümüne dek 20 yıl sürdürdü. Göbeklitepe; avcı-toplayıcı yaşamı, tarım ve hayvancılığa geçişi, tapınak mimarisi ve sanatın doğuşunu anlamamıza önemli katkılar sağladı.

7

İstanbul Galata Kulesi

Ziyaretçi sayısı: 554 bin 943 kişi

Galata Kulesi'nin yeni halini yarım milyon kişi gezdi. Galata Kulesi sergi merkezi ve müze olarak restorasyondan geçti ve İstanbul'un Kurtuluşu'nun yıldönümü olan 6 Ekim 2020'de tekrar hizmete girmişti. Bizans İmparatorluğu döneminde, Galata semtinin Ceneviz kolonisi olduğu 14. yüzyıl ortalarında, Cenevizliler tarafından, Galata surlarının bir parçası olarak inşa edilen kule, Osmanlı döneminde de bir süre zindan olarak kullanıldı. Daha sonra yangın gözetleme kulesine çevrilen mekan, Osmanlı döneminde birkaç kez tadilat geçirildi. Galata Kulesi Müzesi'nde, tarih öncesi dönemlerden itibaren yerleşime sahne olan ve üç büyük imparatorluğa, yaklaşık 16 yüzyıl boyunca başkentlik yapan İstanbul'un tüm dönemlerini yansıtan eserler sergileniyor. 20. yüzyılın ortalarına kadar İstanbul'daki en yüksek yapılardan biri olan Galata Kulesi'nin en üst katı, İstanbul'un en güzel panoramik manzaralarından birine sahip. Kule, Akdeniz ve Karadeniz'deki Ceneviz Kuleleri ile birlikte UNESCO'nun geçici miras listesinde yer alıyor.

8

Nevşehir Göreme Örenyeri

Ziyaretçi sayısı: 552 bin 617 kişi

Göreme Açıkhava Müzesi, M.S. IV. yüzyıldan XIII. yüzyıla kadar yoğun bir şekilde manastır hayatına ev sahipliği eden bir kaya yerleşim yeri. Bir vadi oluşturan alanda, kaya blokların içinde kiliseler, şapeller, yemekhaneler ve oturma mekânları oyulmuş. Göreme Vadisi, manastır eğitim sisteminin başlatıldığı yer olarak kabul ediliyor, aynı eğitim sistemi daha geç tarihlerde Soğanlı, Ihlara, Açıksaray’da da görülmüş. Kiliselerde Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde kullanılan geometrik süslemeler ortaya çıkarılan ilk boya katmanlarında görülebilirken, daha sonraki tarihlerde yapılan freskler İncil ve Hz. İsa’nın hayatından sahneleri betimliyor. Göreme Açık Hava Müzesi’nde Kızlar ve Erkekler Manastırı, Aziz Basileus Kilisesi, Elmalı Kilise, Aziz Barbara Kilisesi, Yılanlı Kilise, Karanlık Kilise, Çarıklı Kilise ve Tokalı Kilise gezilebiliyor. Göreme Açıkhava Müzesi 6 Aralık 1985 tarihinden bu yana doğal ve kültürel varlık olarak UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.

