Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam 145 IQ'lu tarihin en acımasız katili: Edmund Kemper! Zekasını caniliğe kullanan seri katilin yaptıkları kan donduruyor
        1

        Her ne kadar yaptıkları korku yaratsa da seri katillerin hikayeleri hep ilgi çekici olmuştur. Özellikle insan psikolojisiyle ilgilenenler seri katillerin hangi ruh hallerine sahip olduklarını ve ne derece canavarlaşabildiklerini merak ederler. Acımasızlığın sınırlarını zorlayan seri katiller kitap, dizi ve filmlere konu olarak tarihin en karanlık hikâyelerini oluşturdu. Tarihin en popüler seri katilleri arasında kabul edilen Ed Kemper’in soğukkanlılığı Mindhunter dizisine ilham oldu. Gelecekte nasıl biri olacağını daha çocukken oynadığı oyunlarda belli eden, 2.06 metre boyunda ve 145 IQ’ya sahip olan seri katil Ed Kemper annesini öldürecek kadar ileriye gitti. Kemper dünyanın en zeki insanları arasında olabilecekken zekasını saf kötülük için kullandı.

        Dikkat! Okuyacağınız içerikte sakınca oluşturabilecek şiddet öğeleri bulunmaktadır.

        2

        EDMUND KEMPER KİMDİR?

        2,06 boyundaki Edmund Kemper 18 Aralık 1948’te Kaliforniya’da doğdu. Sorunlu bir anne babaya sahip olan Kemper, şiddetin benliğine işlemesini sağlayacak bir ailede, sürekli gerilim içerisinde büyüyor. Ebeveynleri sürekli kavga ediyordu. Hatta öyle ki babası II. Dünya Savaşı gazisiydi ve annesiyle yaşamaktan nefret ediyordu. Ucunda ölüm olan savaşların, annesiyle yaşamaktan daha iyi olduğunu dile getiriyordu her defasında.

        Ed Kemper doğduğunda yaşıtlarına göre daha iri ve uzundu. Babası, Pasifik’teki nükleer bomba testlerinde çalışan bir 2. Dünya Savaşı gazisiydi. Kemper'ın anne ve babası gün içinde hiç diyalog kurmuyordu. Ebeveynlerin arasında bu gerilim çocuklara da yansıyordu. Çocukluk travmasının etkisiyle Ed Kemper şiddete eğilim göstermeye başladı.

        3

        İLK KURBANI KIZ KARDEŞİ OLDU!

        Nefretin iliklere kadar hissedildiği bu ailede, şiddete eğilimi daha okula bile başlamadığı yıllarda ortaya çıkıyor Kemper ve zihninde, bu şiddetin ilk hedefi de kardeşi oluyor. Bu sorunlu çocukluk döneminde Edmund Kemper, şiddete yatkınlığını kısa sürede belli etti. Kardeşiyle oyunlar oynarken normal çocuklar gibi oyunlar değil, gaz odasından kurtulmak, kardeşinin oyuncak bebeklerinin kafalarını koparmak gibi eylemleri tercih etmiş.

        Kardeşiyle oynadığı oyunlarda hayali bir gaz odasından kurtulmaya çalıştıkları oyunlar uydurmuş, kardeşinin bebeklerinin parçalarını kopararak eğlenmesiyle ailesini iyiden iyiye endişelendirmişti.

        4

        İLK İŞKENCESİNİ KEDİSİNE YAPTI

        Ed Kemper, henüz 10 yaşındayken bir kediyi canlı canlı ateşe atıp ardından üzerinde deneyler yapmaya başladı ve sonrasında diri diri gömdü. Kedi öldükten sonra gömdüğü yerden çıkartan Ed Kemper, bu sefer de başını kesti ve bir çiviye asarak bir süre sergiledi. 13 yaşındayken ailesinin yeni sahiplendiği kediyi de öldürdü. Annesi kedinin ölüsünü bulana kadar onu kendi elbise dolabında sakladı. Küçük kız kardeşinin oyuncak bebeklerinin başlarını kestiği ayinler yapıyordu. "Gaz odası" ve "elektrikli sandalye" gibi ölüme yakın deneyimleri yaşadığı oyunlar oynamayı seviyordu.

        Sonrasında ailesine söylediği yalanla bu olaydan sıyrılsa da bu yalanın bile onu tatmin ettiğini yıllar sonra itiraf etti.

        5

        "ÖLMESİ GEREKİYOR"

        Okul yıllarında öğretmenine 'aşıktı' Ed. Ona ilgi beslediğini kız kardeşine söyledi, kız kardeşi de dalga geçerek "Neden onu öpmüyorsun?" diye soru soruyor. Aldığı cevapsa korkunçtu. Ed "Onu öpmem için, önce öldürmem gerekir." demişti.

