Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Engin Altay: Vatandaşı unuttuk

        Kübra PAR / GAZETE HABERTÜRK

        FOTOĞRAFLAR: Mehmet Kaçmaz/NarPhotos

        -Haftaya CHP kurultayı var ama Kılıçdaroğlu’nun karşısına güçlü bir aday çıkmadı. “Kılıçdaroğlu iyi hoş ama kitlelerde heyecan yaratan bir lider değil. İki seçim üst üste bu sonuç alındıktan sonra Kılıçdaroğlu gitmeli, yerine başka bir lider gelmeli” diyenlere ne diyorsunuz?

        Sorun tek başına liderle ilgili değil, CHP’nin toplumda nasıl algılandığıyla ilgili. Liderle ilgili olsaydı merhum İsmet İnönü ve Bülent Ecevit bunu çok rahat yakalayabilirdi. Türkiye’de ortalama seçmen CHP’ye nasıl bakıyor? Neden oy vermiyor? Ne bekliyor? Önce bu soruları cevaplamamız lazım. Bu kurultay bunu yapabilirse CHP başarılı olur.

        - Peki, bu sorulara sizin cevabınız ne? Geniş kitle CHP’ye neden oy vermiyor?

        ‘DEVLETİ KUTSADIK, VATANDAŞI UNUTTUK’

        - 65 yıldır iktidar olamamanızın temelinde daha derin sebepler olabilir mi?

        Seçmenin beklentilerini iyi okumamız gerekiyor. Türkiye’yi demokrasiyle tanıştırdığımız günden beri CHP iktidar olamadı. En büyük başarımız 1977’de Ecevit’in aldığı yüzde 42 oydur. O zaman bile tek başımıza iktidar olamadık. Ecevit yüzde 42’yi “Bu düzen değişecek” dediği için aldı. Demek ki toplum değişimden, gelişimden ve yenilikten yana. Kraldan çok kralcı olarak toplumun desteği alınamaz. 65 yıldır devleti yönetmedik ama devleti kutsadık. Devleti her şeyin üstünde tuttuk. Bakın bu bir itiraftır, devleti kutsadık, vatandaşı unuttuk. “Varsa yoksa devlet” dedik. Toplum bunu gördü. Dinsiz, devletçi, darbeci ve seçkinci olduğumuz algısı var. Özellikle Anadolu’daki halk bizi böyle görüyor. CHP, şimdi bu imajı yıkmalı.

        ENGİN ALTAY'DAN CHP'YE 5 RADİKAL ELEŞTİRİ

        1- 65 yıldır devleti yönetmedik ama devleti kutsadık. Bu çok yanlıştı.

        2- Baş açmakla din elden gitmez. Baş kapatmakla laiklik elden gitmez. Bunu topluma anlatamadık.

        3- Toplum değişimden, gelişimden ve yenilikten yana, oysa biz değişime kendimizi kapattık. Kraldan çok kralcı olarak toplumun desteği alınamaz.

        4- Türkiye CHP’nin seçim beyannamesini konuştu ama başka bir parti 2 katımız oy aldı. Demek ki sadece seçim vaatleriyle toplumun algısı değiştirilemez.

        5- 27 Mayıs neyse 12 Eylül de odur. 12 Mart neyse 28 Şubat da odur. Rejime yapılan demokrasi dışı her türlü müdahale yanlıştır. Keşke bunları geçmişte de cesurca söyleyebilseydik.

        'CHP KENDİNİ DEĞİŞİME VE YENİLEŞMEYE KAPATTI'

        - Bunları söylerken CHP’nin kemikleşmiş Atatürkçü, laik, Cumhuriyetçi tabanını incitmekten korkmuyor musunuz?

