Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Medya Diziler 'Gece hayatını sevmiyorum'

        Zafer AKBAŞ-HT Magazin

        Show TV'de geçen hafta ilk bölümü yayınlanan ve büyük ilgi gören Adını Kalbime Yazdım dizisinde modern ağa Ömer'i canlandıran Serhan Yavaş ile dizinin çekimlerinin yapıldığı Mardin'in Midyat ilçesinde röportaj yaptık. Yavaş, bu akşam Show TV'de saat 20.00'de ikici bölümü ekrana gelecek olan dizide canlandırdığı Ömer Ağa için "Ömer kendi aşkını bulduğu aşkını kaybetmesinden dolayı hayata küsüp gelip burada en azından ailemin kardeşimin insanların hayatını kurtarayım diyerek kendisini töreye feda edecek. Ben onun gibi kendimi töreye feda etmezdim" dedi. Büyük bir hayran kitlesine sahip olan yakışıklı oyuncu özel hayatıyla gündeme gelmemesinin sebebini de şöyle açıkladı: "Gece hayatını sevmiyorum. Alkol ve sigara kullanmam. Spor akademisi mezunuyum. Dolayısıyla sigaraya alkole vücuda ve beyne zarar veren her türlü besin ve gıdadan da uzak duruyorum. Her şeyi yemem. Seçerek yerim"...

        2 yıllık bir ara verdiniz. Neden?

        İnanılmaz yorgundum. Unutulmaz dizisinde yoğun çalışıyorduk. Oradan oraya buradan buraya her sahnede olan bir Harun karakteri vardı.Üç sene sürdü. O üç senenin karakterinin vermiş olduğu bir yorgunluk da var. Biraz kendime döneyim istedim. Bir sene öyle geçti. 2. Senede 5-6 proje teklifi geldi. O projeleri çok farklı bulmadım açıkcası. Ben biraz seçiyorum. Oynamak için veya para kazanmak için proje kabul etmiyorum. Aynı zamanda o projenin içinde olurken karakteri ve bana katacaklarının çekileceği yerlerin hesabını kitabını yapıyorum nedir ne değildir diye. Yer almadığım projelerin 3 tanesi yayından kalktı bir tanesi devam ediyor.

        'ÖMER'İN YAPTIĞINI YAPAMAZDIM'

        Bu diziyi kabul etmenizin nedeni nedir?

        Birincisi yapımcısı Nilgün Sağyaşar. Nilgün Hanım şahsi olarak çok severim aile olarak görüştüğüm bir kişidir. Dolayısıyla o Ömer'i bana güzel güzel anlatınca Ömer'i senin oynamanı istiyorum deyince seve seve kabul ettim. Aslında birinci bölüm Dubai'de olacaktı. Dubai'den Mardin'e dönecektik. Fakat son iki hafta kala o zamanlardaki bir takım politik gelişmelerden dolayı Dubai izinleri iptal etti. Biz de tekrardan 1. Bölümü yeniden revize etmeye yöneldik. Konuyu İstanbul'a yönelttik. Dolayısıyla da İstanbul'dan Mardin'e geliniyor olması benim için çok cazipti. Çünkü buraya ben hiç gelmedim. 2-3 günlüğüne gelip buradaki güzel tarihi dokuyu gezmek buraları tanımak anlamına gelmiyor. Burada biraz kalmak yaşamak lazım. Buradan insanlar Avrupa'ya da gidiyorlar. Fotoğraf çekiyorlar. Belli yerlerde dolaşıyor oranın kültürü halkı tanıyabilmek için en az bir ay kalmak lazım. Orada halkla içiçe yaşamak lazım. Bu imkanı bana burada sağlayacaktı bu proje. Aynı zamanda iki ayrı karakter geçişi gördüm ben Ömer'de. Birincisi İstanbul hayatında yaşayan normal modern hiçbir doğulu görüntüsü teşkil etmeyen batılı yaşantı içerisinde olan çok zengin başarılı bir iş adamı. İkincisinde de tamamen burada asan kesen gürleyen sert mizaçlı yüzü gülmeyen bir Ömer var. Bu iki geçiş benim için güzeldi.

        Nasıl havaya sokuyorsunuz kendinizi bir rolden diğerine geçerken?

