Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Tarım Bakanı Vahit Kirişci: Yerelde üret, yerelde tüket dönemi başlıyor
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        1 Eylül tarihini çok severim. Sonbahar güzelliğini başlatan tarih olduğu gibi, çok sevdiğim balıkçılıktaki avlanma tarihinin de başlangıcı.

        Birkaç defa 1 Eylül’de balıkçılarla birlikte denize açılmıştım.

        Bu sefer Tarım ve Orman Bakanı Prof. Vahit Kirişci ile birlikte İstanbul Kireçburnu'ndan bir balıkçı teknesinde denize açıldık.

        TÜRKİYE DÜNYADA ÖNEMLİ BİR BALIK ÜRETİCİSİ

        Türkiye balıkçılık sektöründe dünya önemli bir ülke.

        18 bin balıkçı teknesiyle Avrupa'nın en güçlü filosuna sahip. AB ülkeleri arasında en büyük su ürünleri işletmeleri Türkiye'de.

        REKLAM

        Bu tesislerimize şimdi Moritanya ve diğer Afrika ülke sularında avlanan balıkçılarımız büyük miktarda balık taşıyor. Kendi karasularımızda avlanan balığın üç katı balık avlanıyor uluslararası sularda.

        Geçen sene 1.4 milyar dolar ihracat yapıldı...

        BALIKÇLIK ÇOK ZOR BİR SEKTÖR

        Resmi törenlerin ardından “Azizler” isimli son derece büyük ve modern bir balıkçı teknesiyle boğaza açıldık.

        Sembolik olarak denize ağ serildi ve toplandı.

        Öyle basit bir olay gibi görmeyin.

        30 kişilik ekibin ağı serip sonra toplaması ve balıkları teknenin ambarına yüklemesi 3 saatte yakın sürüyor.

        Ve yine bu işlemin kolay olduğunu düşünmeyin.

        Tonlarca ağırlıktaki ağı vinçlerle toplamak, deniz suyu altında 3 saat boyunca beden işçiliği ile mümkün olabiliyor.

        Balıkçılar bunun nasıl bir işlem olduğunu tüm medyaya ve protokole gösterdi önceki gün boğaza açıldıklarında.

        Onların çektiği zorluğu görünce herkes, “Kazandıkları para analarının ak sütü gibi helal. Bir daha asla balık fiyatları pahalı demeyeceğiz” dedi.

        REKLAM

        BALIKÇILARIN EN BÜYÜK SIKINTISI AKARYAKIT

        Bakan, yardımcıları, milletvekilleri ve bürokratlar resmi programı takip ederken, ben çarkçılar, miçolar, gemi sahipleri, çalışanlarıyla sohbet ettim.

        Herkes heyecanlı ve sezonun iyi geçmesi için dillerinden duaları eksik etmiyor.

        4.5 ay süren av yasağından sonra denizin onlara bereketli, bol balık vermesini bekliyorlar.

        Ancak hepsi artan mazot fiyatlarından şikayetçi.

        Güçlü motorları olan teknelerin Karadeniz’de yüzlerce mil yol gitmesi, tutulan balıkların kamyonlarla balık hallerine taşınması en büyük maliyet.

        BAKANIN İLK DENİZE AÇILMA TECRÜBESİ

        Balıkçıların çok güzel sloganları var:

        “Pruvanız Neta

        Demeniniz Viya

        Rüzgarınız Kolayına olsun

        Vira Bismillah”

        Bu sözler, tören alanında duvarlarda ve denize açılacak gemilerin bordrolarında yazılı.

        REKLAM

        Binlerce yıllık balıkçılık geleneğinin terimleri, ritüelleri bence çok ilgi çekçi ve güzel...

        Bakan Kirişci yoğun medya ilgisi altında sezonu açtı ve tekneyle denize açıldı. Serilen ağın toplanmasını beklerden baş başa bir süre konuşma imkanı bulduk.

        Yağmurluğu, çizmesi ve yeleği ile gemicilere benzemişti.

        İlk defa balıkçı teknesiyle açılıp, ağların serilmesine, çekilmesine ve balıkçıların çalışmasına şahitlik ediyormuş.

        O da bizim gibi sarf edilen yoğun beden emeğini büyük takdirle andı.

        Baş başa kaldığımız bu esnada yakından takip ettiğim tarım sektöründeki gelişmeleri konuştuk.

        TARIM BAKANI’NDA MAZOT DESTEĞİ TALEBİ

        - Balıkçılar mazotun pahalılığından şikayetçi. Mazotta balıkçılara bir destek düşünüyor musunuz?

        - Zaten daha önceki yıllarda mazottaki ÖTV oranını düşürerek balıkçılara bir destek olunmuştu. Tabii şimdi mazot fiyatı arttığı için neredeyse ÖTV alınmıyor gibi azaldı. Ancak farklı bir destek konusu olur mu bunun için çalışıyoruz.

