Orkuncan İzan: Ecem Erkek'i hayranlıkla seyrediyorum, bu da 'Feyyaz'a çok yakışıyor

Dizinin yönetmen koltuğunda Osman Taşçı otururken, senaryosu ise Selin Tunç imzası taşıyor. 'Güzel Günler'de 'Feyyaz' karakterine hayat veren Orkuncan İzan, Habertürk'e açıklamalarda bulundu.

* 'Güzel Günler' ile izleyicilerle buluştun. Orkuncan İzan kimdir, oyuncu olmaya nasıl karar verdin? Biraz kendinden bahseder misin?

19 Mayıs 1992’de Ankara Çankaya’da doğdum. Eğitim hayatımın tamamını Ankara’da geçirdim. 2011’de Ankara Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde oyunculuk hayatıma başladım. Burada oynadığım bir rolle Sadri Alışık Ödülleri’nde ‘Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu Adayı’ gösterilince oyunculuk benim için hobiyken meslek haline geldi. 2013’te Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nü bırakıp Bilkent Üniversitesi Oyunculuk Bölümü’ne girdim, 2019’da mezun oldum. Mezun olur olmaz İstanbul’a yerleştim ve tiyatro yapmaya başladım. Şu anda Kadıköy Boa Sahne’de ‘Misket’ oyununda oynuyorum. ‘Hekimoğlu’, ‘Yargı’ ve ‘Behzat Ç. Çekiç ve Gül’ dizilerinde konuk oyuncu olarak yer aldıktan sonra ‘Güzel Günler’ dizisiyle birlikte kamera önüne tam anlamıyla geçmiş oldum.

“GÜZEL GÜNLER’ GİBİ DİZLERİ ÇOK ÖZLEMİŞTİK”

*Projeden ilk teklif geldiğinde neler hissettin?

Senaryoyu ilk okuduğum anda “Oh be” dedim. Böyle dizileri çok özlemiştik. Çocukluğumda izlediğim ve hatta beni oyuncu olmaya iten sıcacık aile dizilerinden birinde olma ihtimali çok heyecan vericiydi. Sonra dizinin kadrosunu duyunca heyecanım katlandı. Birkaç gece uyuyamadım.

"HER GÜN BİNNUR KAYA'YI GÖRMEK RÜYA GİBİ"

* Projede; Binnur Kaya, Ecem Erkek, Leyla Tanlar, Zeynep Çamcı, Olgun Toker, Burak Dakak, Yıldıray Şahinler, Seray Gözler, Oya İloğulları ve Duygu Köse gibi birbirinden değerli oyuncularla birlikte yer alıyorsun. Böyle bir usta ekiple çalışmak sana neler hissettiriyor ve neler kattı?

Şanslı hissettiriyor. Çok iyi oyuncular oldukları yetmiyormuş gibi üstüne bir de çok iyi insanlar. Her gün sabah Binnur Kaya’yı görmek, onun enerjisiyle iyileşmek rüya gibi. Kalabalık sahneler çektiğimizde kendimi diğer oyuncuları izlerken bulduğum oluyor. Her birini tanıdığım için, hayatımda oldukları için, hayatlarında olduğum için şanslı hissediyorum.

* Dizide Ecem Erkek'in canlandırdığı 'Füsun'a platonik aşık 'Feyyaz' karakterine hayat veriyorsun... Gördüğüm kadarıyla 'Feyyaz' pozitif, güler yüzlü biri ve bu bağlamda hikâyenin kahramanlarından... 'Feyyaz'ı analiz edebilir misin?

‘Feyyaz’ sevdi mi tam seven, sevdiği için her şeyi yapmaya hazır ama bunu allayıp pullayıp satmayan, bir yanı hep mahcup, mahzun bir karakter. Büyük hırsları yok. Tek derdi ustasının kızı ‘Füsun’un yüzü solmasın, Füsun mutlu olsun. Onu mutlu etme telaşıyla başlarını bin bir derde sokan, yalnız ama mutlu, umutlu, neşe dolu ve sadık biri.

"SAHNELERDE ECEM'İ HAYRANLIKLA SEYREDİYORUM BU DA 'FEYYAZ'A ÇOK YAKIŞIYOR"

* Dizide Ecem Erkek ile partnersin... Ve 'Füsun' ile 'Feyyaz'ın sahneleri sosyal medyada da oldukça yoğun ilgi görüyor. Rolüne çalışırken zorlandığın anlar oldu mu yoksa karakteri hemen benimsedin mi?