        Bizim arkadaşlar 29 Ekim’de “Cumhuriyeti biz kurduk, bekçisiyiz” diye pankart açarlar. Bu çok yanlıştır. Cumhuriyeti CHP değil Atatürk’ün önderliğinde Türk milleti kurdu. Atatürk’ü gerçekten anlayanlar CHP’nin şimdiki söylemlerinden memnun olmalılar. Atatürk bize “Yerinde say” komutu vermedi, “İleri marş” komutunu verdi. Değişime ve yenileşmeye kendimizi kapattık. CHP’nin iktidar olmasının tek çıkışı yenileşmedir.

        - Hem toplum değişimden yana diyorsunuz hem de bu günlerde başkanlık sistemini tartışmaya bile yanaşmıyorsunuz. Bu CHP’yi statükocu, eski sistemin bekçisi konumuna düşürmüyor mu?

        Hayır düşürmüyor. Türkiye gibi ülkeler suiistimale çok müsaittir. Tek adamın güçlendirildiği yönetim sistemleri çok büyük sorunlara yol açabilir. İnsani gelişmişlik endeksinde ilk 20’deki ülkelerin 17’sinde parlamenter sistem var.

        - Ama Amerika gibi başkanlık sistemiyle yönetilen iyi demokrasi örnekleri de var.

        Amerika 50 devletten oluşan birleşmiş devletler topluluğudur. Her eyaletin başka başkanı vardır. Biz üniter bir devletiz.. Türkiye’de parlamenter sistem bile demokrasi odaklı olmaktan çıkıp, lider odaklı hale gelmişken başkanlık sistemiyle yüz yüze gelmek büyük sorunlara yol açacaktır. Başkanlık sistemine karşı çıkmamız Tayyip Erdoğan’la ilgili değil. Fani dünyada bir gün o var diğer gün başkası olacaktır. Ama bölgedeki sorunlar bu kadar can yakıcıyken başkanlık sistemini sorgulamamız hiç doğru değil.

        KURULTAY'DAN SÜRPRİZ ÇIKMASINI BEKLEMİYORUM

        Daha bir hafta var. Son 3-5 gün kaldığında ilgiyi göreceksiniz.

        - Mustafa Balbay ve Umut Oran adaylıklarını açıklamıştı, yeterli imzayı toplayabildiler mi?

        An itibarıyla Genel Başkan’ımız tek aday gibi görünüyor. Kurultay sabahına kadar net bir şey söyleyemeyiz ama ben sürpriz beklemiyorum. Bu kurultay hem anlayış hem de kadro bakımından önemli bir değişim olacak.

        ‘TOPLUMA DAHA İYİSİNİSUNMAMIZ LAZIMDI’

        - AK Parti sürekli değişim önerdiği ve ‘yeni Türkiye’ dediği için mi halkta karşılık buldu?

        AK Parti’nin halkta karşılık bulmasının sebebi 2002 seçimlerine giden süreçtir. 1969’da başlayan muhafazakâr ideolojik hareket için uzun vadeli, sıkı ve titiz çalıştılar.

        - Ya 1 Kasım’da?

        “Makarna dağıttılar, oy çaldılar” demiyorum. Açık bir şekilde bu oyu aldılar. Yaprak dolu bir ağaçta kuşların seslerini duyarsınız ama kuşları göremezsiniz. Bir taş atarsınız kuşlar dağılır. Etrafta başka ağaç yoksa yine o ağaca konarlar. 1 Kasım’da da bu oldu. 7 Haziran’ın gereklerini yapmamanın bedelini hem MHP hem de HDP ödedi.

        - Halkın AK Parti’ye oy vermesinin tek sebebi muhalefet eksikliği mi?

        2008’e kadar Türkiye’de olumlu şeyler de oldu. Kişi başı gelir 3 bin dolardan 10 bin dolara çıktı. Genel olumlu iklim AKP’nin 2008’e kadar toplum tarafından beğeni almasına neden oldu. O sermayeyi yediler. Bu sürede devlet gücünü ele geçirdiler. Toplumumuzda güce yakın olma arzusu vardır. Bizim bu süreçte topluma daha iyisini sunmamız lazımdı. 2008’den bugüne kadar ekonomik göstergelerde tam bir kötüye gidiş var. Aslında 7 Haziran’da AKP’nin yaptıklarından daha iyisini projesiyle, kaynağıyla sunduk ama istediğimiz sonucu alamadık.

