Hande Yener: Sanatçı dengesiz bir karakterdir

Ebru AYAZ / HABERTURK MAGAZİN

Birlikte imza attıkları ‘İki Deli’ şarkısıyla pop dünyasına yeni bir soluk getiren Hande Yener ve Serdar Ortaç, HT Magazin’e konuştu. Yener, “Sanatçı dengesiz bir karakterdir. Öyle olmasak bankacı olurduk” derken, Ortaç düetle ilgili “Projenin her aşamasından çok keyif aldım” dedi.

SIRA dışı tarzıyla her dönem adından söz ettiren, hayranları tarafından ‘Popun Kraliçesi’ ilan edilen Hande Yener’le, Serdar Ortaç’la birlikte imza attıkları ‘İki Deli’ şarkısından Tarkan’ın evlilik haberine kadar pek çok konuya değindik. Sebastian adlı mekânla işletmeciliğe adım atan şarkıcı, paranın getirdiği lüks için “Bunlar sahte, maneviyatı olmayan şeyler” diyor.

Kendine has bir stiliniz var. Son klibiniz ‘İki Deli’de bunu yine gördük...

Bunun bana kısmet olduğuna karar verdim. Çünkü olmayan bir şeyi zorladım. Gençliği düşünerek yaptım. Bazıları küçümsüyorlar ama ben popu küçümsemediğim için 150 yıllık şarkılar yaptım. ‘kendime karşı çok acımasızım’

Sürekli değişen bir tarzınız var, bunun gerekli olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Ben değişimin savunucusuyum. Mesela insan kendi vücudunu egzersiz yaparak bile değiştirebiliyorken ben niye aynı kalayım ki? Hep aynı tarz giyinerek neden kendimden sıkılayım?

Hayat sizin için de monoton oluyor mu hiç?

Hayat ne iş yaparsanız yapın çok monoton. ‘25 yaşında evleneceğim, çocuk yapacağım’ diyen bir insan zaten kendini hayata kapatmıştır. Hayat bundan ibaret değil. O yüzden enerjinizi yüksek tutmalısınız.

Çok disiplinli olduğunuzu duydum.

Kendime karşı çok acımasızım. Beni bu kadar acımasız eleştiren yok zaten. Disiplin başarı getirir. Bir konserimden tatmin olmamış olabilirim mesela. Ya da tatmin edememiş olduğumu düşünebilirim. Benim dışımda olan, sahnedeki bir sorun, stres benim performansımı etkilemiş olabilir. Bunları eleştiririm kendi içimde.

Günümüzde şarkıların duygusuz olduğu yorumlarına ne diyorsunuz?

Bir de 17 yaşındaki çocuklara sorun. Bize göre onların aşkları da sentetik. Bizimkiler de annelerimize göre öyleydi. Herkes kendi yaşarken en orijinaliyim diye düşünüyor ama öyle değil.

Sizce pop müziğin kült isimleri kimler olacak?

Tarkan, Serdar Ortaç, Gülşen... Bu isimler çok iyi kariyer yapan ve duruşları olan isimler. Bu işe âşıklar, bu iş için yaşıyorlar. Hepsi o yüzden bekâr. Serdar da daha yeni evlendi.

Siz de evleneceksiniz...

Aday adayı diyelim. Bu sene de benim için evlilik görünmüyor. Ben işkolik bir tipim, bir sürü projem var. Bu yılı Tarkan’a bıraktım.

"HER YERDEN ORTAKLIK TEKLİFİ ALIYORUM"

Tarkan’ın evlenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Magazin değeri yüksek bir konu. Konuşulmuyorsa kopukluk vardır. Tarkan’ın fanları bu evlilikten etkilenebilir ama Tarkan’dan vazgeçeceklerini düşünmüyorum.

Bir yandan da işletmeciliğe soyundunuz...

Ege’nin her yerinden ortaklık teklifi alıyorum. Bu projeyle sevenlerimle daha yakın olduk. Fanlarım bundan çok mutlu oluyor. Beni hayatta bundan başka ne mutlu edebilir? Pırlantalar mı, arabalar mı, alışveriş mi? Bunlar maneviyatı olmayan şeyler. 10 tane araba al 3 gün sonra hepsi kapıda duracak.

Yeni albüm hazırlıklarınız nasıl gidiyor?

Yakında çıkacak. Sezen Aksu’nun da yeni bir parçası var.

Yönetmenliğe de el attınız...

Bu işi çok iyi bilen bir ekiple kendi vizyonumu oluşturdum. Artık aklımda klip çekiyorum. Şimdi kendi klibimde kendimi istediğim gibi çekeceğim. Kafamda konseptimi tasarladım.

Nasıl bir konsept olacak?

Fikirlerimi söyleyemem, hırsız var. Aklıma gelenler çok özel, kapı açık uyuyamam.

"KENDİ HAYATIMI FİLM YAPACAĞIM"

Film çekmeyi düşünüyor musunuz?

Kendi hayatımı film yapacağım. Tezgâhtarlık ve sonrası olarak. Biraz belgesel biraz Türk filmi tadında olacak. Türk filmi gibi bir hayat hikâyem var. Ben bunu üniversite konserlerimde de söylüyorum. ‘Bakın ben buradayım şu anda. Sadece çok istediğim için buradayım. Eğitimle veya ortamla buraya getirilmedim. Proje kızı değilim’.

Hiç pes ediyorum dediniz mi?