        6

        EVDEN KAÇTI

        Dağılan ailesini yeniden birleştirmek için, 15 yaşına geldiğinde evden kaçar ve babasının yanına gider. Fakat evden ayrılan babası başkasıyla evlenmiştir. Ancak babası da Edmund Kemper’i istemez ve babaannesi ve dedesinin yanına gönderir. Dedesi iyi davranır Ed’e ama babaannesi için bunu söylemek zordur.

        7

        İLK CİNAYETİNİ İŞLEDİĞİNDE 15 YAŞINDAYDI: BÜYÜKANNESİNİ ÖLDÜRDÜ

        15 yaşında ilk cinayetini işledi. 27 Ağustos 1964'te dedesinin avlanması için verdiği av tüfeği ile babaannesini vurur. Hızını alamaz ve yaşlı kadını bıçaklar da!

        Birkaç yıl önce annesini öldürmek için yaptığı ve annesine de sergilediği planın bir benzerini bu yeni evinde gerçekleştirecek, ilk cinayetini işleyecektir. Her ne kadar dedesi onu ve durumunu umursasa da babaannesinin baskıcı davranışları Kemper'ı tetikleyen unsur olmuş gibi görünüyor.

        8

        27 Ağustos 1964'te, Kemper ve babaannesi mutfakta tartışmaya başlar. Tartışma alevlendikçe kendine hakim olamayan Kemper, içeriye gider, dedesinin ona avlanması için verdiği tüfeği eline alır ve mutfağa geri döner. Babaannesi karşısında bekleyen Kemper'a döner ve şunları söyler: Sakın kuşları vurmaya kalkma!

        Kemper'ın aklında zaten böyle bir fikir yoktur, babaannesini oracıkta öldürür, cinnetin etkisiyle birkaç kez de bıçaklar.

        9

        DEDESİNİ DE ÖLDÜRDÜ

        Cesedi iç odalara sürükledikten sonra beklemeye başlar. Eve gelen; elinde yaptığı alışverişin poşetleriyle yürüyen dedesidir ve onun kaderi de babaanneden farklı olmayacaktır.

        10

        İkinci kurbanı ise alışverişten gelen dedesi olur. İki cinayet işleyen Ed, telaşla annesini arar ve onları öldürdüğünü söyler. Annesi hemen polisi aramasını söyler. O anın yaşattığı korkudan olsa gerek bilinçsizce polisi arar, polis onu sorgulamaya başladığında trajik sözleri fısıldar:

        "Babaannemi öldürmenin nasıl hissettireceğini merak etmiştim."

        11

        145 IQ’YA SAHİP ZEKİ BİR SERİ KATİL!

        Yaşından dolayı hapis cezası almasa da, şizofreni tanısı koyularak mahkûm hastanesine sevk edilen Kemper, 21 yaşına kadar burada kaldı ve tedavi oldu. Üzerinde yapılan araştırmalar, terapiler sonucunda bir sosyopat olduğu anlaşılsa da 145 olarak ölçülen IQ puanı Kemper'a tüm sıra dışı davranışlarını gizleyebilmesini sağlıyordu.

        145 IQ’su ile çok zeki olan Edmund Kemper iyileşmemesine rağmen herkesi iyileştiği yönünde ikna etti.

        12

        POLİS OLMAK İSTİYORDU

        1969 yılında 21. doğum gününde annesinin gözetiminde kalması koşuluyla tahliye olan Kemper, polis olabilmek amacıyla başvurduğu okuldan 2 metre 6 santimetre boyunda olduğu için red aldı. 21 yaşında 'iyileşen' Ed, annesinin gözetiminde toplum içine karıştı. Kemper, polis olamadı ama çok iyi polis dostlar edindi. Çeşitli işlerde kısa süreli çalıştı sonrasında ise karayollarıyla ilgili bir birimde sürekli işi oldu. Kendi evine de bu dönemde taşındı.

        13

        OTOSTOPÇU KIZLARI ÖLDÜRMEYE BAŞLADI

        Annesiyle tartışmaları son hız sürerken geçici işlerde çalışmaya başladı ve yeterli birikime ulaştığı anda Alameda'ya, kendi evine taşındı. Bu dönemde de Karayolları Müdürlüğü olarak yerelleştirebileceğimiz kurumda işe alındı.

        Bu yıllarda yaptığı yolculuklarda, yaşadığı güzergâhta birçok kadının otostop çektiğini fark etmişti. İş icabı sık sık yolculuk yapan Edmund Kemper yollarda otostop yapan kızlara rastlıyordu. Onun için bu çok da derinlere gömülmeyen o kötücül hazların yeniden doğuşu anlamına geliyordu. Artık arabasında kürek, testere, poşet, bıçak gibi cinayet aletleri de bulunuyordu.

