Modric ve Hırvat futbolundaki karanlık ilişkiler: Dünya Kupası'nı alsa da kahraman olamayabilir!

Barış Kaygusuz - HABERTÜRK

Japonya ve Güney Kore'nin ev sahipliği yaptığı 2002 Dünya Kupası sona erdiğinde üçüncülük apoletini takan Türkiye A Milli Futbol Takımı'nı taşıyan uçak Atatürk Havalimanı'na inmeden önce F-16 savaş uçakları tarafından karşılanmış, milli futbolcular ülkede kahraman ilan edilmişti.

Benzer şekilde Rusya'da düzenlenen 2018 Dünya Kupası'nda finale kalan taraflardan biri olan Fransa'nın şampiyon olması durumunda, Fransızların yıldız futbolcuları Griezzmann, M'bappe veya Pogba'nın Paris sokaklarındaki kutlamalara damga vurmasını ve milyonlarca kişinin bu isimleri tezahüratlara konu yapmasını bekleyebilirsiniz ancak finalin diğer cephesi Hırvatistan'da bu durum biraz daha farklı.

Çünkü Hırvatların Rusya'daki performansının 1 numaralı mimarı olarak gösterilen ve kimilerince dünyanın en iyi orta sahası olarak kabul edilen Luka Modric, Hırvat olmayan birçok futbolsevere ilginç gelecek olsa da ülkesinde pek de sevilen bir figür değil ve kahraman ilan edilmekten bir hayli uzak.

Bunun sebebi ise ülke tarihinin en çok konuşulan yolsuzluk skandallarından birinin vitrinindeki isim olması.

SİYASET İLE İÇ İÇE GEÇEN FUTBOL

Eğer Dünya Kupası çeyrek finalinde Rusya ile Hırvatistan arasında oynanan karşılaşmayı izlediyseniz, Hırvatistan Cumhurbaşkanı Kolinda Grabar-Kitarovic'i ekranda görmemiş olma şansınız bir hayli düşük. Daha önce milli maçlarda pek de görülmeyen Grabar-Kitarovic, Rusya Başbakanı Medvedev ve FIFA Başkanı Gianni Infantino'nun yanında boynuna taktığı Hırvatistan atkısıyla oldukça coşkulu bir görüntü sergilemişti.

Ancak seçimlere 1 yıldan az bir süre kala Grabar-Kitarovic'in sergilediği bu görüntü ülkede futbolla siyasetin nasıl iç içe geçtiğinin önemli bir işareti olarakyorumlandı ve Grabar-Kitarovic popülizmle suçlandı.

Rusya ile oynanan karşılaşmada Grabar-Kitarovic'in yan koltuğunda ise eski Dinamo Zagreb yöneticisi ve şimdiki Hırvatistan Futbol Federayonu İcra Kurulu Başkanı Damir Vrbanovic vardı. Vrbanovic, Haziran ayı başında sona eren ve Hırvatistan tarihinde kamuoyu tarafından en çok tartışılan dosyalardan biri olarak gösterilen davada 3 yıl hapis cezasına çarptırılmış olsa da futbol federasyonundaki koltuğunu kaybetmedi ve Cumhurbaşkanı ile Rusya'ya seyahat etmeyi başardı.

Ancak Vrbanovic'in yargılandığı davanın en medyatik figürü eski bir Dinamo Zagreb yöneticisi olan ve Hırvat futbolunun en güçlü adamlarından biri olarak gösterilen Zdravko Mamic'ti. Mamic, yargılandığı davada 6 buçuk yıl ceza alsa da, Bosna Hersek'e kaçarak hapse girmekten kurtuldu.

Cumhurbaşkanı Grabar-Kitarovic'in de yakın arkadaşı olan Mamic, iddiaya göre Dinamo Zagreb'e genç yaşta transfer olan Luka Modric ve Dejan Lovren ile kişisel sözleşmeler imzalamıştı. Yapılan anlaşmaya göre Mamic, bu futbolculara gelecekteki kazançlarından alacağı pay karşılığında finansal destek sağlayacaktı. Oyuncuların kulüpleriyle yaptığı sözleşmelerine de giren maddelere göre, transfer ücretlerinden elde edilen gelirden bir miktar pay da Mamic ailesine gidecekti.

