Geçmeyen öksürük ve boğaz ağrısı için şifa niteliğinde çay tarifi!

Hal böyle olunca grip ve infulanza gibi hastalıklar da bir türlü geçmek bilmiyor. Hatta bu hastalıklara ek olarak kas ve eklem ağrıları şikayetleri de ciddi boyutlara ulaşmış durumda. "Grip geçti öksürük kaldı" diyen hastaların sayısı da her geçen gün artış göstertiyor. Bünyesi ilaç tedavisine yanıt vermeyen hastalar çareyi geleneksel tedavi yöntemlerinde arıyor. İşte geçmeyen öksürüğün kökünü kazıyan şifa niteliğinde çay tarifi…

GEÇMEYEN ÖKSÜRÜĞE İYİ GELEN ÇAY TARİFİ

1 avuç ıhlamur (çiçekleri bol olsun)

4-5 tane karanfil

1 küçük parça zencefil

1 tarçın çubuğu

Yapılışı:

Bunları bir demlikte kaynatın (içme suyu kullanın). Kaynamaya başlayınca 1-2 dakika sonra altını kapatın. 5 dakika dinlendirip sonra süzün. 1 kupa ya da fincan ile içebilirsiniz. İçerken aşırı kaynar olmamasına dikkat edin. 3 kupa içmeye suyuna yapabilirsiniz. Dilerseniz içerken 1 tatlı kaşığı bal da koyabilirsiniz.

IHLAMURUN GELENEKSEL KULLANIMLARI VE FAYDALARI NELERDİR?

Kış aylarının vazgeçilmezi ıhlamur içerisinde bulundurduğu güçlü antioksidanlardan flavonoid nedeniyle daha çok kış aylarında görülen gribal enfeksiyonlar, soğuk algınlığı ve nezle tedavisinde oldukça etkilidir. Buharı burun tıkanıklığını açan ıhlamurun sıcak çayı ise boğaz ağrısına ve öksürüğe karşı inanılmaz bir etki sunar. Soğuk algınlığının bir numaralı tedavi edicisi olarak görev alan ıhlamur aynı zamanda sinirleri yatıştırmakta ve uykuya geçişi kolaylaştırmada oldukça etkilidir.

Soğuk algınlığı ve diğer rahatsızlıkların tedavisine yardımcı olmak için kullanılır.

Gribal enfeksiyonlarda boğaz akıntısının yumuşatılmasına yardım eder ıhlamur bal ile birlikte yendiği zaman boğazda oluşan batma ve tıkanma gibi sorunların hafiflemesine yardım eder.

Ihlamur öksürüğün azaltılmasında oldukça etkilidir.

Ihlamur yaprakları ateşi düşürmeye yardımcı olabilir.

Taze veya kuru çiçeklerden yapılan çay, spazm önleyici, terletici, balgam söktürücü, hipotansif, müshil ve yatıştırıcıdır.

Kurutulmuş ıhlamur çiçekleri histeri, kusma ve anksiyeteyle ilgili çoğu bozukluğun kontrolüne yardımcı olabilir.

Ihlamur çiçeğinden elde edilen yağ aromaterapide de yoğun olarak kullanılmaktadır.

Uçucu yağ, rahatlamak, gece terlemelerini azaltmak ve balgamdan kurtulmak için de faydalıdır.

Ihlamur doğal bir sakinleştiricidir bu yüzden yoğun stresli dönemlerde tüketeceğiniz ıhlamur çayı, vücudunuzun ve zihninizin rahatlamasına yardım eder.

KARANFİLİN FAYDALARI NELERDİR?

Manganez, potasyum, demir, selenyum ve magnezyum gibi minerallerin yanı sıra, A vitamini ve beta-karoten içeren karanfilin faydalarını sıralayacak olursak;

Kan dolaşımını düzenlemede etkili bir baharattır.

Antioksidan özelliği sayesinde hücrelerdeki serbest radikal olarak adlandırılan hasar yapıcı molekülleri temizlemeye yardımcı olur.