        Aracının bagajına eldiven, poşet, testere, bıçak, kürek gibi ekipmanlar depoladı. 1972'de başlayan ve bir türlü durduramadığı dürtülerin sonunda otostopçu kızları dostça aracına aldıktan sonra vahşice öldürmeye ve cesetlerine işkence yapmaya başladı.

        14

        Olaylar ortaya çıktığında polisler aralarındaki ilişkiden dolayı Kemper'dan neredeyse hiç şüphelenmiyordu. Bu esnada o evinde insan uzuvlarını saklamaya, sapkın dürtülerini tatmin etmeye devam ediyordu.

        "Başta sadece sohbet olsun diye onları alıyordum. Kendi yaşıtlarımla haşır neşir olmaktan ve arkadaşlık kurmaktan başka bir gayem yoktu."

        Ancak katil, öldürme hissini daha fazla bastıramıyordu.

        Kemper'a güzel bir kadınla karşılaştığında ne hissettiği sorulduğunda ise şu cevabı vermiş;

        "Bir yanım; 'Vay canına, ne kadar da güzel bir kadın. Onunla konuşmalıyım ve bir buluşma ayarlamalıyım.' diyordu. Diğer yanım ise kafasının bir direğin üzerinde nasıl duracağını hayal edemeden duramıyordu."

        15

        1972 yılının 7 Mayıs günü Kemper, otostop çeken iki öğrenci olan Mary Ann Pesce (18) ve Anita Luchessa'ı (18) aracına aldı. Genç öğrencileri gözlerden uzak, ıssız bir araziye götüren Kemper'ın tek bir amacı vardı; o da onlara tecavüz etmek. Ancak paniklemesi amacına ulaşmasını engelledi fakat ne yazık ki bu hiçbir şeyi değiştirmedi. Kemper, iki kadını da öldürene kadar bıçakladı ve boğdu.

        Daha sonra cesetleri arabasının bagajına koyan seri katil Alameda'daki evinin yolunu tuttu. Devriye gezen bir polis, içerisinde 2 ceset olan arabayı durdurdu. Ancak bir şeyden şüphelendiği için değil; aracın arka lambası bozuk olduğu için... Eğer o gün o polis aracın içerisini aramış olsaydı, genç öğrencilerin cesetlerini de bulmuş olacaktı.

        Evine varan Kemper önce cesetlere tecavüz etti; sonra ise parçalara ayırarak plastik poşetlerin içine koydu ve Loma Prieta Dağı'nın yakınlarında bir yere gömdü.

        16

        Bu olaydan sonra ise cinayetlerin ardı arkası kesilmedi. Katil, 14 Eylül 1972 tarihinde dans dersine gitmek için beklediği otobüsü kaçıran 15 yaşındaki Aiko Koo'yu aracına aldı. Kemper bu olay sırasında kapıları yanlışlıkla kitleyerek aracın dışında kalmış ancak genç kızı ikna ederek tekrar araca binmiştir. Sonrasında ise kurbanını oracıkta boğarak öldürmüş ve akabinde tecavüz etmiştir.

        Zekasına güvenen seri katil sırf işler biraz daha heyecanlı bir hal alsın diye yakalanma riskini bile göze almıştır.

        Jury Room isimli, genellikle polis memurların takılmaktan hoşlandığı bir barı kendisine mesken tutan Kemper, kendisine 'Koca Ed' lakabı takan polislerle bir hayli yakınlaşmış ve kendisini yakalamak için canla başla çalışan polislerin burunlarının dibinde olmaktan bir hayli keyif almıştır.

        Tecavüzcü seri katil Edmund Kemper, 1973 yılına kadar 3 öğrenciyi daha öldürmüş; hatta içlerinden birisinin kafasını keserek kendi yatak odasına bakan pencerenin önündeki bahçeye gömmüştür.

        Kemper, bunun sebebini ise 'İnsanların her zaman bana bakarak saygı duymasını istedim.' şeklinde açıklıyor.

        17

        İŞTE EDMUND KEMPER'IN İŞLEDİĞİ SON CİNAYETLER VE İTİRAFI

        Aslına bakarsanız, Edmund'un peşinde olduğu hedef her zaman annesi oldu. 11 ay ve 5 kadının hayatına mal olan tüm bu vahşetin sonunda da yine gözünü eski yuvasına dikti.

        "Kurbanlarım, annemin aslında kim olduğunu değil de; onun nelerden hoşlandığını, neyi önemseyerek gıpta ile baktığını temsil ediyordu. Ve ben hepsini yok ettim."

