Ödem attrıcı yöntemler nelerdir? En hızlı şekilde nasıl ödem atılır?

Çoğu insanın dönem dönem başına gelen fiziksel rahatsızlıklardan biri ödem sorunudur. Genellikle kötü beslenme ve fazla kilo sorunlarından kaynaklanan vücutta bölgesel şişme sorunu hem dış görünüş hem de ruhsal olarak kişiyi olumsuz yönde etkiler. Peki, vücutta meydana gelen ödemi en hızlı şekilde nasıl atabiliriz? İşte detaylar...

Giriş: 14.03.2025 - 13:30 Güncelleme: 14.03.2025 - 13:30

Ödem, vücudun çoğu bölgesinde; bacaklarda, kollarda ve karın bölgesinde meydana gelebilir. Ödemden kurtulmak ise sanıldığı kadar zor değildir. Detaylar haberimizde...

Ödem, kişinin vücudunda şişkinlik yaratan bir durumdur ve genel adıyla vücudun fazla su tutması anlamına gelir. Vücudumuzda özellikle karın, bacak ve kollarda şişkinliğe sebep olmaktadır.

Kılcal damarların olduğu dokuların aralarında sıvı oluşmasının 3 tane önemli nedeni bulunmaktadır;

- Kan damarlarının içerisinde aniden oluşan yüksek basınç hipertansiyon) vardır.

- Kan damarlarının dışında basınç uygulanması vücuttaki sıvının emilmesine yol açar.

- Dışarıdan gelen bir basınç, kan damarlarının çevresini tehlikeye atarak dengeyi bozar ve sıvı kaybına neden olabilir.

REKLAM

Ödem, vücudun birçok bölgesinde meydana gelebilir. Özellikle göz kapaklarında, ayaklarda, yüzde, kollarda, bacaklarda hatta parmaklarda bile şişlik görülebilir. Bunların yanı sıra cildin gergin olması, göz kapaklarındaki şişlikten dolayı gözleri açamamak, şişliğin olduğu bölgelerde parmakla bastırılınca o bölgede çukur oluşması ve beyazlık oluşması belirtiler arasında yer alır. Vücudunda ödem olan kişinin gün içerisinde nabzında değişiklik meydana gelebilir. Bu bulgulardan bir ya da birkaçını yaşayan kişiler zaman kaybetmeden uzman bir doktora başvurmaları ve tedaviye başlamaları önemle tavsiye edilir.

Ödemin oluşmasına neden olan sebepleri şöyle sıralayabiliriz;

- Bazı ilaçların yan etkisi (tansiyon ilaçları, steroid ilaçları, doğum kontrol ilaçları)

- Sağlıksız beslenmek

- B vitaminini yeteri kadar almamak

- Tuzlu besinler tüketmek

- Ciltte oluşan güneş yanığı (ciltte şişkinliğe sebep olur).

- Gebe olmak

- Kilo fazlalığının olması

- Menopoza girmiş olmak

- Ameliyat sonrası uzun süre yatmak

- Konjestif kalp yetmezliği: Konjestif kalp yetmezliği yaşandığı zaman kalbin pompalama yeteneği zayıflar. Bu nedenle kan, bacaklarda, ayaklarda kısacası vücutta ödeme sebep olabilir. Konjestif kalp yetmezliğinde, karın ve bel çevresinde ödem oluşabilir ve akciğerde sıvı birikmesine neden olabilir.

- Böbrek hastalıkları: Böbrekler vücuttan alması gerektiği kadarıyla su almazsa kandaki basınç seviyesi yükselmeye başlar, bu da ödem oluşmasına yol açabilir.

- Siroz: Siroz hastalığı, karaciğerde oluşan protein yetersizliği ve tıkanıklığına yol açtığı için kanda artan basınca yol açar.

- Amfizem: Amfizem hastalığı, akciğerde ve kalpte basıncın artması ve vücutta ödem oluşmasıyla meydana gelir.

REKLAM

Uzun süre hareketsiz şekilde sabit bir yerde oturmak dokulardaki kan akışını sekteye uğratır ve ödem oluşumunu kolaylaştırır. Bu sebeple uzun süreler hareketsiz şekilde sabit bir yerde oturmamaya dikkat edin.

