Fed Başkanı Powell, faiz kararı öncesi son sözünü söylemeye hazırlanıyor

Küresel piyasalar son haftalarda Brexit belirsizliği, Arjantin ve İtalya'da yükselen popülizm ve Çin-ABD ticaret savaşında yaşanan gelişmelerin yanında ABD Merkez Bankası Fed'in üst düzey yetkililerindengelen açıklamalara da kulak kesilmiş durumda.

11 YIL SONRA BİR İLK YAŞANMIŞTI

Fed 17-18 Eylül tarihlerinde politika toplantısını gerçekleştirecek ve burada merakla beklenen faiz kararını alacak. Son günlerde Fedkaynaklı yaşananhaber akışı piyasalara karışık sinyaller veriyor. Fed temmuz sonunda politika faizini 25 baz puan indirerek yaklaşık 11 yıl sonra ilk kez faiz indirimi kararı almıştı. Şimdi piyasalar sonraki toplantıda ağırlıklı olarak yine 25 baz puan indirim beklese de bu konuda tam anlamıyla bir konsensus sağlanmış değil.

Ağustos ayında yayımlanan toplantı notları bu kararın o kadar da kolay alınmadığını ortaya koydu. İki Fed yetkilisi söz konusu toplantıda güçlü işgücü piyasası ve düşük işsizliği işaret ederek faiz indiriminin karşısında durdu. ABD basınında yer alan haberlere göre Fed yetkilileri arasında 'azımsanmayacak bir kesim' bir sonraki toplantıda faizlerin sabit tutulmasını savunuyor.

'EKONOMİ ILIMLI BÜYÜMEYİ SÜRDÜRÜYOR'

Temmuz sonundaki faiz indiriminin ardından konuşan Fed Başkanı Jerome Powell ise faiz indirimlerinin süreceğini söylemiş ancak indirimin boyutu veya zamanlamasıyla ilgili herhangi bir ipucu sunmamıştı. ABD ekonomisinde son 1 ayda resesyon beklentisinin artması faiz indirimi beklentisini de yükseltti. Ancak önceki gün, faiz kararını alacak Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) 17-18 Eylül'de yapılacak toplantısına da sunulacak olan Bej Kitap raporuyayımlandı. Raporda , "Tarifelere ve ticaret politikasında belirsizliğe ilişkin endişelerin devam etmesine rağmen, işletmelerin çoğunluğu kısa vadeli görünüm konusunda iyimser olmaya devam ettiler" denildi. Raporda, ABD'de işletmelerin yakın zamanda bir resesyon beklemedikleri belirtilirken, ekonominin ılımlı büyümesini sürdürdüğü ifade edildi.

BİRİ 'YAPALIM' DİĞERİ 'YAPMAYALIM' DİYOR

Raporun yayımlandığı gün açıklamalarda bulunanMinneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, faiz oranlarını indirmenin ekonominin ticaret savaşından gördüğü zararı telafi etmek için "zayıf ve kötü" bir araç olduğu uyarısını yaptı; ancak, "yapılması gerektiğini" sözlerine ekledi.

Buna karşılık BostonFed Başkanı Eric Rosengren ise 3 Eylül'de yaptığı açıklamada ekonominin şu anda 'görece iyi bir' performans gösterdiğini ve böyle zamanlarda faiz indirmenin bir maliyetinin olacağını vurguladı. Rosengren'in önemli bir değişiklik olmazsa bir sonraki toplantıda faiz indirimine karşı oy kullanması bekleniyor.

Son olarak New York FedBaşkanı John Williams ise önceki gün yaptığı açıklamada ABDekonomisinin iyi seyrinin devamı için 'gerekeni yapacağını' belirterek faiz indirimini savunduğunu ortaya koymuş oldu.

POWELL ÖZEL BİR ÇABA SERGİLİYOR

Fed yetkililerinden sürekli yeni bir açıklama gelirken Başkan Jerome Powell ise konu hakkındaki görüşlerini net bir şekilde dile getirmemek için özel bir çaba harcadı. Powell, ABD ekonomisinin iyi bir noktaya geldiğini ancak 'kayda değer risklerle' karşı karşıya olduğunu belirtti. Pennsylvania Üniversitesi'nden finans profesörü Jeremy Siegel, Powell'ın 'müthiş becerikli bir şekilde faiz konusunda bir duruş sergilemekten kaçındığını' söyledi. Yani konuşmadan bir çıkarım yapmanın çok da mümkün olmadığını ifade etti.

