Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin SON DAKİKA! Seren Serengil ile Yaşar İpek arasındaki sular durulmuyor! 'Allah'a havale ediyorum'

        Seren Serengil ile Yaşar İpek geçtiğimiz yıl evlenmişti. Üç düğün yapan çift, mutluluklarını her fırsatta dile getirirken bir anda boşanacaklarını açıkladı.

        İki taraftan şok iddialar ortaya atılırken Serengil'in, SHOW TV'nin sevilen programı 'Hey Canlı'ya yaptığı açıklamalar magazin gündemini sarstı.

        Serengil'in açıklamalarından sonra Yaşar İpek de, tüp bebek tedavisi sırasında kendisinin kandırıldığını ifade etmişti.

        Serengil, iki gün önce fenalaştı ve hastaneye kaldırıldı.

        Eşi Yaşar İpek ile olaylı bir boşanma süreci yaşayan Seren Serengil'den üzücü haber geldi. Hastaneye kaldırılan Serengil bebeğini kaybetti.

        Seren Serengil sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:

        Güzel bebeğim dayanamadın bu kadar küfüre hakarete zulme iftiraya "istenmediğim yerde kalmam" dedin gururlu kızım... Kızım diyorum çünkü hep öyle hissettim... İlk günden beri beraber mücadele ettik ama bu kadar kötülüğe senin minicik kalbin dayanamadı sana sahip olabilmek için ne mücadeleler verdim ben ama seni daha fazla koruyamadım hoşçakal...

        YAŞAR İPEK'TEN YENİ AÇIKLAMA

        Yaşar İpek yaşananlardan sonra Instagram hesabından yeni bir açıklama yaptı:

        Evet arkadaşlar bu yaşanan olaya çok üzgünüm, ben de çok mutsuzum, her ne kadar oluşum süreci (mitokondri) benim onay vermediğim şekilde olsa da! Seren bana bayram öncesi açmış olduğu anlaşmalı boşanma davasını kabul etmedim, nedeni benim çocuktan feragat etmemi istemesi ben bunu kabul etmedim..! Evet Seren'den beni kandırdığı için vazgeçtim çünkü beni böylesi hassas bir olayda kandırdı. İstemediğim şekilde hamilelik sürecini başlattı ama doğacak çocuğumdan vazgeçmedim..! Peki şimdi soruyorum size Seren gerçekten bu çocuğu doğurmak istedi mi..? Gerçekten doğurmak isteseydi 7:24 sosyal medyada yaşayıp bu kadar sıkıntılı bir sürecin 24 saat yayınını yapar mıydı? Böylesine zorlu bir hamilelik sürecine başlayıp bir insan daha bebek 10 günlükken Yunanistan tatiline gider mi? Oradan dönüp reklam çekimine gider mi? Çevrenizde akrabanızda yakınlarımızda görüyoruz hafif düşme riski olan insanlar gerçekten en az 3 ay evde yataktan kalkmıyor, Seren ise en son hastaneye Arnavutköy'deki balıkçıdan gitti... Normal sağlıklı insanlar bile en yakınlarına dahil 3-4 ay önce olmadan haber vermiyorken, peki ya senin yaptığın neydi Seren? Ben zaten şiddet uygulayan kötü bir adamım sen de amacına ulaşıp hamile kalmışsın neden telefonlarını kapatıp 3-4 ay uzaklaşmadın herkesten her şeyden bu çocuğu sonuna kadar istiyor muydun yoksa amacın yine farklı mıydı Seren..? Seni burada bağlayan bir işin yok diyemezsin ki nasıl gideyim iş var güç var, şükürler olsun buradan 3-4 ay uzaklaşıp telefonunu kapatıp bebeğini sağlıklı bir şekilde gelişim sürecine getirebilecek kadar imkanların da var ama sen bebeğini değil sosyal medyayı seçtin... Hadi şimdi yine linç ettir beni... Allah yukarıda her şeyi görüyor, seni bana oynadığın bu oyunla beraber Allah'a havale ediyorum Seren..

        SEREN SERENGİL 'HEY CANLI'YA ŞU AÇIKLAMALARI YAPMIŞTI:

        *Gülben Ergen bizi bitirdi.

        *Yaşar İpek'in kardeşi, Gülben’in eski çalışanı. Onu üstümüze sürdü, hep bizi mahvetti.

        *Yaşar’ın babası belli değil. Yaşar'ın annesi iki erkek kardeş ile evlenmiş.

        *2 sene boyunca beni hep dövdü ama seviyorum diye sabrettim. Keşke en başta yapsaydım bunu.

        REKLAM

        *Para için madde işine girdi.

        *Yaşar madde bağımlısı. Parası yok diye bu işi yaptı. O parasız diye evimde besledim, onu gezdirdim. Tedavi görüp arınsın istedim.

        *Anlatamadığım çok şey var ama Yaşar yaptıkları için cezaevine girecek.

        *Eski sevgilim Özay da bunlardan çok çekti.

        Serengil'in ardından Yaşar İpek de Ali Çınar'a dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Sessizliğini bozan İpek, şu ifadeleri kullandı:

        *Benim Seren'e bu zamana kadar asla fiziki bir temasım olmadı.

        *Ben 'Başkasından alınan mitokondri ile hamile kalınmasını istemiyorum' dedim. 'Tamam, çocuk yapmıyoruz, boşanalım' dedi. 'Tamam' dedim, 'Boşanalım'. Madem sen benimle çocuk yapmak istiyorsun. Ben kobay mıyım?

        *Seren 1 ay sonra 'Kendi yumurtalarımla yapacağım' dedi. Kabul ettim, ona iğneleri her gün ben yaptım. Ben çocuğumun olmasını istemesem o iğneleri 1 ay boyunca kendim yapar mıyım?

        *Benim çocuğum olmasından çok Seren'in çocuğunun olmasını istiyorum. Çünkü bu agresifliği, insanlara küslüğü, kızgınlığı hepsi geçecek. O duyguyu, o sevgiyi aldığında anlayacak.

        *Bu ses kaydı var ya, eve gittiğim... O gün hastaneden başka biri aradı. Kız, 'Yaşar biz çok üzülüyoruz. Bu mitokondri vardı ya, başkasının sıvısı...' dedi. O an buz kesildim o lafı duyunca. 'Biz o sıvıyı Seren'e uyguladık' dedi.

        *İkimizin DNA'sına o kabul etmediğim şeyi koymuş. Çılgına döndüm. Ben böyle bir şey kabul etmediğimi söylemiştim.

        * Ben karıma güvendim, hastaneye güvendim... 'Sizi mahkemeye veriyoruz' dediler, o sinirle eve gittim. 'Sperm senin spermin. Yüzde 90 senin. Diğeri seni ne ilgilendirir?' deyince ana avrat sövmüşüm.

        *Benim karımı hepimiz tanıyoruz. Ben ona vursaydım o böyle durabilir miydi? Ben ona bir yıl bu şiddetleri uygulayan bir insan olsaydım arkadaşlarımı, dostlarımı niye sildim?

        *Bütün kadınlardan özür diliyorum ama bu konudan dolayı Seren'den dilemiyorum.

        *Havluyla şiddet uygulamak benim tarzım olan bir şey değil. Vurmak da benim tarzım değil.

        *Ben çocuğuma herkesten daha iyi baba olurum. O babalıksa bana yakışır. O da inşallah anneliğini doğru dürüst yapar. Ben babalık görevlerimi sonuna kadar yerine getiririm.

        *Ben çocuktan vazgeçecekmişim... Bunlara sadece güldüm.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