1 çay kaşığı karanfilde manganez, lif, C ve K vitaminleri vardır. Bağışıklığı güçlendirir.

Kemik sağlığı için faydası vardır.

Boğaz ağrısı ve öksürük şikayetleri olanlar için karanfil çiğnemek tavsiye edilir. Enfeksiyonun temizlenmesine yardımcı olur.

Diş ağrısı ve ağız kokusu şikâyetleriniz varsa karanfil çiğnemek bu şikayetleri azaltacaktır.

Stresi azaltabilir.

Karaciğerin sağlıklı kalmasını sağlar.

İshale bağlı karın ağrısını geçirmek içinde tüketilebilir.

Saç bakımı içinde faydalıdır. Saçların kırılmasını önler. Canlı ve parlak olmasını sağlar.

Kan dolaşımını düzenler.

Kuvvetli bir antioksidandır.

Mide bulantısında etkilidir.

Bağışıklık sistemini güçlendirir.

Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir.

Şişkinlik ve hazımsızlık sorunlarına iyi gelir.

Kötü ağız kokusunu gidermeye yardımcıdır.

Mide ve bağırsak sorunlarını gidermeye yardımcıdır.

Karanfil tüketmek zararlı toksinlerden ve mikroplardan arınmanızı sağlar.

Anestezik ve antiseptik özelliklere sahip olması sebebiyle ağız ve diş sağlığı için faydalıdır.

ZENCEFİLİN FAYDALARI NELERDİR?

Zencefil, her yaşta soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklarla ve enfeksiyonlarla savaşmak için reçete edilmiştir. Vücudu sıcak tutmak için çay şeklinde kullanılabilir. Çay, bir diaphoretik gibi davranır ve terlemeyi artırarak toksinleri vücuttan atar.

Son dönemlerde tükettiğimiz besinler birçok kişinin gaz problemi yaşamasına neden olur. Mide ve bağırsaklardaki gazı söktürerek rahatlatır.

Mide bulantısı ve kusma şikayeti olanlar için tavsiye edilir. Şikayetlerin azalmasını sağlar.

Soğuk algınlığı, grip, bronşit gibi üst solunum yolları hastalıklarının iyileşmesine yardımcı olur.

Kas ağrılarının azalmasına ve şikayetinizi ortan kaldırmaya yardımcı olur.

Cinsel gücü arttırdığı söylenmektedir. Sperm sayısını arttırdığı da söylenmektedir.

Gemi, araba veya uçak gibi yolculuklarda mide bulantısı şikeyeti olanlar için çözüm kaynağıdır.

İştah açıcı özelliği de vardır.

Metabolizmanın hızlı çalışmasını sağlayarak kilo vermeye yardımcı olur.

TARÇININ FAYDALARI NELERDİR?

Ortaçağdan itibaren öksürük, boğaz ağrısı ve artrit gibi hastalıkların tedavilerinde kullanılan tarçın, günümüzde de pek çok hastalıktan korunmada etkili olduğu bilinen değerli bir baharattır. Faydaları açısından bilimsel araştırmalara sıklıkla konu olan ve pek çok olumlu etkisi araştırmalarla kanıtlanmış olan tarçın, sağlığını korumak isteyen bireylerin mutlaka düzenli olarak tüketmesi önerilen besin türleri arasındadır.

Tarçını düzenli kullanan kişilerin kan şekeri normale döner ve kanda pıhtılaşma önlenir.

Mantar başta olmak için çeşitli enfeksiyonlara iyi gelen tarçın özellikle tırnak mantarını ortadan kaldırabilir.

Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.

Sindirim ve mide problemleri tarçın ile önlenebilir.

Tarçını sık ve düzenli tüketen kişilerin kolon ve mide kanserine yakalanma riski azalır.

Kemik gelişimini ve güçlenmesini sağlar.

Kötü kokuları azaltan tarçın bakterileri de yok eder.

Zihinsel bir rahatlama sağlayan tarçın stresin de azalmasına yardımcı olur. Ayrıca unutkanlık için faydalı olan tarçın Alzheimer hastalığına karşı da korur.