Bugün küresel piyasların gözü öncelikle ABD'den gelecek istihdam raporunda olacak. Ancak sonrasında saat 19.30'da Fed Başkanı Powell'ın Zürih Üniversitesi'nde yapacağı konuşma piyasalar açısından çok daha belirleyici olacak. Fed başkanlarının açıklamaları her zaman önemlidir ancak bu konuşmayı ekstra önemli kılan 17-18 Eylül'deki toplantı öncesi Fed'den gelecek son açıklama olması. Powell'ın konuşmasının ardından Fed yetkilileri sessizliğe bürünecek. Faiz kararı konusunda herhangi bir görüş bildirilmeyecek. Bu sebeple Powell'ın vereceği mesajlar, piyasaların önümüzdeki 11 gündeki seyrini etkileyecek.

EKONOMİYE YÖNELİK DEĞERLENDİRMELERİNE BAKILACAK

Konuşmasında Powell'ın çok net bir mesaj vermesi beklenmiyor. Zaten Fed başkanları geleneksel olarak, olabildiğince kapalı konuşmaya özen gösterir. Powell da şu ana kadar 'ser verip sır vermeme' becerisini fazlasıyla kanıtlamış durumda. Dolayısıyla Fed Başkanı'ndan 'faiz indirimini destekliyorum' veya 'indirime karşıyım' gibi bir açıklama gelmesi imkansız ancak Powell'ın küresel ekonomi ve ABD ekonomisine yönelik değerlendirmeleri faiz kararı konusundan 'bir işaret' olarak kabul edilecek. Ekonomiye yönelik yorumlarında olumsuzlukların mı olumlu yönlerin mi öne çıktığına bakılacak. Powell'ın olumsuz yönleri öne çıkarması faiz indirim ihtimalini güçlendirecek.

TRUMP 34 TWEET ATARAK ELEŞTİRDİ

Piyasların yanında ABD Başkanı Donald Trump da Fed'in faiz kararını heyecanla bekleyenler arasında yer alıyor. Fed'in son yaptığı 25 baz puanlık faiz indirimini yetersiz bulan Trump, son 1 ayda Fed'in hemen faiz indirmesi gerektiğini vurgulayan 34 tweet attı. Fed son indirimiyle politika faizini yüzde 2-2.25 aralığına çekmişti. Bir sonraki toplantıda piyasların beklentisine paralel bir şekilde 25 baz puanlık bir indirim yaparsa politika faizi 1.75-2 aralığına çekilecek. Bu Türkiye standartlarında düşük bir oran gibi gözükse de, indirim gelse bile ABD G7 ülkelerinin en yüksek politika faizine sahip olmaya devam edecek.

'FED'E RAĞMEN BÜYÜYORUZ'

ABD Başkanı Trump Fed'in faiz indirimi konusunda yavaş davranarak doları güçlendirdiğini ve bunun ABD'ye ticarette büyük bir dezavantaj sağladığını düşünüyor. Ticarette sadece Çin değil, eksi faizlerin uygulandığı Avrupa'ya karşı da ABD'nin elinin zayıfladığını savunuyor. Hatta söz konusu tweetlerinde bu sebeple sık sık 'Fed'e rağmen' ekonominin büyümeye devam ettiğini söylüyor.

GÖZLER POWEL'İN YAPACAĞI KONUŞMADA

Bu sebeple Fed'in faiz kararının ekonomik yönünün yanında siyasi etkileri de başta ABD olmak üzere tüm dünyayı yakından ilgilendiriyor. İşte küresel belirsizliklerin ve resesyon beklentisinin arttığı bir dönemde Fed Başkanı Powell'ın bugün 19.30'da yapacağı konuşmanın bu sebeplerle bir Fed başkanının yapacağı en önemli konuşmalar arasında yer alması bekleniyor.