‘Grip salgını yok ancak çocuklar daha uzun ve ateşli geçiriyor’
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Bakır, 'domuz gribi' hakkında merak edilenleri yanıtladı
ABONE OLCeyda ERENOĞLU / HT GAZETE
Türkiye’nin dört bir yanından gelen ‘domuz gribi’yle ilgili ölüm haberleri, soru işaretlerine yol açıyor: Hastalık bu yıl önceki yıllara oranla daha fazla mı görülüyor? Öldürücülüğü geçen yıllara göre daha mı çok? Kimleri daha çok etkiliyor ve nasıl korunmalıyız?
Amerika ve Avrupa’da bu kış 65 yaş üzerindeki gribe bağlı hastane yatışları ve ölümlerin geçen yıllara göre artmış olması, Batı basınında çokça yer aldı ve kaygıya neden oldu. Uzmanlar buna, daha önceki yıllarda görülmeyen ve aşı içeriğinde bulunmayan ‘H3N2’ olarak adlandırılan yeni grip virüsünün yol açtığını belirtti. 65 yaş üzerindeki kişilerde görülen ölüm artışları bununla ilişkilendirildi. Peki Türkiye için durum ne?
Prof. Dr. Mustafa Bakır, “Öncelikle bilinmesi gereken şu ki ülkemizde yaşanan grip Avrupa ve Amerika’da olduğu gibi H3N2 virüsü ağırlıklı değil. Gripli hastaların yaklaşık yarısında influenza B, diğer yarısında daha çok H3N2, daha küçük bir kısmında da H1N1 olarak adlandırılan mevsimsel influenza A tipleri saptanmıştır. Türkiye’de önceki yıllarda aralık sonu ve ocak ayının ilk haftasında başlayan salgın bu yıl ocak ayının ikinci haftasında başlamış, mart ayının ilk 2 haftasında zirve yapmıştır. Salgının büyüklüğünün önceki yıllardan farkı yoktur” dedi.