        REKLAM

        - Balıkçılıkta ya da tarımda artık en büyük girdi maddesi enerji/yakıt oldu. Bu yüzden gıda fiyatları artıyor sürekli.

        - Maalesef dünyadaki enerji krizi her sektör gibi tarımı da etkiliyor. Sadece gıda değil, gübre mesela. Doğal gazın yoğun kullanıldığı bu sektör dünyadaki fiyat artışından çok etkilendi. Bu da gıda fiyatlarına yansıyor doğal olarak.

        ENERJİ KRİZİ KIŞIN GIDA FİYATLARINI ARTTIRABİLİR

        - Dünya piyasalarında gıda fiyatlarında yukarı doğru bir ivme başladı yeniden. Kışın sebze, meyve ve diğer tartım ürünlerinde fiyat artışı bekliyor musunuz?

        - Bakın dünyada hiç kimse enerji sorunun nereye gideceğini kestiremiyor. Ulaşımdan, üretime kadar her kalemi doğrudan etkileyen bir şey enerji girdileri. Bunlar arttıkça gıda fiyatları da artacak maalesef. Bu yüzden kışın enerji fiyatları artarsa gıda fiyatları da artacaktır.

        - Tarımdaki enerji ve nakliye girdileri artık en büyük maliyet. Sizin yerelde üretip, yerelde tüketmek gibi bir sistem öneriniz vardı. Sanırım bu nakliye maliyetlerini düşürecek bir politika?

        REKLAM

        - Evet. Uzak bölgelerden yapılan tüm nakliyelerde fiyata ciddi bir etki oluyor. Şimdi yerelde üretip yakın bölgelerde bunu tüketmek istiyoruz. İstanbul’un ihtiyacı olan sebzeyi, meyveyi bu şehre yakın bölgelerde üretmeyi amaçlıyoruz. Özellikle bu bölgelerde seracılığı teşvik edeceğiz. Böylece akaryakıt girdilerini fiyatın üzerinden çekmek istiyoruz. Bu konuda tarım il müdürlerimiz çalışmaya başladı bile.

        2. ÇEYREKTE TARIMDA KÜÇÜLMENİN NEDENİ

        - Bu arada 2. çeyrekteki büyüme rakamları açıklandı. Tarımda % 2.5 küçülme var. Bu küçülmeden endişelenmeli miyiz?

        - Hayır. Bu küçülmeyi iyi analiz etmemiz gerek. 2. çeyrek dediğimiz dönemde, yani Nisan, Mayıs, Haziran'da bizim ciddi bir hasadımız yok. Bu yüzden küçülme normal. 3. çeyrekte bunun arttığını göreceğiz. Bu sene yağış bol oldu çok şükür. Buğday ve tahılda üretimimiz iyi hamdolsun.

        - Bu arada “Tahıl Koridoru”nda Türkiye önemli rol oynadı. Peki biz bu işten ayrıca tahıl konusunda kazançlı çıktık mı?

        - Tahıl Koridoru’ndan geçen ürünün % 30’nu biz alıyoruz. Yani bizim tüccarımız, makarna, un fabrikaları alıyor. Bunlar iç piyasaya sürülmez. İşlenip, mamul yapılıp ihracata dönüşüyor. Dolayısı ile sektör bu konuda oldukça iyi durumda.

        REKLAM

        - Son olarak sizinle hep konuştuğumuz bir konu vardı onu sorayım. Türkiye’nin yeni tarım politikası hazırlanacaktı. Bu ne durumda?

        - Cumhurbaşkanımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yaşından sonra, yeni yüz yıl için bir vizyon açıklayacak. Her bakanlık kendi alanıyla ilgili bölümleri hazırlıyor. Biz de tarım alanında yeni yüz yıl için bir çalışma yapıyoruz. Bitmek üzere. Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız açıklayacak. Bu politikayla 2023’ten 2053’e kadar tarımda nasıl bir yol izleyeceğimizi kamuoyuyla paylaşacağız.

        TUTULAN BALIK VATANDAŞA DAĞITILDI

        Bakanla sohbetimiz ağın toplanması ve artık balıkların görünmesiyle son buldu. Balıkçılarla birlikte denizden elle ağ çekmeye gitti.

        300 metre uzunluğunda, tonlarca ağırlıktaki ağ çekilirken Çarkçı’nın yanındaydım. Ağı denizden çeken vinci kullanıyordu.

        Balık azdı. Nedenini sordum.

        “Kireçburnu’nda bu mevsimde balık olmaz. Balık şu anda Karadeniz’de. Biz bu ağlarla bir seferde 900 ton balık çektiğimizi biliyorum. Oraya gittiğimizde göreceğiz durumu. Allah ne nasip edecek bakacağız.”

        Tekne kıyıya yanaştı ve çıkan 5-6 kasa balık gazetecilere ve ortaya gelen vatandaşlara dağıtıldı.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