Erken yaşta otizm tanısı için yapay zeka destekli karşılaştırmalı testler geliştiriliyor
Bilim insanları, otizmin biyolojik ve kimyasal göstergelerini öğrenmek için makine öğrenimi tekniklerini kullanan yeni test metotları geliştiriyor
İngiltere Warwick Üniversitesi’nden bilim insanları, otizmli çocuklara daha önce mümkün olmayan erken yaşlarda tanı konulabilmesini mümkün kılan kan ve idrar testleri geliştirdiklerini açıkladı.
Araştırma makalesi, hakemli bir bilim dergisi olan Molecular Autism'de yayınlandı.
Yapay zeka tabanlı bir test sistemi geliştiren araştırmacılar, karmaşık makine öğrenimi algoritmalarından yararlanarak, otizm spektrum bozukluğuna sahip olan ve olmayan çocukların kan ve idrar örneklerini karşılaştırıyor.
Otizm tanısı günümüzde çocuğun davranışlarından yola çıkılarak saptanan bulgular ışığında konuluyor. Ancak bu yöntem, otizmli çocukları 4 yaşına kadar tanı konabilmesini mümkün kılmıyor.
ŞÜPHELİ PROTEİNLER
Otizmi daha erken yaşlarda saptamak isteyen bilim insanları, karmaşık bir nöro-gelişimsel bozukluk olarak tanımlanan otizme tanı sağlayacak biyolojik işaretler arıyor. Otizm tanısı ancak bu sayede patolojik bir yönteme kavuşabilecek. Bilim dünyası, otizmin genetik çeşitliliğin ve çevresel faktörlerin ortaya çıkardığı anlaşılması güç bir kombinasyon sonucu ortaya çıktığı konusunda uzlaşıyor.
Warwick Üniversitesi araştırmacıları, otizm alanındaki çalışmalara yeni bir soluk getirebilecek cinsten. Araştırmacılara göre, otizm spektrum bozukluğuyla kan plazmasındaki belli proteinlerin hasarları olması arasında bir ilişki söz konusu.
ARADAKİ FARKI BULMAYA ÇALIŞIYORLAR
Warwick araştırmacıları tarafından ortaya konan bulgular, 2017 Rensselaer Politeknik Enstitüstü tarafından gerçekleştirilen benzer bir araştırmanın iddialarını destekler nitelikte.
Renselaer araştırmacıları, yapay zeka algoritmaları ve makine öğrenimi teknikleri kullanarak otizmli ve otizmli olmayan çocuklardan aldıkları kan örneklerini iki gruba ayırmış, en ufak biyolojik ve kimyasal detaylara kadar iki grubun örneklerini birbirleriyle karşılaştırmıştı.
Warwick ve Ransalaer araştırmalarının bir diğer ortak noktası ise kan ile idrar örneklerini karşılaştıran testin doğruluk oranını açıklamamış olmaları. Birçok uzman bu nedenle, karşılaştırmalı kan ve idrar testlerinim otizm için yeni tanı metodu oldukları iddiasını kabul etmiyor ve bu alanda daha fazla derinlemesine araştırmanın gerçekleştirilmesi gerektiğine dilkkat çekiyor.
