Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Kanser Her yıl 15 milyon insan kanserle karşılaşıyor, kanser, kanser neden olur, kanser vakaları, Prof. Dr. Gökhan Kandemir, Prof. Dr. Sedat Özkan
        1

        Kanserin görülme sıklığı ve kansere bağlı ölümler günden güne artış gösteriyor. Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre önlem alınmazsa 2030 yılında 22 milyon yeni kanser vakasının ortaya çıkacağı tahmin ediliyor.

        2

        Kanserin en önemli nedenleri arasında yanlış beslenme ve sigaranın geliyor. Günlük yaşantıda alınacak birkaç basit önlemle riski azaltmanın mümkün olduğu bu hastalıkta uzmanlar, mücadeleye bir bütün olarak bakılması gerektiğini belirtiyor. Tedavi süresince beden kadar ruhun da onarılması ve desteklenmesi büyük önem taşıyor.

        3

        Artan kanser vakaları hakkında bilgi veren Prof. Dr. Gökhan Kandemir, şu önerilerde bulunuyor:

        KANSERDEN KORKMAK YERİNE BELİRTİLERİ TANIYIN

        Erken tanı ile yaşam kalitesi ve süresi artabilen kanser hastalığına karşı durabilmek için öncelikle kanser riskini tetikleyen alışkanlıkların ne olursa olsun değiştirilmesi gerekiyor. Unutmayın ki yaşam şekliniz, seçimleriniz sizi kansere yakınlaştırabilir ya da kanserden koruyabilir. Kansere yol açtığı bilinen beslenme-davranış biçimlerini ve çevresel faktörleri düzenleyerek biyolojik özelliklerinize göre davranmanız kanser riskini önemli bir oranda azaltacaktır.

        4

        GELECEK NESİLLER DE TEHLİKE ALTINDA

        Değişen çevresel faktörler, yanlış beslenme, sigara tüketiminin artması, obezite, hareketsiz yaşam tarzını içeren çalışma biçimli sadece günümüz için değil gelecek nesiller için de tehlike içermektedir. Bu olumsuz koşulların değişmemesi halinde kanser vakalarında artış sürecek ve kanser, ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer almaya devam edecektir.

        5

        KANSER YÜZDE 40 ÖNLENEBİLİR BİR HASTALIKTIR

        Kanserde erken tanı, yaşam kalitesi ve süresinin artması için çok önemlidir. Oldukça düşündürücü olan bu rakamlara karşın kanser, yüzde 30-40 oranında önlenebilir bir hastalıktır. Bunun için uyarıcı belirtileri önemseyin. Vücutta ele gelen kitleler ve şişlikler, deri değişiklikleri, iyileşmeyen yaralar, bağırsak ve idrar alışkanlıklarındaki değişiklikler, beklenmedik anormal kanamalar ve akıntılar, yutma güçlüğü ve hazımsızlık, ses kısıklığı, açıklanmayan kilo kaybı, ateş, halsizlik ve ağrı gibi şikayetler kanseri ifade edebileceği için göz ardı edilmemesi gerekir.

        6

        EN ÇOK AKCİĞER KANSERI TANISI KONULUYOR

        En çok akciğer (%13.0), meme (%11.9) ve kalın bağırsak (%9.7) kanserleri için tanı konulurken; ölümler ise en çok akciğer (%19.4), karaciğer (%9.1) ve mide (%8.8) kanserinden kaynaklanmaktadır. Etkin ve kolay uygulanabilen tarama yaklaşımları ile çoğu kanser türleri erken evrelerde belirlenebilmektedir. Erken evrede teşhis ve tedavi yöntemlerinin belirlenebilmesi için kanser tarama testlerine önem verilmeli ve bu konuda bir uzmandan yardım alınmalıdır.

        7

        KANSERDEN KORUNMAK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

        -Sigarayı bırakın.

        -Alkol almayın ya da miktarını sınırlayın.

        -Radyasyondan uzak durun.

        8

        KANSERDEN KORUNMAK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

        -Enfeksiyonlardan korunun.

        -Sağlıklı beslenmeye önem verin.

        -İdeal kilonuzu koruyun.

        9

        KANSERDEN KORUNMAK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

        -Egzersiz yapın.

        -Kanserin erken belirtilerini öğrenin.

        -Kanser riskinizi bilin ve kanser tarama programlarına girin.

        -Stresle başa çıkmayı öğrenin.

        10

        KANSERLE SAVAŞAN BESİNLERİ TERCİH EDİN

        Kanser oluşumunda bir diğer önemli risk unsuru olan obezitedir. Her yıl ortaya çıkan yeni kanser vakalarının erkeklerde yüzde 4'ten, kadınlarda yüzde 7'den fazlası obeziteye bağlı olarak ortaya çıktığı bilinmektedir. Bu açıdan sağlıklı beslenmeye önem verilmeli ve ideal kilo korunmalıdır. Ayrıca kanser riskini artıran gıdalardan uzak durulmalı ve kanserle savaşan besin ögeleri içeren gıdalar tüketilmelidir.