Albüm yapmadan önce yapımcıların tiplerini görünce her gün vazgeçiyordum.

Oğlunuz da müzikle ilgileniyor.

Benim aranjelerimi yapıyor, DJ artık. Benim torpilimle değil, kendisi bir radyoya başvurdu, bir yıl bekledi. Radyonun sahibi benim arkadaşım ve haberim bile yoktu. Beni arayıp dedi ki ‘Senin oğlun ne kadar gururlu’. Yaptığı iş beğenildiği için işe alınmak istemiş. ABD hayali var, çok büyük.

"BENİ FANLARIM KRALİÇE YAPTI"

Serdar Ortaç’ın ‘Türkçe müzik artık eskisi gibi değil’ cümlesini nasıl yorumluyorsunuz?

Anlık hislerle söylenen cümleler bunlar. Yahu biz sanatçıyız, bugün sevmiyorum derim yarın severim. Sanatçı dengesiz bir karakterdir. Öyle olmasak bankacı olurduk.

‘Ben kraliçeyim çünkü...’ cümlesini tamamlar mısınız?

Çünkü bunu bana klasikleşen eserlerle fanlarım layık gördü. Ben uzun yıllardır oradayım. Orada kalamamanın verdiği bir agresiflik vardır bazılarında mesela.

Peki Serdar Ortaç neden kral?

O da bu meslekte 20’nci yılını yaşıyor. Hastalığını mesleğine borçlu. Ben ona da söyledim yıkılman ve yenilmen mümkün değil. Tükenmişlik sendromuna girsem, besteciler bana gelip beste verseler birden fırlarım. Çocuk gibiyiz aslında, bu da ‘Gel seni parka götüreyim’ gibi bir şey.

"ESKİSİ GİBİ KAFAMI HER ŞEYE TAKMIYORUM"

Milli takım şarkısını ücret almadan yaptığınız doğru mu?

Evet doğru. Mustafa Çağlar teklif etti, ben de üzerinde çalıştım. Çok eski tarihlerden bugüne kadar gelen, milletin içindeki, hiç bitmeyen, karşı durulamayan gücünü düşünerek yazdım. Aslında Fatih Hoca’nın sözünden ilham aldım. Parçanın adını ‘Bitti Demeden Bitmez’ koymamın sebebi de buydu. Ayrıca yazdığınız sözler milletinizi temsil edecekse, tabii ki kullandığınız kelimeleri ve cümleleri çok daha dikkatli seçmeniz gerekiyor. Sözler ve müzik bir anda oluştu ve duygularla harmanlandı. Birkaç küçük değişiklikten sonra son halini aldı.

‘İKİ DELİ ’DEN ÇOK KEYİF ALDIM ’

Türkçe müziğin öldüğünü neden düşünüyorsunuz, şarkılarınız hâlâ çok seviliyor...

Bizim müziğimiz hiçbir zaman ölmez. O hâlâ en güzel tınılarıyla olduğu yerde duruyor. Öldü derken artık kendi müziğimizin o eşsiz, insanı duygudan duyguya sürükleyen melodilerini yeteri kadar kullanmıyoruz demek istemiştim.

Sevenleriniz tamamen iyileşip iyileşmediğinizi merak ediyor. Tedaviniz devam ediyor mu, nasıl ilerliyor?

Allah’a şükür iyiyim, ilaçlarımı kullanıyorum, arada bir kontrole gidiyorum. Her şey yolunda, normal hayatımı ve işimi engellemiyor.

Hastalıktan sonra hayatınızda neler değişti?

Kendime ve beslememe biraz daha dikkat ediyorum, artık eskisi gibi kafamı her şeye takmıyorum, daha sakin ve dinginim.

Eşiniz Chloe ile evlendikten sonra hayatınızda değişen en önemli şey ne oldu? Bebek düşünüyor musunuz?

Eğer doğru insanı, yani sizi tamamlayan doğru insanı bulup, onunla evlenirseniz hem siz çok daha huzurlu bir hayat yaşamaya başlıyorsunuz, hem de daha düzenli bir yaşamınız oluyor. Benim hayatımda da böyle bir değişiklik oldu. Hayatlarını birleştirmeye karar verip, evlenen her çift gibi, tabii ki biz de bebek yapmayı düşünüyoruz ama ikimiz için de en doğru olan zamanda.

Sahneleri bırakmayı düşündüğünüz oluyor mu?

Ben işime âşığım. Gerçekten zorlayıcı ve gerçek bir problem olmadıkça, aşkınızdan ayrı kalmayı düşünebilir misiniz? O yüzden, Allah bana sağlık ve ömür verdiği sürece devam etmeyi düşünüyorum.

Hande Yener’le düet yaptınız. Proje kimin fikriydi?

Bir gün bir alışveriş merkezinde Hande’yle karşılaştık. Konu konuyu açtı ve bir anda, ‘Neden birlikte bir şey yapmıyoruz’ dedik.

Ortaya gerçekten eğlenceli bir iş çıkmış. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Gelen tepkiler beklentileri karşıladı mı?

Evet, projenin her aşamasından çok keyif aldım ve sonuçtan da gayet memnunum.

Hande Yener’e “Pop müziğin kraliçesi” diyorsunuz. Hande Yener’i kraliçe yapan özelliği nedir?

Hande’nin enerjisi çok güzel. Sahne şovu söylediği parçalarla bütünleşiyor. Böyle olunca da, ortaya çok güzel bir sonuç çıkıyor tabii.