        O kendiliğinden oluyor. Okunan senaryo istikametinde ben zorlanmıyorum. Zaten hikayenin getirisi bende o etkiyi otomatikman çıkartıyor. 2. Bölümde de bunu iyi çıkarttığımı düşünüyorum.

        Özel hayatınızı ön plana çıkarmıyorsunuz bunun için çaba harcıyor musunuz?

        Gece hayatını sevmiyorum. Alkol ve sigara kullanmam. Spor akademisi mezunuyum. Dolayısıyla sigaraya alkole vücuda ve beyne zarar veren her türlü besin ve gıdadan da uzak duruyorum. Her şeyi yemem. Seçerek yerim. Yediğim şeyin karbon hidrat yağ oranlarını bilirim sıralamasına göre yerim. Günlük yemem gereken şeyler vardır. Cevizinden tutun da çekirdekli üzümüne kadar yulaf ezmesinden sabahları hazırladığım zencefil, tarçın, ezilmiş çörek otu bal karışımı yaptığım macununa kadar özel sabahtan, öğlenden akşamdan gıdalarım vardır. Uykuma dikkat ediyorum. Spor yapıyorum. Sigara içilen kapalı ortamlarda durmuyorum. Böyle yaşayan birinin dışarıda magazinde olması söz konusu olmaz. Hani olur da bir gün bir doğum günü partisi olur bir davet olur. Bu akşam bir yere gidelim içelim dağıtalım durumum yok. Daha steril yaşıyorum.

        Spor akademisinde hangi branşlarda uzmanlaştınız?

        Tenis antrenörüyüm. İkinci branşım da voleyboldur. Spor akademisi okurken anatomi, fizyoloji gibi dersleride görüyorsunuz. Bilgiden faydalanabilmek bilginin yaşantınıza geçmiş olduğunu göstermektir. Bunu da kendiniz otomatikman yaşıyorsunuz. Ben bunu tercih ediyorum diyorsunuz.

        Tekrar diziye dönecek olursak dizideki Ömer karakteriyle benzer yönleriniz var mı?

        Şimdiye kadar senaryoda okuduğum kadarıyla Ömer karakteriyle çok benzer tarafım yok. Yani şöyle var aslında. Ömer'in öyle hovarda bir adam olmadığını gördüm. Normalde evinden işine giden eğlence hayatını sevmeyen bir yönü var. Benim de öyle. Onun dışında burada töresel olarak boyun eğmek durumunda kaldığı şeyler var. Ben o tarzda bir adam değilimdir. Doğru bildiğimin üzerine gidiyor. Ben o doğruyu yaparken başkasının üzülmemesi için kendimi zor duruma düşürmek gibi bir düşüncede değilim. Herkes hayatı kendi bakışıyla yaşıyor. Yani sizin değerlerinizle benim değerlerim başka. Sizin değerleriniz yüzünden ben kendimi yaşama yönlendirirsem bu sefer ben huzursuz ve mutsuz olacağım. Benim yaşantım bu sefer güme gidecek. Oysaki bunun telafisi yok. Bundan dolayı Ömer'le orada ayrılıyoruz. Ömer kendini orada feda ediyor bazı şeyler için; aşkını kendini... Mutsuzluğa itiyor kendini. Ben bunu feda etmeden mutsuzluğa düşmeyi tercih etmeden yaşamayı tercih ederim.

        Ömer'in yerinde siz olsanız ne yapardınız?

        Ömer'i burada çıkmaza sokan Leyla'nın annesinin Ömer'e Leyla başkasıyla birlikte demesi. Bunu bu akşam yayınlanacak bölümde göreceğiz. Bu bölümde ortaya çıkacak olan o çıkmazdan dolayı Ömer kendi aşkını bulduğu aşkını kaybetmesinden dolayı hayata küsüp gelip burada en azından ailemin kardeşimin insanların hayatını kurtarayım diyerek kendisini töreye feda edecek. Ama kendisini aşkını yaşayamayan bir karaktere dönüştürerek çıkmaza sokacak. Ben bunu yapmazdım. Ben çok ani karar vermezdim. Leyla'yı bugün gitti olarak biliyorum ama yarın gelmeyeceği veya onunla karşılaşmayacağımız ne belli diye en azından bir süre kendime koyardım. Tabi burada olayların hızlı gelişmesinden dolayı en azından buna bir fırsat verilmiyor. Ömer'in hemen karar vermesi lazımdı. Benim de başıma gelse ben bu kararı vermezdim.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