9

Aksaray Ihlara Vadisi

Ziyaretçi sayısı: 404 bin 676 kişi

Dünyanın en büyük kanyonları arasında sayılan Ihlara Vadisi, Hıristiyanlığın kuruluş yıllarından beri önemli bir dini merkez oldu. 14 kilometrelik vadide sayısız kilise ve tarihi yaşam alanı var. Asırlar önce Hasan Dağı’nın püskürmesiyle oluşan volkanik tabaka, doğa olayları ve Melendiz Çayı’nın aşındırmasıyla Ihlara Vadisi oluşmuş. Yüksekliği 120 metreyi bulabilen bu büyüleyici kanyon, Ihlara Kasabası’nda başlayarak Belisırma ve Yaprakhisar üstünden Selime’ye uzanıyor. Bölgede 4. yüzyıldan itibaren öncü Hıristiyan din adamlar yetişti. İlk akla gelenler, Mısır ve Suriye’den daha farklı manastır kuralları belirleyen Kayserili Basilius ve baba-oğul-kutsal ruh üçlemesine (teslis) yeni bir izah getirerek mezhep kuran aziz Nazianzoslu Gregorius. Kapadokya sınırları içinde yer alan Belisırma, Ihlara ve Gelveri’yi (Güzelyurt) kapsayan bölgede, 382 basamaklı merdivenden inip yemyeşil bir vadi tabanını takip edenler, pek çok kilise ve yaşam alanlarıyla karşılaşıyor. Yörenin jeolojik özelliği sayesinde oluşan freskli kiliseler, manastır ruhuna uygun olarak kayalara oyuldu. 105 adet kiliseden 14 tanesi ziyarete açık.

10

Antalya Patara Antik Kenti

Ziyaretçi sayısı: 401 bin 363 kişi

Antalya'da bulunan Patara Örenyeri'ni yurt içinden ve dışından 401 bin 363 kişi gezdi. Patara Antik Kenti, Ksanthos Vadisi'nde denize açılabilecek tek yer olması nedeniyle tarih boyunca önemini koruyan kentlerden biri oldu. Anadolu’nun en önemli antik kentlerinden Patara, Apollon’un oğlu Patarus tarafından kuruldu. Antik Yunan dönemine uzanan şehir, doğal limanı sayesinde gelişmiş bir yerleşim yeri oldu. Roma İmparatorluğu’nun denizcilik ve ticaret açısından önemli merkezlerindendi. Parlamento binası, antik tiyatro, hamamlar ve lahitlerden oluşan kalıntılar arasında, Roma imparatoru Nero tarafından yaptırılan vedünyanın bilinen en eski deniz feneri de bulunuyor. Patara antik kenti bugün milli park olarak koruma altında ve deniz ile orman arasında yer alıyor. Demokrasinin mükemmel bir örneği olarak tarih kitaplarındaki yerinin yanı sıra doğasıyla da baş döndürücü. Yaz aylarında patara plajı, carettacaretta kaplumbağalarının yuvalama alanı.

11

Antalya Olimpos Örenyeri

Ziyaretçi sayısı: 377 bin 322 kişi

Milattan önce 167-168 yıllarında basılan Likya Birlik sikkelerinde adı geçen Olympos Örenyeri'ni 377 bin 322 kişi ziyaret etti. Antalya’nın güney sahillerinde Phaselis’ten sonra ikinci önemli liman kenti Olympos’tur. Şehir adını 16 kilometre kuzeyindeki Toroslar'ın batı uzantılarından biri olan 2 bin 375 metre yüksekliğe sahip Tahtalı Dağı’ndan alır. Olympos, Likya Birliği’nde üç oy hakkına sahip altı şehirden biridir. Kentin günümüze ulaşmış kalıntılarının çoğu orman içinde ağaç ve çalılarla örtülü olup Helenistik, Roma, Bizans dönemlerine aittir. Antik dönemde kenti ikiye bölen nehir yatağı bir kanal içine alınarak her iki yakası da iskele olarak kullanılmış ve köprü ile birbirine bağlanmıştır. Bugün köprünün bir ayağı yerinde durmaktadır. Irmağın güney kıyısındaki Hellenistik temelli ve Roma onarımlı küçük tiyatro oldukça harap olup, girişin bir yanı iyi korunmuş durumdadır. Şehrin görülebilir diğer önemli yapısı ise ırmak ağzının 150 metre batısında yer alan tapınak kapısıdır. İon düzeninde küçük bir tapınağa ait olduğu mimari parçalardan Roma İmparatoru Markus Aurellius (İS 172–173) adına yapıldığı da kapı önündeki heykel kaidesinden anlaşılmaktadır. Kalıntılar arasında en ilginci Antalya Müzesi'nce yürütülen kazılarla gün ışığına çıkarılmış olan Kaptan Eudomus’un Lahdi'dir. Nehir ağzının hemen yanında kayalığın oyuğunda yer alan lahit hem duygu dolu şiirsel ithaf yazıtında kaptanın adını vermesi hem de uzun kenarındaki gemi kabartmasında gemisinin şeklini vermesi açısından da büyük önem göstermektedir. Olympos’un doğusunda, sahilden 300 metre ileride Carettaların yumurta bıraktığı muhteşem kumsalı ve pek çok bitkinin yaşadığı sahil kumulları ile ünlü Çıralı yerleşimi yer alır.