        18

        Annesi ile tekrar yaşamaya başlayan Edmund, yine başa dönmüş; ardı arkası gelmeyen, hiddet ve şiddet dolu tartışmalar...

        Aynı günün akşamı bu olayın ardından üzüleceğini düşündüğü annesinin arkadaşını yemeğe çağırdı. Onu da aynı soğukkanlılıkla öldürdükten sonra polise teslim oldu. Mahkemede öldürdüğü insanların etini yediğini itiraf etti ve iki kez intihar teşebbüsünde bulundu.

        20 Nisan 1973 tarihinde ise annesi uyurken bulduğu bir çekiçle her şeyden habersiz kadına öldürene kadar saldıran Kemper, işlediği cinayetten sonra annesinin kafasını keserek tecavüz etmiş ve sonrasında ise dart tahtası olarak kullanmıştır.

        19

        "SONUNDA HAK ETTİĞİNİ BULDU"

        Bu da yetmiyormuş gibi Edmund, aynı zamanda annesinin boğazını ve dilini de keserek bir çöp öğütücüsünün içerisine atmıştır. İşin daha da şok edici tarafı; işlediği cinayetten hemen sonra Kemper, annesinin en yakın arkadaşı olan Sally Hallett'ı eve davet etmiş ve suçunu kılıfına uydurmak adına iki yakın arkadaşın birlikte tatile gittiği süsünü verebilmek için Sally Hallett'ı da öldürmüştür.

        20

        "KATİL, BİZİM 'KOCA ED' OLAMAZ!"

        Canavarca hisle işlediği bu cinayetlerin ardından Colorado'ya kaçan Kemper, burada kendi haberine denk gelmiş ve bir süre sonra polis merkezini arayarak işlediği tüm suçları itiraf etmiştir. Başta polisler, kendisini tanıdığını düşündükleri için Kemper'a inanmamış olsalar da; Kemper'ın sadece gerçek katilin bilebileceği detayları vermesi her şeyi ortaya çıkarmaya yetmiştir.

        21

        'CO-ED KİLLER'I DAHA FAZLASINDAN ALIKOYAN NEYDİ?

        Söylediğine göre işlediği cinayetlerin hiç biri fiziksel, duygusal ya da gerçek nedenlere dayanmıyordu;

        "İşlediğim cinayetlerin hepsi birer zaman kaybından başka bir şey değildi. Duygusal olarak bu yükün altında daha fazla ezilemezdim. Sona yaklaştığımı anladığımda beni yiyip bitiren, çökerten şeylere dönüp bakarak her şeyi sona erdirme kararı aldım."

        Kemper itirafları üzerine tutuklanmış ve 8 farklı cinayetten hüküm giymiştir. Hapis yattığı yıllarda 2 kez intihara kalkışan ve kendisine ölüm cezası verilmesini isteyen seri katil, bunun yerine işlediği cinayetler için 7 kez müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır.

        22

        DÜNYANIN EN ÜRPERTİCİ SERİ KATİLLERİNDEN OLAN EDMUND KEMPER ŞİMDİ NE YAPIYOR?

        Kendisi şu an 72 yaşında ve Kaliforniya Tıbbi Tesislerinde tutuklu olarak hayatına devam ediyor. Artık değişmiş ve kirli geçmişinden sıyrılmak isteyen bir insan imajı sergileyen Kemper, mahkumiyetinin son yıllarında örnek bir hükümlü olarak parmakla gösteriliyor. Öyle ki; kendisi diğer hükümlü arkadaşlarının randevularını ve psikiyatristlerle olan görüşmelerini ayarlar hale gelmiş.

        23

        Ona talep edeceği ceza sorulduğunda işkenceyle öldürülmeyi seçse de bu sefer 'vahşeti' çağırmakta başarısız oldu.

        24

        Ona sunulan şartlı tahliye imkanlarını toplum içine çıkmaya hazır olmadığını söyleyerek reddetti, muhtemelen yaşamının sonuna dek hapiste olacak. Onu çok iyi tanıyan insanlar da hala onun değişebileceğine inanmıyor.

        25

        Kemper'ın üvey kardeşinin bu konudaki düşünleri ise şöyle;

        'Gözlerinizin içine bakarak ne kadar üzgün olduğunu dile getirirken bir yandan, arkanızdan kuyunuzu kazar, ruhunuz bile duymaz.'

        26

        DİZİYE KONU OLDU

        Kemper'ın hayatı Netflix yapımı Mindhunter dizisinde de işlendi.

        Mindhunter isimli bir diziye de ilham kaynağı olan Edmund Kemper’i Cameron Britton çok başarılı bir şekilde canlandırdı.

        Özellikle psikolojik yönüyle.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