Bakırköy'de biri çocuk 3 kişi ölü bulundu! Nedeni: "Siyanürle intihar!"
İstanbul Bakırköy'de gelen ihbar üzerine eve giden polis biri çocuk 3 kişinin cansız bedeniyle karşılaştı. Kimyasal madde kokusu üzerine olay yerine AFAD yetkilileri çağrıldı. Kaymakamlık yaptığı açıklamada olay yerinde siyanür tespit edildiğini açıkladı. Bu Türkiye'de iki hafta içinde meydana gelen 3'üncü siyanürle toplu ölüm vakası oldu. Siyanürden ölenlerin sayısı 11'e ulaştı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tüm kurumların konuyla ilgili çalıştığını, alınacak tedbirler konusunda bir toplantı yapılacağını açıkladı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da yaptığı açıklamada, söz konusu olayları ve etkilerini araştırmak üzere bir araştırma komisyonu kurulduğunu kamuoyuyla paylaştı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da ayın 19'unda bütün kurumlarla bir araya gelip değerlendirme yapacaklarını söyledi...
Habertürk'ten Mustafa Şekeroğlu'nun haberine göre, bu sabah 06.45 sıralarında polise gelen ihbarda bir evde kimyasal kokuya benzer kokular geldiği bildirildi. Bunun üzerine polis ekipleri Osmaniye Mahallesi Çoban Çeşme sokakta bulunan eve geldi. Eve giren polis biri çocuk 3 kişinin cansız bedeniyle karşılaştı. Evdeki kokular üzerine olay yerine AFAD görevlileri çağrıldı.
KAYMAKAMLIK “KOKU SİYANÜR" DEDİ
Olayın ardından Bakırköy Kaymakamlığı'ndan bir açıklama geçildi. Yapılan açıklamada, "15 Kasım 2019 Cuma günü saat 06.45'te 155 Polis İmdat Hattına yapılan İlçemiz Osmaniye Mahallesi Çoban Çeşme Sokakta şüpheli ölüm ihbarı üzerine bahse konu adrese ivedilikle intikal edilmiş, 3 kişinin cansız bedeniyle karşılaşılmıştır.
KOKUNUN SİYANÜR OLDUĞU TESPİT EDİLDİ
Dairedeki koku nedeniyle AFAD (KBRN) ekipleri sevk edilmiştir. Ekip tarafından yapılan ölçümlerde olay yerindeki kokunun siyanür olduğu tespit edilmiştir.
Konu ile ilgili olay yerinde gerekli önemler alınmış olup, adli ve idari tahkikat başlatılmıştır. Gelişmeler kamuoyu ile paylaşılmaya devam edilecektir. " denildi. Ölenlerin karı koca ile çocukları olduğu öğrenildi.
YAKINLARI SİNİR KRİZİ GEÇİRDİ
Polis, olayın olduğu sokağı kapatarak binada bulunanları tahliye ederken, ailenin yakınları sinir krizi geçirdi.
Anne Zeliha Delen, baba Bahattin Delen ve çocuk Ali Delen'nin cenazeleri, yapılan incelemenin ardından Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı.
Mahallede bakkallık yapan Mehmet Çelik, AA muhabirinin soruları üzerine, babanın en son dün kendisinden su aldığını belirterek, "Herhangi bir sıkıntıları yoktu. Konuştuk biraz. Duyunca şok geçirdik." dedi.
Ailenin bir komşusu da, "Duyduğumuz kadarıyla siyanürle zehirlenme olmuş. 3 kişilik bir aile. Üzüldük tabi komşumuzdu. Ayakkabısının içine not bıraktığı söyleniyor ama ne derece doğru bilmiyoruz. Karı, koca ve çocuk" diye konuştu.
Çelik, babanın Kuyumcukent'te imalat işi yaptığını söyledi.
Evde, olay yeri inceleme ve AFAD ekiplerinin çalışmaları sürüyor. Polis ekipleri, evin önünde bulunan ve Süleyman Delen'e ait olduğu belirtilen otomobilde de inceleme yaptı.
Evde yapılan incelemede bir odada siyanür bulundu. Yapılan araştırmalar sonunda annenin, siyanürden zehirlenmeye başladığı anda can havliyle yardım istemek için daire kapısını açtığı ancak aynı yerde hayatını kaybettiği belirlendi.
