Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Şampiyonlar Ligi Pep Guardiola Manchester City'le de şampiyonluğa erişemedi... Guardiola'nın şampiyonluk sınavı - Spor Haberleri - Futbol Haberleri
        1

        Akreple kurbağanın öyküsünü herkes bilir. Uzun bir hikaye olsa da bilmeyenler için şöyle özetlenebilir: Akrep nehri geçmek için bir kurbağadan yardım ister ve onu sokmayacağına dair söz verir. Akrepten söz alan kurbağa karşıya geçerek akrebi sırtına alır ve yüzmeye başlar. Nehrin yarısına geldiklerinde sırtında bir sızı hisseder ve sorar: "Hani sokmayacaktın akrep kardeş?" Akrep de üzgün bir şekilde yanıtlar: "Ne yapabilirim, bu benim doğamda var" Pep Guardiola'nın Şampiyonlar Ligi serüveni de buna benziyor. Büyük maçlarda farklı bir şeyler denemesi doğasında var...

        2

        Bayern Münih'le birkaç mağlubiyetin ardından Monaco, Liverpool, Tottenham, Lyon ve şimdi de Chelsea... Bu maçların bazılarında şanssızdı ancak tek faktörü buna bağlamak da olmaz. Söz konusu teknik direktör Guardiola olduğunda uzun uzadıya düşünmeden edemezsiniz. Çünkü kendisi de öyle yapıyor! Yakın tarihinde onu derinden sarsan iki mağlubiyet var. Chelsea de üçüncüsü olabilir...

        3

        REAL MADRID YENİLGİSİ MEZARA KADAR...

        Guardiola'yı sarsan ilk mağlubiyet, Bayern Münih'in başındayken Real Madrid'e elendikleri eşleşmeydi. Bu maç kendi deyişiyle tam bir batırmaydı: "Böylesine korkunç bir yenilgi hem zihinsel hem de duygusal olarak sonsuza kadar benimle kalacak" diyordu o gün.

        4

        Nisan 2014'teki 5-0'lık hezimetin ardından o kadar çökmüş görünüyordu ki Bayern Münihli oyuncular onun iyi olup olmadığını sormak zorunda kaldı. Bayern Münih Başkanı Karl-Heinz Rummenigge'nin eşi, Pep'in durumundan endişelenerek telefonlar etti, Philipp Lahm kendisini suçlu hissettiği için antrenmanda yarım saate yakın bir süre özür diledi...

        5

        NEREDEYSE BİR SENE SONRA KONUŞTU...

        Diğer mağlubiyet ise geçen sezon Manchester City'yle yaşandı. Koronavirüs salgını nedeniyle Devler Ligi'nin formatı değişmiş ve her tur tek maç üzerinden oynanacaktı. Guardiola sahaya üçlü savunma kurgusu, üç stoper ve iki orta saha oyuncusuyla çıkmayı tercih etti. The Athletic'in aktardığına göre yakın kaynaklarına bu tercihlerin büyük hata olduğunu itiraf etti.

        6

        Bunun kendisini derinden sarstığını da ekleyerek. Yine de birçok pozisyona girmişlerdi. "Lyon maçının ardından yaşadığım hayal kırıklığını atlatmamda başkanın desteğini unutamam" diyordu Guardiola, Al Mubarak'ten bahsederek. Böylece bu maçla ilgili de ilk kez geçenlerde konuşmuş oluyordu.

        7

        "ÇOK MU DÜŞÜNÜYOR? HADİ CANIM..."

        Bu travmalar nedeniyle Chelsea maçının onunla ne kadar kalacağını tahmin etmek de zor değil. Zira o seçimleriyle ilgili soruları yanıtlarken üç kez yenildiği Thomas Tuchel zafer nidaları atarak kupa kaldırmakla meşguldü. Bayern Münih'in sporfif direktörü Michael Reschke'ye göre Guardiola'nın maçları 'aşırı düşünmesi' 'tamamen saçmalık' boyutunda.

        8

        "HAZIRLIK MAÇLARINI BİLE SAATLERCE DÜŞÜNÜYOR"

        Katalan menajerin uzun süre yardımcılığını yapan Domenec Torrent, Guardiola'nın büyük maçlar üzerine çok düşünmediğini, her maça çok vakit ayırdığını dile getiriyor. "Hazırlık maçı oynarken bile saatlerce düşünüyor" diyor Torrent. "Sezon öncesinde de aynı. Bir hazırlık maçına bile rakibin nasıl oynadığını bilmeden çıkmıyor! Sezon öncesinde bile!" Diğer bir yardımcısı Manuel Estiarte bu duruma bir isim veriyor: "32 dakika kanunu"

        9

        "MAKSİMUM 32 DAKİKA..."

        Pep'in çalışma temposu sağır sultanın bile kulağına gitmiş durumda. Neredeyse uyumadığı tüm saatleri futbola ayırıyor. Antrenman programları, yeni taktiksel şemalar, transfer çalışmaları, rakip analizleri... Estiarte'ye göre Guardiola futboldan en fazla 32 dakika uzak kalabiliyor! "Tavanı incelemeye ya da beni dinliyormuş gibi yapıp kafasını sallamaya başladığı zamanlarda muhtemelen karşı takımın sol bekini düşünüyordur!"