        11

        Kanser tedavisinde psikolojik desteğin önemine değinen Prof. Dr. Sedat Özkan, ise şu bilgileri paylaşıyor:

        STRES VE ÇARESİZLİK KANSER SÜRECİNİ HIZLANDIRIYOR

        Beden, beyin ve ruh bir bütündür. Bedendeki olumsuzluklar beyni etkiler; ruha yansır; ruhun sıkıntısı da beyin kanalıyla bedene geçer. Kişinin ruh hali, kanserin ortaya çıkışında önemli rol oynadığı gibi hastalığın seyrini de etkilemektedir. Duygusal çatışmalar, kronik stres, travmalar, kayıp, çaresizlik ve yas kişideki mevcut kanser sürecini hızlandırır. Zihinde çözülemeyen problemler ruh sağlığını bozar ve hormonlar aracılığıyla bağışıklık sistemini zayıflatır.

        12

        KANSER HASTALARINA PSİKOLOJİK DESTEKTE İZLENEN YOL

        -Psikolojik bozuklukları ve sorunları düzeltmek veya azaltmak.

        -Kanserle ilişkili fiziksel ve psikolojik sorunlarla baş etmesini sağlamak, etkin yöntemleri ve tutumları geliştirmek.

        -Mücadele ve yaşam dürtüsünü artırmak.

        13

        KANSER HASTALARINA PSİKOLOJİK DESTEKTE İZLENEN YOL

        -Hastalıkta ve yaşamlarında kendi denetimlerinin olduğu duygusunu geliştirmek.

        - Kızgınlık, suçluluk gibi örtülü duyguların serbestçe ifade edilmesini ve hastalıkla ilgili düşüncelerin anlatılması konusunda cesaretlendirmek.

        -Hasta ile aile ve sosyal etkileşim alanları arasındaki iletişimi güçlendirmek.

        -Gelecekte ve varoluşla ilgili bilinmezlikle baş etme yollarını incelemek.

        14

        DEPRESYON, HASTANIN BEYİN KİMYASINI BOZARAK KANSERİN SEYRİNE ETKİ EDER

        Kanser tedavisinde, hastanın psikolojisinin de iyileştirilmesi gerekmektedir. Kanser hastasının iyi hissetmesi, tedaviyi kolaylaştırmakta ve hastalığın seyrini önemli ölçüde etkilemektedir. Eğer bir kanser hastası ruhsal çöküntü içerisindeyse, depresyonu tedavi edilmesi sürece kanseri atlatsa da tam anlamıyla tedavi edilmiş sayılmaz. Depresyon sebebi ve süreçleri, hastanın beyin kimyasını bozacağı için hormonal sistem kanalıyla kanserin seyrine de etki edecektir.

        15

        HER İKİ KANSER HASTASINDAN BİRİ PSİKOLOJİK DESTEĞE İHTİYAÇ DUYUYOR

        Kanser hastalarında sıklıkla görülen psikiyatrik bozukluklar arasında; uyum ve anksiyete bozuklukları, depresif sendromlar, organik beyin sendromları ve kişilik bozuklukları bulunmaktadır. Her iki kanser hastasından birinin psikolojik desteğe ihtiyacı vardır. Kanserle birlikte hasta bir kriz yaratır; egosu ve hyata bakışı etkilenir.

        16

        ÇOK YÖNLÜ BİR TEDAVİYLE DAHA İYİ MÜCADELE MÜMKÜN

        Kanser hastalarının sağlığına kavuşması; uygun tıbbi hizmet, fiziksel tedavi ve bakımla birlikte psikiyatrik tedavi ve psikososyal bakım hizmetinin eş zamanlı sunulmasıyla mümkündür. Kanser hastalarına psikolojik destekte; kaygı ve acıyı azaltmak, uyumu sağlamak, yaşam kalitesini artırmak, duyguların ifadesine yardımcı olmak, mücadele ve yaşama gücünü artırmak, hastalığın yarattığı çok yönlü krizle baş etmek, var olan yanlış algıları düzeltmek, 'ya hep ya hiç' tarzı davranış ve düşünceleri düzeltmek, sosyal destek ve iletişimi güçlendirmek önemlidir.

        17

        YETER Kİ RUHUNUZ KANSER OLMASIN!

        İnsanlar hayatla nasıl mücadele ederlerse, hastalıkla da öyle baş ederler. Psikologlar sadece bu mücadeleyi daha işlevsel ve uyumlu hale getirmekte, hastalık sonrasında da insanların hayatına sağlıklı bir şekilde devam etmelerini sağlamaktadır. Son günlerde sıkça kullanılan "Anti-kanser zihni" kavramının içeriğini iyi anlamak gerekir. Kanser olunca değil, oldum denildiğinde hastalığın seyri olumsuz yönde gelişir. Önemli olan ruhun da kanser olmamasıdır. Bu nedenle hayattan da hastalıktan da bir şeyler öğrenmek gereklidir.

        18

        ZİHİN VAZGEÇERSE BEDEN DAHA ÇABUK VAZGEÇER

        Hastaların kimi kanseri kabul ederken bazıları da reddeder. Önemli olan mücadele etmektir. İnançlı, bilime güvenen, paylaşımcı ve mücadeleci bir yapıya sahip olmak önemlidir. Kanser tedavisi süresince önemli olan ayrıntılardan biri de normal hayatı sürdürebilmektir. Kemoterapi görürken bile haberler izlenmeli, neye ilgi duyuluyorsa bunlar yapılmaya devam edilmelidir. Z

        19

        Zihin, dünyaya ne kadar açık olursa o kadar çabuk toparlanacaktır. Zihin vazgeçerse, bedenin daha çabuk vazgeçtiği unutulmamalıdır. Kanserle ustalıkla mücadele eden ve kanseri yenen kişiler, hayatına daha mutlu, üretken ve huzurla devam etmektedir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