Ecem hayran olduğum bir oyuncu. Role çalışırken ‘Feyyaz’ın ‘Füsun’a olan aşkını Orkun’un Ecem’e olan hayranlığına dayandırmak istedim. Ben sahnelerde Ecem’i hayranlıkla seyrediyorum, bu da ‘Feyyaz’a çok yakışıyor.

* 'Feyyaz', 'Füsun' ile ekranın eğlenceli çiftlerinden ve ikili sahneleriniz de sosyal medyada yoğun ilgi görüyor... Nasıl tepkiler alıyorsun. Şimdiye kadar aldığın en ilginç yorum neydi?

Çok güzel yorumlar geliyor. Hepsini tek tek okuyorum. İzleyiciler ‘Feyyaz’ı çok sevdi. ‘Feyyaz’ gibi seveni bulamadıklarından dert yanıyorlar. Geçenlerde çok sevdiğim bir yorum oldu. “Dizinin başında ‘Feyyaz’ karakterinin hayal ürünü olduğunun uyarısını yapmaları lazım” diye. Çok sevdim. Umarım ‘Feyyaz’lar vardır.

* Peki ya aşk? Gerçek hayatta aşık olunca kendini nasıl hissediyorsun? 'Feyyaz' ile ortak yönleriniz var mı?

‘Feyyaz’ benden tamamen ayrı bir karakter değil. Kendimden koyduğum birçok şey var ‘Feyyaz’da. (Gülüyor)

“SAHNEDEYKEN KENDİMİ DEŞARJ OLMUŞ HİSSEDİYORUM”

* Öte yandan aynı zamanda tiyatro oyunlarında da rol alıyorsun. Bu tempo senin için zor oluyor mu?

Tiyatro benim için yorucu bir etkinlik değil. Aksine sahnedeyken kendimi deşarj olmuş ve dinlenmiş hissediyorum.

“ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ FERHAN ŞENSOY HAYRANIYIM”

* Sektörde oyunculuğundan ilham aldığın bir isim var mı ya da isimler?

Çocukluğumdan beri çok büyük Ferhan Şensoy hayranıyım. Onun kitapları ve oyunlarıyla büyüdüm. Mizah anlayışımı oluşturan kişi odur. Ayrıca Haluk Bilginer’in içinde olduğu her işi seyrederim. Eğer Haluk Bilginer bir projeyi kabul etmişse o izlemeye değerdir diye düşünüyorum. Şimdiye kadar pek yanıltmadı.

“ORTAYA İYİ SAHNENİN ÇIKMASI İÇİN PEK ÇOK ŞEYİN DOĞRU TATTA OLMASI GEREKİYOR”

* Bu işin eğitimini aldın, tiyatro geçmişin var işin mutfağında piştin ve pişmeye devam ediyorsun, oyunculuk sence kolay bir meslek mi?

Dışarıdan kolay görünüyor olabilir ama aslında gerçekten öyle değil. Ortaya iyi bir sahnenin çıkması için pek çok şeyin doğru anda ve doğru tatta olması gerekiyor. Yoksa sadece ezberlenmiş cümlelerin söylendiği soğuk sahneler ortaya çıkıyor. Oyuncuların bu tartımı iyi yapması lazım. Bu da hem yetenekle hem de eğitimle olabiliyor maalesef.

* Son olarak kariyerinin bundan sonrası için planların ne yönde? Neler yapmak istersin?

Eğer insanlar “Orkuncan İzan bu projede varsa bu proje izlemeye değerdir” diyorlarsa bir şeyleri başarmışım demektir. Ve bunu eğer tiyatrodan kopmadan yapabilirsem gözüm açık gitmem.

'Güzel Günler'in 11. bölümünde; Altan, anne ve babasının İstanbul'a geleceğini öğrenince kayıplara karışır. Altan'ın peşindeki Selma ve Mihran aşkı yeniden alevlenirken Cihangir'in de Selma'ya olan ilgisi artmaya başlar. Aile bir yandan anne babaya Altan'ın kayıp olduğunu söylemenin yollarını ararken, bir yandan da onu Urfa'ya götürmek isteyen babasını ikna etmeye çalışır. Aile, Altan'ı babasından istemek için planlar yaparken Altan'ın bulunmasıyla ortalık fena karışır.