Nike en büyük 22 Türk şirketine eşit

Ankara Sanayi Odası’nın Fethiye’de yapılan Meslek Komiteleri Ortak Komite toplantısında konuşan ASO Başkanı Seyit Ardıç, Türkiye’nin 2022 yılında 29 milyon ton çimento ihracatı gerçekleştirdiğini, bunun karşılığında 1.6 milyar dolar döviz geliri elde ettiğini belirtti.

Geçen yıl 9.3 milyar dolar döviz kazandığı otomotiv ihracatının 843 bin tona karşılık geldiğini kaydeden Ardıç, çimento ihracatının ağırlık bakımından binek otomobilin 33 katı olmasına karşın, döviz geliri bakımından sadece 6’da 1’i düzeyinde kaldığını, ilaç sektörü ile karşılaştırıldığında ise ton başına ihracat değerinin 395 katına çıktığını belirtti.

PİYASA DEĞERİ 147 MİLYAR DOLAR

Türkiye’nin katma değerli, yüksek teknolojili ve yenilikçi üretime yönelmek zorunda olduğunu kaydeden Ardıç, ayrıca markalaşmayı sağlaması gerektiğini vurguladı. Ardıç, dünyanın en değerli 79. şirketinin yaklaşık 147 milyar dolarlık piyasa değeri ile spor ayakkabısı üreticisi NIKE olduğuna dikkat çekti. Aralarında Koç Holding, THY, Ford Otosan, Tüpraş, Sasa, İş Bankası, Aselsan, Akbank, Garanti Bankası, Şişe Cam, Tofaş, Arçelik, Sabancı Holding’in de bulunduğu Türkiye’nin en büyük 22 şirketinin piyasa değerinin de 147 milyar olduğunu ifade etti.

Parmak arası terlikleri ile tanınan 1774’de kurulan Alman şirketi BIRKENSTOCK’un piyasa değerinin de 10 milyar dolar olduğunu belirten Ardıç, Türkiye’nin de uluslararası düzeyde rekabet edebilecek marka firmalar yaratmaya odaklanması gerektiğini vurguladı.

SANAYİCİNİN SORUNU İŞÇİSİZLİK

Seyit Ardıç, işgücünün hem nitelik, hem de sayı bakımından yetersizliğinin üretimi olumsuz etkilediğini dile getirdi. Ülkede işsizlik sorunu yaşanırken, sanayicinin işçisizlik sorunu yaşadığını kaydeden Ardıç, “Sanayinin neredeyse bütün sektörlerinde işgücü açığı günden güne artıyor. Bu sorunun bir an önce ele alınmasını bekliyoruz. Aksi takdirde üretimi arzu ettiğimiz düzeylerde arttırmamız ve geliştirmemiz mümkün olmayacak, özellikle ihracatımız bu açıktan olumsuz etkilenecektir” dedi.

Sorunun sebepleri arasında üniversite sayısı hızla artarken piyasada karşılığı çok az olan bölümlerin açılması, mesleki eğitimin yetersizliği olduğunu kaydeden Ardıç, bir başka sebebin ise sosyal yardımlar olduğunu ifade etti. Ardıç, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı verilerine göre 2020 yılında pandeminin de etkisiyle sosyal yardım alan hane sayısının yaklaşık 6.6 milyon olduğuna dikkat çekti. Ardıç, Orta Vadeli Program’da belirtildiği gibi, sosyal yardım sisteminin gözden geçirilerek, işgücü katılımına mani olmayacak, aile odaklı ve fert başına asgari bir geliri garanti edecek şekilde yeniden kurgulanmasının önemli olduğunu belirtti.

SAK: “ÇUKUR KAZMAYI BIRAKTIK”

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Kurucu Direktörü Prof. Dr. Güven Sak da toplantıdaki konuşmasında Türkiye’nin ikinci yüzyılı için kapsamlı bir büyüme stratejisine ihtiyacı olduğunu söyledi. Türkiye’nin “çukur kazmayı bıraktığını”, şimdi çukurdan çıkacağını ve ondan sonra ileriye bakabileceğini kaydeden Sak, üzerine düşenlere odaklanırsa Türkiye’nin ikinci yüzyılı kazanabileceğini, ancak bunun için yalancı gündemi bırakması gerektiğini ifade etti. Sak, “Faiz döviz gibi düne ait işleri bir kenara bırakalım” diye konuştu.