SAVCILIK: BORÇ BUNALIMI
Habertürk'ten Serdar Kulaksız'ın edindiği bilgiye göre, evde cansız bedeni bulunan Bahattin Delen borç bunalımındaydı.
Olayla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açıklama yapıldı. Açıklamada, hayatını kaybeden Bahattin Delen’in altın ticaretiyle uğraştığı belirtilerek bir takım internet siteleri üzerinden kayıt dışı ticari işlemler nedeniyle aşırı derecede borçlandığ, girdiği bunalım sonucu önce eşini ve çocuğunu zehirlediği ve ardından intihar ettiğinin değerlendirildiği ifade edildi. Olay yerinde AFAD ekipleri tarafından gerekli güvenlik önlemleri alındığı olayla ilgili soruşturmanın da Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüldüğü anlatıldı.
TELEFONDAKİ MESAJ: "EŞİMİ VE ÇOCUĞUMU ZEHİRLEYİP İNTİHAR EDECEĞİM"
Bakırköy'de evde ölü bulunan Bahattin Delen eşi Zübeyde Delen ve çocukları Ali Delen'in cenazesi Alibeyköy Gasilhanesi'ne getirildi. Bahattin Delen'in telefonunda, "Önce eşimi ve çocuğumu zehirleyip sonra kendim intihar edeceğim" şeklinde mesaj olduğu öğrenildi.
Adli Tıp Kurumu'ndaki ilk incelemede Bahattin Delen, Zübeyde Delen ve Ali Delen'de siyanür alımına bağlı değişimler dışında başlıca patolojik bulgu saptanamadığı belirtildi. Delen ailesine yapılan kan testinde, öldürücü düzeyde siyanür tespit edildiği kaydedildi.
Baba Bahattin Delen'in telefonunda yapılan inceleme ise bir yakınına hitaben yazdığı ancak gönderilmeyen kayıtlı mesajda "Önce eşimi ve çocuğumu zehirleyip sonra kendim intihar edeceğim" yazdığı belirlendi.
Öte yandan cenazeler Adli Tıp Kurumu Morgu'ndan alınarak, Alibeyköy Gasilhanesi'ne götürüldüi. Cenazelerin yarın öğle namazı sonrası Fatih Camii'nde düzenlenecek cenaze töreniyle son yolculuklarına uğurlanacakları öğrenildi.
BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANI: KAPIDAN ÇIKMAK İSTEMİŞ
Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, "İlk bilgiler ışığında söylüyorum beyefendi kendini zehirledi, diğerlerine solunum yoluyla sirayet etti. Sağlıklı bilgileri otopsi sonrasında yetkili kurumlardan alırız" dedi.
Kerimoğlu şunları söyledi:
"İntihar eden hanımefendi kapıdan çıkmaya gayret etmiş. Zannedersem siyanürün çok ağır koku üzerinden de insan hayatını tehdit eden etkisi var. Evdeki eş yani beyefendi intihar etti ama çocuğuna ve eşine de zannedersem o ağır siyanür kokusunun etkisiyle bir zehirlenme oldu. Çünkü hanımefendi evden çıkmaya çalışmış, apartmandaki diğer komşular bunu fark etmiş ve polise haber vermişler. Kesin olmamakla birlikte ağır borç batağında olan eş kendisini zehirledi, eşi ve çocuğu da siyanür etkisiyle onlar da buna maruz kaldılar. Çünkü eşi hanımefendi son bir gayretle evden çıkmaya teşebbüs etmiş."
"APARTMAN BOŞALTILDI, KARANTİYA ALINDI"
"Cenazeler alındı, ailenin diğer fertleri de hastaneye nakledildi" diyen Kerimoğlu, "Apartman boşaltıldı, karantinaya alındı. Siyanür sadece içeni değil, aynı ortamda bulunanların solunum sistemiyle de zehirlenmeye etki eden bir zehirli madde. Dolayısıyla apartmanı boşalttık ve orada bir karantina başlattık. Komşulardan hastaneye giden yok ama psikolojik olarak ağır travma altında olan aile fertlerinin diğerlerini gönderdik. Başka bir zehirlenme vakası yok. İlk bilgiler ışığında söylüyorum beyefendi kendini zehirledi, diğerleri de solunum yoluyla onlara da sirayet etti. Sağlıklı bilgileri otopsi sonrasında yetkili kurumlardan alırız" dedi.