        ‘AKP ÖZERKLİK SÖZÜVERMESE BÖYLE OLMAZDI’

        - Kürt meselesinde gelinen noktayı nasıl görüyorsunuz? CHP bugün iktidar olsaydı ne yapardı?

        CHP iktidar olsaydı hendek kazılmazdı. İçinde 1 terörist var diye 5 masumun yaşadığı ev tanklarla yıkılmazdı. Bu yaşadıklarımız AKP’nin örgütle yaptığı pazarlıklarda, verdiği sözleri tutmamasından kaynaklandı. AKP yıllardır seçimden önce pazarlık yapar. Seçime 5 ay kala silahlar susar. Seçimden sonra sözünde durmaz. Pervin Buldan “Özerklik sözü ve Apo’ya ev hapsi sözü verildi” dedi. Özerklik sözü vermeselerdi böyle olmayacaktı.

        - Ama hükümetin özerklik sözü verdiğine dair bir açıklaması yok.

        “Söz vermedik” diye bir açıklaması da yok. Dolmabahçe’de mutabakat yaptılar. Kürtler, “Anlaşmaya uymazsan kendi başımızın çaresine bakarız” dediler. Bu hendekleri kazdıran AKP’dir.

        - “Başkanlık tartışılabiliyorsa, özerklik de tartışılabilir” diyenler var. Siz nasıl bakıyorsunuz?

        CHP olarak biz Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın kabul edilmesinden yanayız. Ama özyönetim farklı. Özyönetim diyeceklerine “bölünelim, ayrışalım” demeleri daha dürüstçe olur.

        'ÖZYÖNETİM MECLİSTE TARTIŞILABİLİR'

        - Ya HDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla ilgili tartışma?

        Karşıyız. Meclis’teki kürsüde her şey söylenir. O kürsü bu sebeple var. Kürsüyü kapatıp, saraydan Türkiye’yi idare etmek olur mu?

        - Özyönetim Meclis çatısı altında tartışılmalı mı?

        Elbette, Meclis’te her şey tartışılır. CHP’nin düşüncesi özerkliğin kabul edilemeyeceğidir çünkü bir bölgeye özerklik tanımak ülkeyi bölmek olur.

        ENGİN ALTAY KİMDİR?

        - Sinop Erfelekli. Emekli meteoroloji rasat memuru bir babanın 4 çocuğundan biri.

        - 12 yaşındayken Maksim Gorki’nin Ana romanını okumuş ve büyüyünce siyasetçi olmaya karar vermiş.

        - Ergenlikte sol örgütlere katılmış, 12 Eylül’de fişlenmiş. Öğretmenlik okumuş ama 5 yıl atanamamış.

        - Aileden CHP’li. 38 yaşına kadar Erfelek’te yaşamış. “Amcam Belediye Başkanı’ydı. Siyasete CHP’nin ilçe binasını süpürerek başladım. Bir köy öğretmeniyken önce milletvekili sonra CHP Genel Başkan Yardımcısı sonra da Grup Başkanvekili oldum” diyor.

        - Bilkent’te okuyan 20 yaşında, Hazal adında bir kızı var. Baba kız birlikte yaşıyorlar.

        - İyi yemek yapıyor. Tavuklu pilavda ve makarna soslarında iddialı. “Karnıyarık hariç yer şeyi yaparım. En son zeytinyağlı pırasa yaptım” diyor.

        - Sokaktaki insanlara “Hafta sonu CHP kurultayı varmış” desek çoğunun haberi yoktur. CHP heyecanını kaybetmiş bir parti görüntüsü veriyor sanki..

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