Vücudumuzda yakılan yağlar nasıl atılır ve nereye gider?

Fazla kilolarımızdan kurtulabilmek için çoğu zaman spor ve diyet yaparak istediğimiz vücuda kavuşmak için mücadele ederiz. Peki, kilo verdiğimizde vücuttaki yağlar nasıl yakılır ve nereye gider? İşte merak edilenler...

Giriş: 09.11.2024 - 15:00 Güncelleme: 09.11.2024 - 15:00

Birçok insanın en büyük sorunlarından biri de fazla kilolardır. Peki, fazla kilolarımızdan kurtulduktan sonra şöyle bir soru aklınıza geldi mi? Verdiğim kilolar, yaktığım yağlar nereye gitti? İşte merak ettiğiniz soruların cevapları haberimizde...

Vücut yağlarının yakılması, genellikle kilo verme sürecinde en çok merak edilen konulardan biridir. İnsanlar genellikle yağların nasıl yakıldığını ve bu yakımın vücuttan nasıl atıldığını sorgular. Bu yazıda, yağların vücutta nasıl işlediğine, ne şekilde atıldığına ve kilo kaybının fiziksel süreçlerine odaklanacağız.

Yiyeceklerdeki yağlar, vücutta "adiposit" adı verilen hücrelerde trigliserid formunda depolanır. Trigliserid, üç farklı atomdan oluşur: Karbon, hidrojen ve oksijen. Bu moleküller, vücuda enerji sağlamak için biriktiği gibi, fazla alım durumunda depo olarak da kullanılabilir. Yağ yakımı sürecinde bu trigliseritler, oksitlenme işlemi ile parçalara ayrılır ve enerjiye dönüşür.

REKLAM

Yağ yakımı, "oksitlenme" (oksidasyon) adı verilen bir süreçle gerçekleşir. Trigliseritler, oksijenle birleşerek karbondioksit (CO2) ve su (H2O) olarak parçalanır. Bu kimyasal reaksiyon, vücutta bir enerji kaynağı oluşturur ve yağların vücuttan atılmasını sağlar. Ancak bu süreçte oluşan atık ürünler de vücuttan dışarı atılmak zorundadır.

Yağların yakılması sonucunda ortaya çıkan iki ana atık ürün vardır: Karbondioksit (CO2) ve su (H2O).

Karbondioksit: Yağların yakılması sırasında büyük bir kısmı karbondioksite dönüşür. Vücutta depolanan 10 kg yağın yaklaşık 8,4 kg'ı karbondioksite dönüşür ve akciğerler aracılığıyla nefesle dışarı atılır.

Su: Geriye kalan yağın yaklaşık 1,6 kg'ı ise suya dönüşür ve bu su vücut sıvıları aracılığıyla (idrar, ter, gözyaşı gibi) dışarı atılır.

REKLAM

Avustralya'daki New South Wales Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, yağ kaybı sırasında karbondioksit, vücutta en önemli atık maddesidir. Yapılan hesaplamalar, 10 kg yağ kaybedildiğinde 8,4 kg'ın karbondioksite dönüştüğünü ve bunun akciğerler aracılığıyla dışarı atıldığını göstermektedir. Kalan 1,6 kg ise vücudun sıvı atım süreçleriyle (idrar, ter, gözyaşı) dışarıya atılır.

Buna göre, kilo kaybının büyük bir kısmı, aslında nefesle dışarı verilen karbondioksit aracılığıyla gerçekleşir. Bu, sağlıklı bir şekilde kilo vermenin, doğru nefes alışverişini ve akciğer fonksiyonlarını da destekleyeceği anlamına gelir.

Kilo kaybı sadece yediğimiz besinlerle değil, aynı zamanda yaptığımız fiziksel aktivitelerle de doğrudan ilişkilidir. Vücudun depoladığı fazla karbonu atmanın en etkili yollarından biri egzersiz yapmaktır. Egzersiz sırasında vücutta daha fazla oksijen kullanılır ve bu da daha fazla karbondioksit üretimi anlamına gelir.

REKLAM

Örneğin, bir saatlik dinlenme süresi yerine, ortalama şiddette yapılan bir koşu, vücudun daha fazla karbon atomu atmasına yol açacaktır. Bu da kilo kaybının hızlanmasına yardımcı olur.

Birçok insan, yağların vücutta dışkı veya idrar yoluyla atıldığına inanır. Ancak bu yanlıştır. Vücuttan atılan yağlar, sindirim sistemi dışında başka bir şekilde geri dönemez. Yani, yakılan yağlar yalnızca karbondioksit ve su olarak atılabilir.

Bedenimiz, fazla miktarda karbonhidrat veya proteini yağ şeklinde (trigliserit) depolar. Bu moleküller, vücuda enerji sağlayan önemli bileşenlerdir, ancak fazla alım durumunda bu yağlar birikir. Yağ yakma süreci, bu trigliseritlerin oksitlenmesi ile gerçekleşir. Oksitlenme sırasında, karbon, hidrojen ve oksijen atomları vücuttan atık ürünler olarak ayrılır.

Bir trigliserit molekülü, oksitlenme sonucu çoğunlukla karbondioksit ve suya dönüşür. Bu dönüşüm, vücudun fazla yağı enerjiye dönüştürmesini ve depolanmış yağların vücuttan atılmasını sağlar.

Kilo verme süreci aslında basit bir denkleme dayanır: Daha az karbon temelli besin tüketmek veya vücutta birikmiş fazla karbonu atmak için daha fazla egzersiz yapmak. Avustralya’daki bilim insanlarının yaptığı hesaplamalar, yağ kaybının büyük kısmının karbondioksite dönüştüğünü ve akciğerler aracılığıyla atıldığını ortaya koymaktadır. Bu bilgiyi göz önünde bulundurarak, kilo verme sürecinde dikkat edilmesi gereken en önemli faktör, beslenme ile birlikte düzenli egzersiz yaparak karbondioksit atımını artırmaktır.