Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin Eski manken Merve İldeniz: Asgari ücreti iki saatte kazanıyordum! - Merve İldeniz kimdir, şu an nerede, ne yapıyor? Merve İldeniz son hali
        1

        AYTEKİN TEKER / ateker@haberturk.com

        Podyum dünyası 1980 ve 1990'lı yıllarda oldukça güçlüydü. Mankenler, gösteri dünyasının aranılan figürleriydi. Merve İldeniz de dönemin en gözde mankenlerinden biriydi.

        2

        Podyumları bıraktıktan sonra İstanbul'u terk eden ve 20 yılı aşkın süredir Bodrum'da doğa ile iç içe bir hayat süren emekli manken ile hem geçmişi hem de bugünleri konuştuk.

        3

        57 yaşındaki emekli manken, podyum serüvenini şöyle anlattı:

        Aslında modellik hayalimde yoktu. 'Tomboy' denilen erkeksi bir kızdım. 12 yaşındayken annemin Osmanbey'de bir butiği vardı ve o zamanlar toptancıların defilelerine giderdim. Modellik oradan ufak ufak hayatıma girmişti ama hâlâ da bir hevesim yoktu açıkçası. 18 yaşına geldiğimde ise Nişantaşı'nda alışveriş yaptığım butiklerden mankenlik teklifleri de almaya başlamıştım ama aslında ilk reklam oyunculuğuyla başladım. Arkadaşlarımla bir buz pistinde kaymaya gitmiştik. O sırada yapılan bir çekimde gelen reklam oyunculuğı teklifini kabul ettim. Sonrasında mankenliğe başladım. Bu dönemde de Marmara Üniversitesi'nde İşletme Bölümü'nde eğitim alıyordum. Öğrenciyken para kazanmak cazip geldi. Babam da kendi ayaklarımın üzerinde durmaya başlamam ve hayata karşı bir mücadeleye girmiş olmamdan dolayı memnundu.

        4

        "DÖNEMİN ASGARİ ÜCRETİNİ İKİ SAATTE KAZANIYORDUM"

        1986 yılında Güneş Gazetesi'nin Güzellik Yarışması'nda ikinci seçilen Merve İldeniz, aslında üniversiteden mezun oluncaya kadar mankenlik yapmayı düşünmüş ancak sektörün zirve yaptığı yıllara denk gelince de mesleğinden vazgeçmemiş: Modern bir ailede büyüdüm ama yine de manken olmamdan hoşlanmadılar. Aileler, mankenlik mesleğine o dönemde pek sıcak bakmazlardı. Üniversiteden mezun oluncaya kadar mankenlik yapacağımı düşünürdüm. Ailem karşı çıkınca da onlara bunu söyledim ve ikna oldular. 1987'de üniversiteden mezun olduktan sonra bir baktım ki, bana verilen bir aylık maaşı ben bir günde podyumda kazanmaya başlamıştım. Tabii doğal olarak sonra mankenliği bırakmaktan vazgeçtim. O dönemler için çok para kazandım dememek ayıp olur. O dönemlerde iki saatte, dönemin asgari ücretini kazanabiliyorduk ama yurt dışından gelen mankenlerin aldığı ücretin yanında çok komik bir rakamdı. Cindy Crawford, Türkiye'ye gelip 7 mayo giyerek 100 bin dolar kazanırken bizim kazandığımız rakam ise komik kalıyordu. Bizim zamanımızda menajerlik gelişmemişti. 2000'den sonra mankenler menajerlerle anlaşarak kariyerlerini daha iyi yönettiler.

        5

        İldeniz, "1980'ler ve 1990'lar mankenliğin zirve yaptığı yıllardı. O dönemleri biraz anlatabilir misiniz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

        80'li yıllar, 90'lı yıllardan çok farklıydı. 80'ler, 60'lar ve 70'lere benzer bir mankenliğin sürdüğü dönemdi. Konfeksiyon üreticileri defileler düzenlerdi. Ürettiği elbiseleri ise mankenler podyuma çıkarak sergilerdi. Buna da 'ekspozisyon' derlerdi. Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde butiği ve mağazası olan insanlar da mankenlerin üzerinde beğendiği ürünleri satın alırdı.

