Stockholm Sendromu siyaseti rehin aldı

HABERTURK.COM

Dün basına yansıyan haberlere göre CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin geçtiğimiz günlerde yapılan MYK toplantısında seçim sonuçlarını Stockholm Sendromu ile açıklamıştı. Haberin yayılmasıyla beraber Kemal Kılıçdaroğlu'na da tepkiler gelmeye başladı. AK Parti'liler aldıkları yüzde 50'lik oyun bu şekilde açıklanmasına sert çıkarken CHP içinden de bir grup Kılıçdaroğlu'nun bu tezine eleştiriler getirdi.

"MİLLİ İRADEYE SAYGISIZLIK"

Kılıçdaroğlu'nun AK Parti'nin yüzde 50'lik oyunu Stockholm Sendromu ile açıklamasına iktidar partisinden ilk tepki veren Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün oldu. Ergün tanımlamanın milli iradeye ve halkın tercihlerine saygısızlık olduğunu söylerken, bu tanımlamaların seçim yorgunluğu ile yapıldığını tahmin ettiğini belirtti.

İktidar partisinden ikinci eleştiri Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'tan geldi. Arınç şunları söyledi, "Sayın Kılıçdaroğlu milletin AK Parti’ye oy vermesini Stockholm Sendromu diye bir sendromla izah ediyor. Allah Allah o da neymiş acaba? ‘Canım siz de gidin cuma namazını kaza edin’ diyen adamdan mı aldı bu dersi bilmiyorum”

"BİDON KAFALIDAN STOCKHOLM SENDROMUNA"

Stockholm Sendromu'na AK Parti içinden en sert tepki verenlerden biri de Ankara milletvekili ve Başbakan eski baş danışmanlarından Yalçın Akdoğan oldu. Akdoğan, "Eskiden bidon kafalı diyorlardı şimdi de bu... Milletin iradesine saygı duymak lazım. Profesörün oyuyla çobanın oyu arasında fark yok. Bunu öğrensinler artık" dedi.

AK Parti Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş ise, "Türkiye'de Stockholm sendromu yok, anamuhalefet sendromu var" yorumunu yaptı.

"YÜZDE 50 AKP'YE OY VERİYORSA DEMEK Kİ SENDROM YAŞAMIYOR"

Kemal Kılıçdaroğlu'nun Stockholm Sendromu benzetmesine kendi partisi içinden de eleştiriler geldi. Yönetim değişikliği sonrasında parti içi muhalif kanada geçen eski İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek, iktidardan şikayetçi kesimin zaten CHP'li olduğunu söyledikten sonra ekledi: "Yüzde 50 gidip AKP'ye oy veriyorsa demek ki bir şikâyeti yok ve sendrom da yaşamıyor."

Eski genel başkan yardımcılarından İnal Batu, benzetmeyi 'hüzün ve acı veren bir bütün içinde söylenmiş gereksiz bir söz' olarak değerlendirirken eski İstanbul Milletvekili Algan Hacaloğlu, "Partinin yapması gereken, bu süreci böyle kesip atmak değildir. CHP kendi realitesiyle yüz yüze gelmeli" uyarısında bulundu.

KILIÇDAROĞLU: "AKP'YE OY VEREN HERKESİ KASTETMEDİM"

Öte yandan Kemal Kılıçdaroğlu, bir değişim programı kapsamında Ankara'da bulunan Amerikan ve Ermeni gazetecileri parti genel merkezinde kabulünde Stockholm Sendromu sözlerine açıklık getirdi: "Ben 'AKP'ye oy vermiş herkes Stockholm sendromuna tutulmuş' diye bir ifade kullanmadım. Hiçbir yerde söylemedim. Ama Stockholm sendromu da bir gerçek. Siyasette koşullar olgunlaşırsa böyle bir sendrom oluşabilir. Ama belirli bir partiye oy veren herkes o sendroma tutulmuş demek yanlış."

STOCKHOLM SENDROMU NEDİR?

Peki ama Stockhol Sendromu nedir? Bugün psikolojik bir rahatsızlığı tanımlamak için kullanılan Stockholm Sendorumu kavramı, ismini yaşanmış, gerçek bir olaydan alıyor. 1973 yılında İsveç'in başkenti Stockholm'deki Kreditbanken isimli bankaya soygun girişiminde bulunuluyor. Jan Erik Olsson isimli İsveçli, soygun sırasında üç banka memuresini rehin alıyor. Polisle Olsson arasındaki pazarlıklar ise tam 6 gün sürüyor. İşin ilginç yanı ise polisin operasyonu ve daha sonra yaşanan mahkeme sürecinde ortaya çıkıyor. Çünkü polisin operasyonu sırasında kendilerini rehin alan soyguncunun yanında yer alan banka çalışanları mahkeme sırasında da soyguncu Olsson aleyhine ifade vermiyor.

Kurbanın kendisini, baskıcının yerine koyup olayları onun gözünden görmesini anlatan Stockholm Sendromu, bugün savaş esirleri, aile içi şiddet mağdurları gibi farklı durumlarda bir anahtar kavram olarak kullanılıyor.