Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Öne Çıkanlar Atlas 1948'de sanat baharı

        Hitcok tadından bir psikolojik gerilim: Anatomy of a Fall

        Dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye’nin sahibi olan “Anatomy of a Fall” (Bir Düşüşün Anatomisi) “Hitchcockvari mahkeme filmi” olarak tanımlanıyor. Bir evliliğin dinamiklerini mercek altına yatıran bir psikolojik gerilim, “Birinin özel hayatı başkasının cehennemidir” fikrinden yola çıkıyor.

        Bir Düşüşün Anatomisi; 02 Nisan saat 12.00’de, 3 Nisan saat, 15.30, 5 Nisan saat 15.30’da, 6 Nisan saat 12.00’de, 7 Nisan saat 18.30’da, 9 Nisan saat 15.30’da 10 Nisan saat 12.00’de, 11 Nisan saat 18.30’da, 12 Nisan saat 15.30’da ve 13 Nisan saat 12.00’de Atlas 1948 sinemasında gösterilecek.

        Oscar ödüllü Manchester By the Sea

        En İyi Film ve Yönetmen dahil 6 dalda Oscar adayı olan, En İyi Erkek Oyuncu ve Özgün Senaryo Oscar ödüllerini kazanan “Manchester By The Sea” (Yaşamın Kıyısında), Amerika’da bir sahil kasabasında yaşayan Chandler ailesinin duygu yüklü hikayesine odaklanıyor. Yönetmenliğini “Gangs of New York” ve “Analyze This” gibi unutulmaz filmlerin senaristi Kenneth Lonergan’ın yaptığı filmin yapımcılık koltuğunda ise Matt Damon yer alıyor.

        Yaşamın Kıyısında; 3 Nisan 18.30’da Atlas 1948 sinemasında gösterilecek.

        Vincent Neden Ölmeli?

        Gayet özelliksiz, sıradan biri Vincent ama ortada bir neden olmamasına rağmen postacıdan çocuklara, tanıdık tanımadık herkes Vincent’ı bir şekilde öldürmeye çalışıyor. Bugüne kadar hiç dikkat çekmeyen Vincent’ın hayatı bu beklenmedik şiddet sarmalında alt üst oluyor ve Vincent bir bıçak sırtında sürekli herkesten kaçmak zorunda kalıyor. Fransız yeni dalga korku sinemasına göz kırpan “Vincent Must Die” (Vincent Ölmeli), aksiyon, komedi ve dedektif türleri arasında bir denge kurmayı başarıyor. İlk gösterimini Cannes’da Eleştirmenler Haftası bölümünde yapan film, psikolojik ve toplumsal şiddetin içindeki ironiyi başarıyla su yüzüne çıkarıyor.

        Vincent Ölmeli; 12 Nisan 18.30’da, 13 Nisan 18.30’da ve 14 Nisan 15.30’da Atlas 1948 sinemasında gösterilecek.

        Kardeşlik ve Kadın Dayanışması, Dört Kız Kardeş

        Tunus’un Oscar adayı “Four Daughters” (Dört Kız Kardeş), belgesel ödülü kazanmış sahte bir belgesel olduğu kadar, izleyicisini gördüğü gerçekliği sürekli sorgulamaya iten sahte bir kurmaca. Olfa’nın dört kızından en büyük iki kızı evi terk edince ailenin yaşadığı acıyı hafifletmesi için yönetmen Kaouther Ben Hania’nın önerisiyle, iki oyuncu kayıp kızların rolünü üstleniyor. Olfa’nın geride kalan iki küçük kızı da kendilerini canlandırıyor ve ailenin yaşadıkları, acıları ve kaygıları bir terapi seansı gibi perdeye yansıyor. Dört Kız Kardeş aile, hafıza, travmaların kuşaktan kuşağa aktarımı, kadın dayanışması, umut ve şiddet gibi kavramlara değinerek toplumsal yapıyı sorguluyor. Filmin yönetmen koltuğunda, The Man Who Sold His Skin / Derisini Satan Adam, Beauty and The Dogs / Güzel ve İtler filmleriyle tanınan Ben Hania oturuyor.

        Dört Kız Kardeş; 2 Nisan 15.30’da, 3 Nisan 12.00’de, 6 Nisan 15.30’da, 7 Nisan 12.00’de, 10 Nisan 15.30’da, 12 Nisan 12.00’de ve 14 Nisan 18.30’da Atlas 1948 sinemasında gösterilecek.