Tarçının psikolojik etkileri arasında dikkat eksikliği ve konsantrasyon sorunlarını azaltması da yer almaktadır.

Tarçın yorgunluğun azalmasını sağlar ve kaslardaki ağrıların azalmasını sağlar.

Tarçını düzenli kullanan kişilerde kolesterol düşerek normale döner.

Ağız kokusunun giderilmesine yardımcı olan tarçın diş ve diş etindeki zararlı bakterileri de yok eder.

Soğuk algınlığı, boğaz ağrısı ve öksürük gibi rahatsızlıklar tarçınla tedavi edilebilir.

Tarçın baş ağrısına iyi gelir genel olarak ağrı kesici özelliği vardır.

Tarçın kanda bulunan oksijen oranının arttırırken kan akışını da hızlandırır.

Tarçın Parkinson hastalığına karşı da kullanılabilir.

Enfeksiyonlara karşı koruma sağlar

Tarçının vücuda sağladığı olumlu etkilerden bir tanesi de inflamasyonu azaltmasıdır. Eski çağlardan beri bronşit tedavisinde ve kronik öksürüklerin iyileştirilmesinde tarçının kullanılmasının nedeni de budur.

İçerdiği biyoaktif bileşenler sayesinde tarçın; vücutta bakteriler, virüsler, mantar ve parazitlerden kaynaklı olarak oluşan enfeksiyonlarla mücadele eder. Bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun hastalıklara karşı daha güçlü bir şekilde savaşmasına yardımcı olur. Bu enfeksiyonlar nedeniyle vücutta oluşabilecek hasarların önüne geçilmesinde de oldukça etkilidir.

Antiinflamatuar etkisi sayesinde özellikle kronik hastalıklarda hastalığın vücutta yol açabileceği harabiyetleri önlemeye katkı sağlarken tedavi sürecinde başarı oranının artırılmasına da destek olur.

BOĞAZ AĞRISINA NAR KABUĞU

Narın kabuğunda bulunan polifenolik bileşenler boğaz enfeksiyonlarına neden olan bakterilerin etkinliğini azaltarak boğaz ağrısına çözüm olabiliyor. Nar kabuğunu yemek yerine kurutup çay olarak tüketmek daha sağlıklı. Bu aynı zamanda kabuğunda bulunan alkoloidin fazla tüketiminin de önüne geçilmesini sağlıyor.

2 çay kaşığı kurutulmuş nar kabuğunu, üzerine 1 bardak su ilave ederek kapalı ve mümkünse cam bir fincanda 10 dakika demleyerek içebilirsiniz.

NAR KABUĞUNUN FAYDALARI NELERDİR?

Narın kabuğu da nar taneleri kadar sağlığa faydalıdır. Nar kabuğu soğuk algınlığı, öksürük ve boğaz ağrısına iyi geliyor.

Nar kabuğunda bulunan elagik asit cildin kurumasını etkili bir şekilde önler ve böylece cildi nemli tutarak cildin kurumasını önler.

Yapılan çalışmalar elagalik asidin anti kanser özelliği olduğunu da göstermektedir. Nar kabuğundan veya nar tomurcuklarından elde edilen çay, özellikle menopoz döneminde kadınların şikayetlerine karşı da kullanılabilmektedir.

Kaynamaya yakın su içerisinde beş dakika kadar bekletilen nar kabukları ile hazırlanan çay haftanın birkaç günü tüketilebilir. Bu çayın içerisine tarçın, karanfil ve benzeri lezzetlendirici ve fayda sağlayıcı bileşenler de eklenebilir. Nar kabuklarının bu şekilde tüketimi ile birlikte grip ve soğuk algınlığından korunmak, sindirimi düzenlemek ve kolesterolü dengelemek mümkündür. Fakat herhangi bir sağlık sorunu bulunan kişilerin nar kabuğu çayı tüketmeye başlamadan önce hekimlerine danışması gerektiği unutulmamalıdır.