        6

        "TELEVİZYON MANKENLİĞİ DE DEĞİŞTİRDİ"

        1970’lerde tek kanal ve siyah-beyaz olan televizyon, benim mankenliğe başladığım 1983'te renkliye sonra da özel kanalların ortaya çıkmasıyla pek çok alan gibi mankenliği de etkiledi. Dergiciliğin de ivme kazanması mankenlik sektörüne katkı verdi. 80’lerde bu işi her gün de yapsan sokakta hiç kimse seni tanımazken, televizyon sayesinde 90'larda herkes seni tanır olmuştu. Nasıl yurt dışında o dönem Cindy Crawford ve Claudia Schiffer varsa Türkiye de kendi starlarını yaratmak istedi ve o zaman bunu yapan basındı. Star ışığı olduğunu düşündükleri insanları kullana kullana star haline getirdiler. Ben de bu kişilerden biriydim.

        7

        O yıllarda gelen hızlı şöhrete alışmakta zorlandığını söyleyen Merve İldeniz, "İlk 6-7 yılımda hiç göze batmadan iyi para kazanıp hayatımı sakin bir şekilde yaşarken, bir anda çok fazla göz önünde olmak rahatsızlık vermişti. Huzurumu ve özgürlüğümü kaçıran bir durum yaratmıştı. Bu da zaten şöhretin bedeliydi" ifadelerini kullandı.

        8

        "ESKİ EŞİMLE DOSTUM"

        1996'da moda fotoğrafçısı ve manken Serdar Önal ile evlenen İldeniz, evliliğini 2007'de sonlandırmıştı. Emekli manken, "Serdar ile çok iyi dosttuk, sonrasında da birbirimize âşık olarak evlendik. Boşanmış olsak da ortak yatırımımız olan bir kızımız var. Dostluğumuz devam ediyor" dedi.

        9

        KIZI DA MANKEN

        Merve İldeniz'in 22 yaşındaki kızı Leyla Önal da mankenlik yapıyormuş. İldeniz, "Hollanda Amsterdam Üniversitesi'nde Psikoloji eğitimi alırken mankenlik de yapıyor. Pek çok ünlü markanın da yüzü oldu" diye konuştu.

        10

        Merve İldeniz annelik hakkındaki duygularını şöyle dile getirdi: Anne olmak beni tamamlanmış ve bütünlenmiş hissettirdi. Büyük bir sorumluluk ve iş aslında... Hayatımda başıma gelen en ciddi şey. Her şeyin önüne koydum anneliği.

        11

        10 yılı aşkın süredir hayatında biri olduğunu söyleyen İldeniz, yeniden evlenmeyi ise düşünmediğini açıkladı.

        12

        Merve İldeniz, çocukken yazdığı bir notu Habertürk okuyucularıyla paylaştı.

        Emekli manken ayrıca, "Eski hayatımda özlem duyduğum hiçbir şey yok. Zaten geriye bakan bir insan değilim. Çok fazla da ileriye bakmıyorum artık. Bugünümün keyfini sürüyorum" ifadelerini kullandı.

        13

        "90'LAR MANKENLİK İÇİN LALE DEVRİYDİ"

        İldeniz, "Günümüzde beğendiğiniz modeller var mı?" sorusuna karşılık, "Yeni mankenleri hiç bilmiyorum. Yani sektörü hiç takip etmiyorum. Tek bildiğim artık mankenlik pek kalmadı" ifadelerini kullandı. Sektörün neden bu hale geldi konusunda da pek bir fikrinin olmadığını da belirten İldeniz, "Dünya çapındaki markaların Türkiye'ye gelmesi, yerli üretici için rekabeti çok zor hale getirdi. Mankenlik sektörü zora girince pek çok kişi de oyunculuğa yöneldi. Fotomodellik kaldı gibi biraz ama onu bile daha çok yurt dışından gelen mankenlerle yapıyorlar. Mankenler için 90'lar bir lale devriydi. Belki de biz şanslı bir dönemde yaşadık bunu, bizimle de bitti" şeklinde sözlerini sürdürdü.

        14

        "TOPUKLU AYAKKABI GÖRÜNCE HUZURSUZ OLUYORUM"

        En son ne zaman defileye çıktığını hatırlamadığını ifade eden İldeniz, "Uzunca bir süredir zaten podyumlarla ilgilenmiyorum. Gerçekten artık topuklu ayakkabı bile görünce huzursuz oluyorum. Çünkü o kadar rahat, düz başka bir hayat yaşıyorum ki... Eskiden evimde yürürcesine rahattım podyumdayken ama şu anda benim için korkutucu" ifadelerini kullandı.