        Bir Ekolojik Sürdürülebilir Film Neandria

        Bir ekolojik olarak sürdürülebilir film yapım girişimi olan, Başka Sinema seçkisinden Neandria da Atlas 1948’de sinema severlerle buluşacak bir diğer film. Neandria, antik kentin yakınlarındaki yoksul bir köyde, annesiyle birlikte yaşayan ve atletizm yarışlarına hazırlanan Suna adlı bir genç kadını odağına alıyor.

        Bir Reha Erdem filmi olan Neandria’nın yapım sürecinde jeneratör kullanmayarak 3600L mazot tasarrufu yapılmış. Bu sayede yaklaşık 9,5 ton CO2 salınımının önüne geçilmiş. Basılı kağıt kullanılmamış ve başta senaryo olmak üzere tüm belgeler dijital ortamda paylaşılmış. Çekim süresince açığa çıkan tüm atıklar ayrıştırılarak geri dönüşüme sokulmuş. Tek kullanımlık plastiklerin kullanılmaması kararı ile ortalama 7.200’e yakın pet şişe kullanımının önüne geçilmiş, şişe yerine sağlıklı su mataraları kullanılmış.

        Neandria; 2 Nisan saat 18.30’da, 5 Nisan saat 18.30’da, 9 Nisan saat 18.30’da, 11 Nisan saat 15.30’da ve 14 Nisan saat 12.00’de Atlas 1948 sinemasında gösterilecek.

        Kötülüğün Sıradanlığı Dönüşü, The Zone of Interest

        Auschwitz kumandanı Rudolf Höss, eşi Hedwig, çocukları ve hizmetkârlarıyla rüya gibi bir hayat sürmektedir. Öyle ki, ölüm kampının duvarına bakan muhteşem evleri tam da tren raylarıyla gaz odaları arasındadır. Martin Amis’in aynı adlı romanından uyarlanan “The Zone of Interest” (İlgi Alanı), çiçekli, geniş bahçeleri, seraları ve havuzlarında keyif süren Höss ailesinin başlarına ölüm külleri serpilirken süregiden sıradan gündelik yaşamını gözlemliyor. Jonathan Glazer’in on yıl önce çektiği huzursuzluk şahikası Under the Skin‘in ardından sinemaya bu etkileyici dönüşü kötülüğün sıradanlığına ve kendiyle çelişen insan doğasına dair alışılmadık ve kan dondurucu bir bakış sunuyor.

        İlgi Alanı; 5 Nisan saat 12.00’de, 6 Nisan saat 18.30’da, 7 Nisan saat 15.30’da, 9 Nisan saat 12.00’de, 10 Nisan saat 18.30’da, 11 Nisan saat 12.00’de ve 13 Nisan saat 15.30’da Atlas 1948 sinemasında gösterilecek.

        EKSİK

        Film festivalleri ve vizyon filmlerinin yanı sıra konserler ve sahne performanslarının da vazgeçilmez salonu Atlas 1948, merakla beklenen tiyatro oyunlarına da ev sahipliği yapıyor.

        Aksel Bonfil’in kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda oturduğu, Levent Can, Hande Doğandemir ve Erdem Kaynarca’nın birlikte rol aldığı “Eksik” 4 Nisan Perşembe günü 20.30’da Atlas 1948 Sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak. Yapımcılığını Begüm Ertuğrul’un üstlendiği oyunun dekor tasarımı Berçin Mayruk’un, ışık tasarımı Alev Topal’ın, müzikleri ise Tayfun Karatekin’in imzasını taşıyor. Tek perdelik “Eksik”, KADAR’ın ilk tiyatro oyunu.Dramatik ama aynı zamanda komik bir aile olma çabasının anlatıldığı oyun; Metin’in annesinin bir trafik kazası sonucu komaya girdiğini haber vermek için babası Kartal’ın yanına, Datça’daki çiftlik evine gelmesiyle başlıyor. Kartal sıcaklardan, Derya ise telefonun çekmemesinden yakınıyor. Metin’in ise tek isteği hayatındaki ilişkileri yoluna koymaktır. Yirmi dört saat içinde her şey tepetaklak olur. İzleyiciler ise kendilerini; geçmişten gelen sırların, aile içi hesaplaşmaların, gidenlerin, kalanların ve zaten hep eksik olanların anlatıldığı bir hikâyenin orta yerinde buluyor.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