Ödemin en büyük dostu aşırı tuz tüketimidir. Tuz tüketimine bağlı dokularda sıvı birikmesini önlemek için tuz tüketimini azaltmak ödem atma yolunda güçlü bir çözüm olacaktır.

Ayakların kalp hizasına gelecek şekilde yüksek bir yerde tutulması da dokulardaki sıvı birikimine bağlı ortaya çıkan ödem şişliğini azaltır ve bölgeyi rahatlatır.

Günlük su tüketimi, ödemin azaltılmasında en önemli faktörlerden biridir. Yeterli miktarda su içmek, böbreklerin daha verimli çalışmasını sağlar ve vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur. Aynı zamanda, yeterince su içmek dehidrasyonu önleyerek vücudun sıvı tutmasını engeller. Su tüketimi yetersiz olduğunda, vücut dengeyi korumak için sıvıyı tutmaya başlar ve bu da ödeme yol açar. Günde en az 2-2,5 litre su içmek, ödeme karşı etkili bir savunma mekanizmasıdır.

REKLAM

Sağlıklı beslenmek kadar uyku da ödem atma yolunda önemli bir faktördür. Düzenli ve kaliteli uyumaya başladıkça ödem ve buna bağlı şişliklerinizin vücuttan yavaş yavaş atıldığını göreceksiniz.

Magnezyum, B6 vitamini ve potasyum takviyesi alarak veya doğal yollarla bu ihtiyaçları karşılayarak vücuttaki su birikimini azaltmanın ve vücuttaki ödemin atılabileceği kabul edilir.

Sağlık açısından birçok faydası olduğu gibi ödem atıcı yöntemler arasında da düzenli hareket etmek yer alır. Düzenli hareket edilmesi damarlardaki kan akışını rahatlatır ve ödem olan bölgeleri iyileştirir.

Yeşil yapraklı bitkilerden olan ıspanak ve maydanozun diüretik olarak tabir edilen idrar söktürücü özelliği mevcuttur. Bu idrar söktürücü özellik ıspanak ve maydanozu ödem söktüren besinler arasına sokar.

REKLAM

Avokado da içeriğine potasyum barındıran bir meyvedir. Düzenli aralıklarla avokado tüketmek vücuttaki ödemin atılmasını kolaylaştırır.

Doğal idrar söktürücü besinler arasında yer alan turp da ödem söktürme konusunda faydalı bir besindir. Aşırıya kaçmamak kaydıyla haftada birkaç kez tüketilebilecek turp yardımıyla ödem atılmasını sağlayabilirsiniz.

İçerdiği bromelain sayesinde vücuttaki suyun dışarı atılmasını sağlayan ananas aynı zamanda hem potasyum hem de lif açısından zengin bir meyvedir. Tüm bu özellikleri ananası ödem söktüren besinlerden biri yapar.

Süt, yoğurt ve kefir kalsiyum bakımından zengin besinlerdir. Bu sayede hem besleyici hem sağlıklı hem de ödem söktürücü besinler listesinin başında yer alır.

Doğal idrar söktürücü besinlerden biri de kuşkonmazdır. Kuşkonmazın bu özelliği, kendisini ödem söktürücü besinlerden biri yapar.

REKLAM

Ödem attırıcı içeceklerin başında bol su içmek gelir. Doğal olarak en faydalı yöntem kabul edilen su içmenin dışında limonlu su, yeşil çay, ıhlamur, adaçayı, nar suyu, maydanoz suyu, elma suyu ve karahindiba çayı da ödem atmaya yardımcı doğal içecekler arasında yer alır.

Ödem atmaya yardımcı içecekler şu şekildedir:

- Doğal olarak bol su

- Limonlu su

- Yeşil çay

- Ihlamur

- Adaçayı

- Nar suyu

- Maydanoz suyu

- Elma suyu

- Karahindiba çayı

UYARI: Hamileler, kronik hastalar ve alerjisi olanlar ilk olarak uzman bir hekime danışmalıdır.

Görsel Kaynak: istockphoto/shutterstock