        15

        İldeniz, 'Sizi ne mutlu eder?' sorusunu ise şöyle yanıtladı: Herkesi mutlu eden şeyler beni de mutlu eder. Mutluluğun peşinden koşmam geçiçi bir şey. Mutluluk geçer, mutlusuzluk gelir, mutsuzluk geçer, mutluluk gelir. Aşk da mesela... Ama sevgi ve huzur kalıcı. Sevgi aşktan, huzur da mutluluktan daha anlamlı benim için...

        16

        Geçmişe yönelik hiçbir pişmanlığı olmadığını da dile getiren Merve İldeniz, "Beni oluşturan sebeplere göre davrandım. Sebeplerinin de sonuçlarını yaşıyorum. Her şey bir deneyim ve yaşadığım her şey de bana bir şey öğretti" dedi.

        17

        "KADINLARLA REKABET HALİNDE OLMAK ZORDU"

        Merve İldeniz, 'Sektörden görüştüğünüz kişiler var mı?' sorusunu şöyle cevapladı:

        Benim arkadaşlık anlayışıma podyum arkadaşlığı pek uymuyor. O bir meslek arkadaşlığı çünkü. Tabii ki kafama göre insanlar vardı arada ama her gün gördüğüm her an birlikte olduğum insanlar aslında arkadaşım değil, meslektaşımdı. Ben herkesle iyi geçinmeye çalıştım. Kadınların rekabet içinde oldukları bir ortamda kimseyle bir sorunum, kavgam, dövüşüm olmaması için çaba gösterdim. Zor bir şey... Düşünün bir de, 10 yıl boyunca Başak Gürsoy’da en çok kazanan mankendim.

        18

        En sevdiğim arkadaşımı olan Sinem Üretmen'i kaybettim, geçen yıl vefat etti. Onun dışında var tabii ki iki üç arkadaşım ama genelde o ortamı bıraktığım gibi o camiayı da her şeyi de bırakmış oldum. Onların Whatsapp grupları var, orada değilim. Kimi zaman buluşuyorlar ama Bodrum’dayım... 80’li yıllardaki manken arkadaşlarım ile 90’lı yıllardakiler farklıdır birbirinden ve ben 80’li yıllardakilerle daha iyi anlaşıp daha çok görüşüyorum öyle de denebilir ama herkesi uzaktan seviyorum...

        19

        Merve İldeniz'in podyum arkadaşı Deniz Pulaş, "Bir ara mankenlik anılarımı yazmak istedim. Anılarımın çoğunda olan Merve İldeniz, 'Hepsini benim okumam gerek. Kötü bir şey yazarsan mahkemeye veririm seni' dedi. O proje suya düştü böylece" açıklamasını yapmıştı.

        20

        İldeniz konuyla ilgili şunları söyledi: 'Benimle ilgili kısımları okumak isterim' dedim. Hoşuma gitmeyen bir şey de yazmak istemem. 'İnsanlar gerekirse dava açarlar sana' dedim. Genel olarak uyarmaya çalıştım aslında. Manken anıları denetleme başkanı değilim. (Gülüyor) Yazarsa okurum, ama bir şey yazamamısının acısını benden çıkarmamalı. Ben sadece, 'benimle ilgili anılarımı önceden okumak isterim' dedim.

        21

        "NABZIM İSTANBUL İLE BİR ATMIYOR"

        Şimdilerde üç kedisi ve iki köpeği ile yaşamını Bodrum'da sürdüren Merve İldeniz, İstanbul'u 22 yıl önce terk etmiş. Bir dönemin ünlü mankeni, "İstanbul terk ettiğime bir gün bile pişman olmadım. İstanbul artık benim tanıdığım İstanbul değil, çok büyüdü ve çok değişti. Şehrin nabzıyla bir atamıyorum. Kendimi doğaya verdim. Para kazanma hırsım yok. Biriktirdiğim ya da yaptığım yatırımla yaşayabiliyorum. Çocuğum büyüdü. Burada yaşlanıp ölene kadar da burada yaşamayı planlıyorum ama hayat ne getirir bilinmez" dedi.

        Haberi Hazırlayan: Aytekin Teker
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