İLK ÖLÜMLER FATİH'TE
Türkiye'de peş peşe gelen siyanürden olaylarının ilk örneği İstanbul Fatih'te yaşanmıştı. Fatih'te,6 Kasım günü kapısında 'Dikkat siyanür var' yazılı not olan bir evde, 2'si kadın 4 kardeş ölü bulunmuştu.
Kapıda herhangi bir zorlama olmaması ve kapıya bırakılan not nedeniyle 4 kardeşin toplu intihar olasılığı üzerinde durulmuştu.
Ancak kardeşlerden Oya Yetişkin’in diğerlerinden daha sonra öldüğü belirlendi, bu nedenle önce kardeşlerine meyve suyu içinde siyanür verdiği daha sonra kendisinin içtiği iddia edilmişti.
MADDİ SIKINTI YAŞIYORLARDI
Oya Yetişkin'in maaşına da haciz konulduğu ve bu nedenle 4 kardeş son zamanlarda maddi olarak oldukça sıkıntılı günler geçirdiği, ailelerinden de yüklü miktarda borç kaldığı iddia edilmişti.
ANTALYA'DA BİR AİLE YOK OLDU
Antalya'da geçtiğimiz hafta 4 kişilik bir ailenin evde cansız bedenleri bulunmuştu.Selim Şimşek, eşi Sultan Şimşek çocukları Ceren Şimşek ve Ali Çınar Şimşek'in siyanür nedeniyle öldükleri tespit edilmişti.
BU KADAR KOLAY ULAŞILMAMALI
Türkiye'ye sarsan peş peşe ölümlerin ardından Habertürk'e konuşan uzmanlar siyanür ve benzer zehirlere bu kadar kolay ulaşılmaması gerektiğini ifade etmişti.
İnternetten alınan bu tip zehirlerin kargo yoluyla evlere kadar gönderildiği belirtilirken, bu zehirlerin satışının iş amaçlı kullanan belli meslekler haricinde kimseye verilmemesi için hukuki süreç başlatıldığı ancak bir sonuç elde edilemediği de ortaya çıkmıştı.
AİLE ÇALIŞMA VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI:ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULDU
"Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak birkaç haftadır gündemde yer alan intihar vakaları karşısında derin üzüntü duymaktayız. Ayrıca bu vakaların kamuoyuyla paylaşım biçimleri, durumu daha hassas bir noktaya çekmektedir. Söz konusu olayları ve etkilerini araştırmak üzere Bakanlığımız tarafından bir araştırma komisyonu kuruldu. Araştırmanın sonuçlarını kamuoyuyla detaylı bir rapor hâlinde paylaşacağız. Yaşanan bu üzücü olaylara ilişkin görüntüler mağdur aileleri olduğu kadar toplumu da defaatle yaralamaktadır. Bu nedenle vakalara ait görüntülerin paylaşılmaması konusunda tüm vatandaşlarımızdan duyarlılık beklemekteyiz. Derin üzüntü duyduğumuz bu süreçte basın mensuplarımızın da kullanılan dil, video ve fotoğraflarla ilgili üst düzeyde hassasiyet göstereceklerine inanıyoruz."
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU: AYIN 19'UNDA BÜTÜN KURUMLARLA DEĞERLENDİRME YAPACAĞIZ
İçişler Bakanı Süleyman Soydu da yaptığı açıklamada, "Çağın getirdiği ulaşımın kolaylığının getirdiği, internettin yaygınlığının oluşturduğu bir çok meseleyle karşı karşıyayız. Bugünkü vaka olmadan önce de arkadaşlarımız böyle bir değerlendirmeyiyapmıştı. Bütün kurumlar bu meseleyle ilgili çalışıyorlar. Ayın 19'unda bütün kurumlar bir arayagelerek bir değerlendirme yapacaklar. Hangi tedbirleri alabiliriz, mevzuatta neler var? Atılması gereken adımlarla ilgili değerlendirme yapacaklar" ifadelerini kullandı.