        10

        "RAKİBİN ZAYIF YÖNLERİNİ DEĞİL, GÜÇLÜ YÖNLERİNE ÇALIŞIR"

        Bayern Münih, 2015-16'da Benfica'yı 3-2 yenerek yarı finale yükselse de bu zafer Katalan çalıştırıcıyı hiç tatmin etmedi. Portekiz ekibinin fazla iyi göründüğünü düşünen Guardiola önceki 10 maçlarının analizini yaptı. Bunun bedelini de belki de Agüero ödedi çünkü 'sahte 9'a yeniden kafayı takmıştı.

        11

        Katalan çalıştırıcının durumunuyla ilgili en güzel özeti eski öğrencisi Thomas Müller yaptı belki de. "Eleme maçlarında Pep rakibin zayıf yönleri yerine güçlü yönlerine odaklanır" diyordu 'Futbol profesörü' olarak anılan Alman yıldız.

        12

        "Rakibin güçlü yönlerine maksimum odak ayırır ve çok fazla saygı duyar, rakip 'daha küçük takımsa' belki de hak ettiğinden daha fazla... İnandığı sistemle rakip analizi arasında gidip gelir ve sonuçta 'Bu riski alarak oynayacağız çünkü biz buyuz' der" City önce Borussia Mönchengladbach'ı ardından Borussia Dortmund'u eledi. PSG ve Dortmund karşısında geride olmalarından rahatsız görünmüyorlardı. Ancak bazı detaylar, Guardiola'nın kafasında dönmeye başlamıştı...

        13

        UFAK DETAYLAR

        Finalle ilgili akıllara gelen ilk soru Joao Cancelo mu Oleksander Zinchenko ve Rodri mi Fernandinho muydu... Cancelo, City'nin Dortmund karşısında sakin kalması gereken dakikalarda fazla maceracı kalmıştı. Zinchenko ise daha dikkatli ve hatasızdı. Bu da City'nin istediğini yapmasına katkı sağladı...

        14

        Rodri de Fernandinho da bu ayın başında Crystal Palace'a karşı birlikte oynadı. Guardiola belki de Fernandinho'nun PSG karşısında yaptığına ihtiyacı olduğunu düşündü. Rodri topa çok fazla dokunuyor ve acele ediyordu. Bu belki de topu daha fazla tutabilecek 11 oyuncuyu bulmakla alakalıydı. Dortmund'daki maçtan sonra söylediği gibi...

        15

        "Kim olduğunuza yakınsanız kazanma şansınız artar" diyordu PSG'yi Fransa'da yendiği maçtan önce Guardiola... "Rakibi düşündüğünüzde değil. Ne yaptığınızla ilgili... Kendimiz olmayı istiyorum." Peki finale geldiğimizde hangilerinden vazgeçecekti? Tabii ki de hepsinden!

        16

        İlk 11'den bazı oyuncuları değiştirdiğinizde belki de her şeyi değiştirmiş oluyorsunuz. Mesele şu ki Guardiola, futbolu muhtemelen dünyadaki çoğunluktan fazla biliyor. Herkesi ne istediğiyle ilgili ikna edebilir, belki de haklı olduğuyla. Ancak belki de sorun tam olarak budur...

        17

        "İLKAY'I OYNATTIM ÇÜNKÜ..."

        Maçın ardından savunmanın önünde Rodri ya da Fernandinho'yu değil de İlkay'ı oynatmasıyla ilgili soruyu yanıtlıyordu Guardiola. Çünkü City'nin önceki 60 maçının 59'unda bu rolde ya Rodri ya da Fernandinho oynamıştı. Cevap ise Chelsea yarı sahasındaki boşlukları daha çabuk bulmak olacaktı. Tuchel ise "Fernandinho'nun oynamasını bekliyordum" diyordu.

        18

        "İlkay bu rolde yıllarca oynadı. Ayrıca fiziksel olarak daha küçük oyuncular, boşlukları daha çabuk bulabiliyor" diyerek tercihini açıklıyordu Guardiola. İngiliz medyası ise PSG ve son haftalardaki formuyla Fernandinho'nun maça 11'de başlamamasını eleştiriyor.

        19

        Bu sezon Manchester City'nin en skorer ikinci oyuncusu olan İlkay'ın savunma önünde oynayarak kendini bulduğu rolden de uzaklaştığını savunuyorlar. Eğer City'nin kazanma yolu Chelseali futbolcuları koşturmaktan geçiyorsa neden Sterling kenara geldi gibi soruları yöneltiyorlar.

        20

        De Bruyne kenara gelmeden sezonun en kötü performanslarından birini geçirdi, formdaki Riyad Mahrez de eski görüntüsünde değildi... Zinchenko Ruben Dias onu kaldırana kadar dakikalarca yüzüstü yattı...

        21

        "ŞAMPİYONLAR LİGİ'Nİ DE HAZIRLIK MAÇIYMIŞ GİBİ OYNARLARDI..."

        "Barcelona'dayken Şampiyonlar Ligi finali ya da hazırlık maçı... Biri diğerinden farklı değildi..." diyor Guardiola... "Çocukları canlandırmak için küfür bile ederdim ama onlar omuz silkerdi. Şampiyonlar Ligi ya da dostluk maçı... Hepsinde aynı güvenle aynı ruh haliyle oynarlardı. Manchecster City'de ise 'Bu tür hazırlık maçlarını' oynamaya alışık değiliz"