Ancak Mamic hakkındaki suçlamalara göre, oyuncuların sözleşmelerindeki maddeler transferleri gerçekleştikten sonra eklenmişti. Bu da onu evrakta sahtecilik başta olmak üzere bir dizi mali suçun faili haline getirdi.

MODRIC'TEN MAMIC'E 8.5 MİLYON EUROLUK ÖDEME

6.5 yıl hapis cezasına çarptırılmasına neden olan suçlamalara bakılırsa Mamic, Dejan Lovren, Sime Vrsaljko ve Mateo Kovacic gibi birçok Hırvat yıldızın transferinden çok ciddi oranda paylar aldı.

ESPN'den Nick Miller'ın aktardığı bilgilere göre, 2008'de Modric, Dinamo'dan Tottenham'a transfer olurken aldığı 10.5 milyon euroluk ücretin 8.5 milyon eurosunu yasa dışı bir şekilde Mamic ve ailesine aktarmıştı. 2015 yılında harekete geçen Hırvat savcılığı Mamic ve beraberindeki 3 kişiyi yolsuzluk ve vergi kaçakçılığı suçlamasıyla gözaltına aldırdı.

Modric'in dosyaya dahil olması ise Haziran 2017'de gerçekleşti. Mamic'in duruşmasında ifade veren yıldız futbolcu, kariyerinin ilk yıllarında ne kadar kazandığı yönündeki basit sorulara 'Hatırlamıyorum' şeklinde yanıt verdi. Ve davanın seyrine etki edecek bir biçimde, kontratındaki sözkonusu maddelerin 2008'de Tottenham'a transfer olmadan önce de kontratında yer aldığını söyledi.

Modric'in verdiği ifade, elde edilen bulgular ve önceki açıklamalarla çelişince yıldız futbolcuya yalancı şahitlik suçlamasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Benzer suçlamalarla hakkında soruşturma başlatılan bir diğer isim de Dejan Lovren oldu.

'HATIRLAMIYORUM' SÖZÜ SLOGANA DÖNÜŞTÜ

Real Madrid forması giyen Modric her ne kadar tüm dünyanın tanıdığı bir isim olsa da Mamic'in duruşmasında verdiği ifadeden önce de ülkesinde popüler isimlerden biri değildi.

Hırvat futbolundaki yaygın yolsuzluk kültüründen şikayetçi olan Hırvat taraftarlar, Modric ile Mamic arasındaki ilişkiyi de bu bu problemin bir parçası olarak görüyordu. Öyle ki EURO2016'da Hırvatistan'ın Çek Cumhuriyeti ile oynadığı maçta, takımları 2-1 önde olmasına karşın Hırvat taraftarlar sahaya fırlattıkları meşalelerle yolsuzluk skandalını protesto etmiş ve dünyanın ilgisini üzerlerine çekmişti.

Ancak Modric'in mahkemede sorulara 'Hatırlamıyorum' şeklinde yanıt vermesi, Hırvatların olaya tepkisini arttırdı. Rusya'da 10 numaralı formayı giyen taraftarlardan bazıları formanın isim kısmına 'Hatırlamıyorum' yazdırırken, Modric'in çocukluğunda yaşadığı otelin duvarlarına 'Bugünü bir gün hatırlayacaksın Luka', 'Luka Mamic' gibi yazılar yazıldı.

Şimdi Luka Modric, kolunda kaptanlık pazubandıyla tarihinde ilk kez Dünya Kupası finaline yükselen Hırvatistan Milli Takımı'nın en önünde yeşil sahaya adım atacak. Ancak 4 milyonluk nüfusu olan Hırvatistan'da tribünler ikiye bölünmüş durumda.

Kimileri siyaset ile iç içe geçmiş ve yolsuzluğa batmış Hırvat futbolunda, karanlık ilişkilere sahip futbolcuların bir ulusu temsil edemeyeceğini düşünürken, kimileri ise Dünya Kupası'nın sadece futbol ile ilgili olduğunu ve Luka Modric'in bir kahraman olduğunu düşünüyor.

Bakalım Hırvat yıldız Dünya Kupası'yla Zagreb'e indiğinde bir kahraman gibi mi karşılanacak yoksa Hırvatlar kupayı tüm dünyanın aksine Modric'i omuzlara almadan mı kutlamayı tercih edecek. Tüm bu soruların anlam kazanması için artık tek bir şart var, Modric'in Pazar akşamı oynanacak finalde Fransızların elinden kupayı söküp alması...