Bilim insanları, karın yağından ziyade genel vücut yağının azaltılmasının meme kanseri riskini düşürdüğünü açıkladı.
İngiltere'de her yıl 50.000 kadına meme kanseri teşhis ediliyor. Endocrine-Related Cancer dergisinde yayımlanan çalışmaya göre; sadece göbek yağından ziyade toplam vücut yağını kaybeden menopoza girmiş kadınlarda meme kanseri riski azalıyor. Bu sonuçlar sağlıklı bir şekilde genel kilo vermenin önemini vurguluyor.
Ancak uzmanlar, hem vücuttaki yağ oranını azaltmanın hem de göbekli olmamanın meme kanseri riskini azaltmada büyük öneme sahip olduğunu vurguluyor. Vücut yağı, menopoz sonrası kadınlarda meme kanseri için bilinen bir risk faktörü ancak karnın etrafında spesifik olarak biriken yağ artışının tam olarak kansere yol açtığı henüz belirsiz.
Prof. Dr. Mustafa Ateş Özyeğin ve Dr. Mustafa Ünal, Portekiz'deki Obezite Kongresi'nde açıklanan bu çalışmayla ilgili HABERTURK.COM'a özel açıklamalarda bulundu.
DİYABET, KALP DAMAR HASTALIKLARI VE KALIN BAĞIRSAK KANSERİ RİSKLERİNİ DE ARTIRIYOR!
Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Ateş Özyeğin ise şunları söyledi: "Dünya genelinde yapılan araştırmalarda aşırı kilonun tüm vücuda yayılan şeklinin (obezite) belirli bölgelerinde toplanan (göbek etrafı, iç organlarda) bölgesel yağlanmaya göre kanser oluşumu açısından daha riskli olduğu kanıtlandı. Tüm vücuda yerleşmiş olan kilo; meme kanserinin yanı sıra diyabet, kalp damar hastalıkları ve kalın bağırsak kanseri için risk oluşturur. Özellikle meme kanseri açısından bakıldığında menopoz sonrası kadınlarda görülme riski daha fazladır. Meme kanseri için bu riski ele alacak olursak, obez hastalarda özellikle takip edilmesi gereken tümör belirteçleri; kadınlık ve erkeklik hormonu değerleri, insanlara tokluk hissi veren leptin hormonunun değerlerinin izlenmesi gerekmektedir. Bu saydığımız kanser riskini gösteren belirteçlerin obez olan hastalarda yalnızca göbek etrafında ya da belde yağı toplanan hastalara göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Bunun için obezlerin vücut kitle endekslerini normal sınırlara indirmesi gerekir."
YÜKSEK İNSÜLİN BAŞKA KANSERLERLE DE İLİŞKİLİ
Tüm dünyada ve ülkemizde kadınlarda en sık görülen kanser türünün meme kanseri olduğunu vurgulayan Endokrinoloji Uzmanı Dr. Mustafa Ünal ise; "Meme kanserinin gelişmesinde bugüne kadar tanımlanmış pek çok risk faktörleri saptanmıştır. Bunlar arasında erken yaşta adet görmeye başlamak, çocuk sahibi olmamak ya da ileri yaşlarda çocuk sahibi olmak, kısa süreli emzirme, geç menopoz gibi etkenlerin yanında obezite de sayılmıştır. Dünyada yapılan pek çok klinik araştırmada obezitenin meme kanserini artırdığı tespit edilmiştir.
Yayımlanan çalışmada seks hormonları, testosteron ve östrojen, leptin ve inflamatuvar faktörler dahil birçok kan markörü düzeyinin artması meme kanseri riskiyle ilişkilidir. Düzenli yapılan egzersizler kadın cinsiyet hormonlarının metabolizmasını düzenlemekte, yağ dokusu ve östrojen düzeyini azaltmakta ve östrojenin azalması ise meme kanseri riskini azaltmaktadır. Diyetle fazla karbonhidrat alınması insülin salgılanmasına yol açmakta, insülin düzeyi ve insülin benzeri büyüme faktörü (IGF) artmaktadır. Göbek yağlanmasından ziyade tüm vücut yağının azaltılmasının meme kanserini azalttığı ifade edilmektedir. Menopoz sonrasında yağlı doku miktarı daha fazla olan şişman kadınlarda, üretilen östrojen miktarının yüksek olmasına bağlı olarak meme kanseri riski artar. Ayrıca, fazla kilolu olan kadınlarda kan insülin seviyeleri de daha yüksektir. Daha yüksek insülin düzeyleri, meme kanseri dahil bazı kanserlerle ilişkili bulunmuştur" açıklamasında bulundu.
Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.