12

Nevşehir Kaymaklı Yeraltı Şehri

Ziyaretçi sayısı: 318 bin 426 kişi

Nevşehir’e 20 km. mesafede bulunan Kaymaklı kasabasında. Kaymaklı'nın tarihi M.Ö. 3000 yılına kadar gider. Hititler Dönemi'nde yapılmış bu şehir 8 katlı. Roma ve Bizans dönemlerinde diğer alanların da oyulmasıyla genişletilerek yeraltı şehrine dönüştürülen Kaymaklı, tüf kayalara oyulmuş. Bir topluluğun geçici olarak yaşayabilmesi için gerekli barınma şartlarına uygun olan alanda, dar koridorlarla birbirlerine bağlanan oda ve salonlar, şarap depoları, su mahzenleri, mutfak ve erzak depoları, havalandırma bacaları, su kuyuları, kilise ve dışarıdan gelebilecek herhangi bir tehlikeyi önlemek için kapıyı içten kapatan büyük sürgü taşları yer alıyor. Günümüzde Kaymaklı Yeraltı Şehri, ziyaretçilerini dört katı ışıklandırılmış olarak ağırlıyor.

13

Nevşehir Hacı Bektaşı Veli Müzesi

Ziyaretçi sayısı: 294 bin 790 kişi

Hacı Bektaş-ı Veli Külliyesi, 13.yüzyılda, Türk mutasavvıfı Hacı Bektaş-ı Veli tarafından kurulmuş, eklemeler ve onarımlarla bugünkü şeklini almıştır. 1248 yılında Horasanda doğduğu ve 1337 yılında eski adı Sulucakarahöyük olan bugünkü Hacıbektaş’ta hakka yürüdüğü kabul edilen Hacı Bektaş-ı Veli, Hoca Ahmet Yesevi ocağında yetişmiş daha sonra İran, Irak, Arabistan ve Suriye üzerinden Anadolu’ya gelmiştir. Antep, Antakya, Maraş, Sivas, Tokat, Amasya, Çorum, Yozgat ve Kırşehir’den sonra Sulucakarahöyük‘e yerleşen Hacı Bektaş-ı Veli, burada hoşgörü, insan sevgisi ve toplumsal eşitliği temel alan felsefesini yaymıştır. Dergâh 1925 tarihinde kapatılmış, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan bir restorasyon projesi dahilinde 1957-1964 yılları arasında onarımı yapılmış ve 16 Ağustos 1964 tarihinde Etnografya Müzesi biçiminde düzenlenerek, ziyarete açılmıştır.

14

Ankara Cumhuriyet Müzesi

Ziyaretçi sayısı: 290 bin 753 kişi

Ankara Cumhuriyet Müzesi'ni 290 bin 753 kişi ziyaret etti. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda, 2.Türkiye Büyük Millet Meclisi binası olarak hizmet veren yapıda, ilk üç cumhurbaşkanı dönemini yansıtan fotoğraflar, cumhurbaşkanlarının özel eşyaları ve dönemin meclisinde alınan karar ve kanunlar sergileniyor.

15

Antalya Phaselis Antik Kenti

Ziyaretçi sayısı: 287 bin 586 kişi

Coğrafi konumu önemli bir liman kenti olduğunu gösterir. Biri yarımadanın kuzeyinde diğeri kuzeydoğuda üçüncüsü ise güneybatı kıyısında yer alan üç limana sahiptir. Limanları, agoraları ve şehir sikkeleri üzerindeki gemi betimlemeleri Phaselis’in ticari liman hüviyetini vurgular. Phaselis bazen Likya bazen Pamfilya bölgesi şehri olarak gösterilir. Gerçekte her iki bölgenin sınırları arasında yer almaktadır. Şehirde sırasıyla İÖ 5'nci yüzyılda Pers, 4'üncü yüzyılda Kayra Satrabı Mausolos ve nihayet komşu şehir Lmyra’nın Kralı Perikles’in egemenlikleri görülür. İÖ 333 yılında Büyük İskender’i altın taçla karşılamaları şehir tarihinin en renkli sayfalarından biridir. İskender’den sonra birçok kere el değiştiren Phaselis, İÖ 167’de Likya Birliği'ne üye olup birlik sikkeleri basar. Bir süre komşu kent Olympos ile korsanların talanlarına maruz kalmasının ardından İÖ 43’de Roma egemenliğine girer ki bu dönem, şehirde yeniden yapılanma ve en az 300 yıl sürecek refahın başlangıcıdır. Şehir 129’da İmparator Hadrian tarafından ziyaret edilir. Güney limandan başlayan ana caddenin girişindeki tek kemerli anıtsal tak bu ziyaretin anısına dikilmiştir.

16

Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi

Ziyaretçi sayısı: 252 bin 904 kişi

Sanat tarihçileri, arkeologlar aynı zamanda tarih ve kültür meraklılarının gözdesi olan Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi'nde sergilenenler, 252 bin 904 kişi tarafından incelendi. Dünyanın en önemli mozaik eserlerinin yer aldığı müze koleksiyonunda, Roma ve Doğu Roma Dönemi'ne ait 3 bin metrekare mozaik, 140 metrekare duvar resmi, 4 adet Roma çeşmesi, 20 adet sütun, 4 adet kireç taşından yapılmış heykel, bronz Mars heykeli, mezar stelleri, lahitler ve mimari parçalar ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.

Bu içeriği paylaş
İLGİLİ İÇERİKLER
İşte haftanın kültür sanat ajandası
Bu hafta vizyona giren dikkat çeken filmlerinin başında Dublör (The Fall Guy) yer alıyor. Eğlenceli bir aksiyon filmi izleme fırsatı veren Dublör'de, dublörlüğe geri dönen ve bir yandan kayıp yıldızı aramaya koyulan Colt Seavers'ın hikâyesini anlatıyor. Bu haftanın bir diğer dikkat çeken filmi Rekabet (Challengers). Luca Guadagnino yönetmenliğindedeki filmde, tenisi bırakmak zorunda kalınca koçluk kariyerine başlayan ve bu süreçte kendisini bir aşk üçgeninin içerisinde bulan Tashi’nin hikayesini konu ediniyor. Yerli korku filmleri arasında ise, yönetmenliğini ve senaristliğini Erman Bostan’ın üstlendiği Cadı filmi öne çıkıyor. Bir diğer yerli korku filmi de Zah-Har "Cin Ahalisi". Çocukların ve animasyon tutkunlarının ilgisini çekecek Küçük Don Kişot’un Maceraları (Giants of la Mancha), kasabasını korumaya çalışırken kendisini heyecan dolu bir maceranın içerisinde bulan bir çocuğun hikayesini konu ediniyor. Bu haftanın tiyatro oyunu ise yeni sahnelenmeye başlanan Kardeşlerimi Arıyorum oldu. 28 Nisan'a kadar devam edecek olan Artweeks İstanbul'da Türkiye'nin önde gelen sanat galerilerinin yanı sıra, kurumsal ve özel koleksiyonlarından, müze koleksiyonlarından eserler sanatseverlerle buluşuyor. Dünya Dans Günü kapsamında İBB Kültür tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Uluslararası İstanbul Dans Günleri, 2 Mayıs Perşembe günü sona erecek. Haftanın kültür sanat ajandasını Haberturk.com Yazı İşleri Koordinatörü Kadir Kaymakçı, HT Mikrofon'da Helin Genç'e değerlendirdi.