Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Sinema Korku – gerilimde en iyi 10 devam filmi
        7

        4. FRANKENSTEIN’IN GELİNİ (1935)
        (Bride of Frankenstein)

        İşte ‘korku türünden en iyi devam filmleri’ deyince akla gelen ilk yapıtlardan biri! Eleştirmenler tarafından hazırlanan ‘en iyi devam filmleri’ seçkilerinin de vazgeçilmezleri arasında. James Whale’in yönettiği film, 1931 yapımı “Frankenstein”in devamını niteliğini taşıyor. Alman dışavurumcu filmlerini andıran gotik atmosferi ve siyah beyaz görüntüleriyle dikkat çekiyor. 1818’de yayımlanan romanıyla bizi Dr. Frankenstein ve canavarıyla tanıştıran İngiliz yazar Mary Shelley’e de selam gönderen filmde, Boris Karloff’un canlandırdığı canavar ilk başta insanlara karşı acımasız. Ama olaylar geliştikçe onun da sevgiye ihtiyacı olduğu ortaya çıkıyor. Kör kemancının sevgisi ve müzik her şeyi değiştiriyor. Ancak Dr. Frankenstein’dan çok daha hırslı olan Dr. Pretorius trajediyi hazırlıyor.

        8

        3. SESSİZ BİR YER 2 (2021)
        (A Quiet Place Part II)

        Trajik bir kayıpla başlayan ilk film, ailenin, dünyayı işgal eden uzaylı canavarlara karşı verdiği yaşam mücadelesi üzerine kuruluydu. Evelyn’in (Emily Blunt) kıyamet sonrasında doğurduğu bebek, geleceğe ve hayata olan inancın simgesiydi. Lee ile Evelyn’in yegâne hedefi, çocuklarını korumak, aileyi bir arada ve hayatta tutmaktı. İkinci film ise üç karakterin farklı hedeflerinin karşı karşıya gelmesi üzerine kurulu. Eşini kaybetmiş Evelyn’in hedefi yine aynı: Üç çocuğunu korumak ve hayatta kalmak. Ama bunu tek başına yapmasının zor olduğunu biliyor. Sonuçta, ses çıkarmasını engelleyemeyeceği, sürekli ilgi isteyen bir bebeği var. İşte bu yüzden, terk edilmiş fabrikada, kendine güvenli ve sessiz bir hayat kuran Emmett’dan (Cillian Murphy) destek istiyor. Ama ailesini kaybetmiş Emmett, kimseye yardım etmekten yana değil. Hayatını tek başına sürdürmek istiyor ve geleceğe dair hiçbir umudu yok. Evelyn’in işitme engelli kızı Regan (Millicent Simmonds) ise iki yetişkinin aksine kurtuluş umuduna inanıyor. ‘Sessiz Bir Yer 2’, ilk filmde olduğu gibi korku gerilim anları konusunda yine gayet başarılı. Ses duydular mı hiçbir engel tanımadan hedeflerine kilitlenen yaratıklar, birçok heyecanlı sahneye vesile oluyorlar. Yönetmen John Krasinski’nin senaryoyu yazarken yaratıklara karşı verilen savaşla karakterlerin gelişimi arasında bağlar kurmaya dikkat ettiği belli oluyor.

        9

        2. ZOMBİ (1978)
        (Dawn of the Dead)

        Modern zombi filmlerinin öncüsü Amerikalı yönetmen George A. Romero'nun 1968'de çektiği düşük bütçeli siyah beyaz kültleşmiş filmi ‘Night of the Living Dead’ (Yaşayan Ölülerin Gecesi), insanların sınırlı bir alanda zombilere karşı verdiği yaşam mücadelesini anlatır. ABD – İtalya ortak yapımı olarak gerçekleştirilen ve Türkiye’de ‘Zombi’ olarak gösterime giren devam filmi ‘Dawn of the Dead’ ise insanların zombi haline geldiği bir salgın ortamında geçer. Filmde bir grup insan, zombilere karşı korunmak için banliyödeki bir alışveriş merkezine sığınır. Dışardaki zombiler taze insan eti özlemiyle beklerken, onlar da kurtulma planları yaparlar. Romero bu kez renkli olarak çektiği filmin alt metinlerinde Amerikan tüketim toplumunu eleştirir.

        10

        1. ŞEKER ADAMIN LANETİ (2021)
        (Candyman)

        1992 yapımı ‘Candyman’, 1980’lerden itibaren örneğini çok gördüğümüz, psikopat katillerin peş peşe insan öldürdüğü alt türden gelir. Doğaüstü şehir efsanesinden yola çıkması ve canavarın beyazların kurbanı bir siyah olması itibarıyla türün diğer örneklerinden ayrışır. Hikâyenin Chicago’da Afrika kökenli Amerikalıların yaşadığı Cabrini-Green adlı toplu konutlarda geçmesi dikkat çekicidir. 2021 yapımı ‘Candyman’ de yıllar içinde kentsel dönüşüme uğramış, şık rezidansların yükseldiği Cabrini-Green’de açılıyor. Bölgeye yeni taşınan sanatçı Anthony McCoy (Yahya Abdul-Mateen II) yeni eserleri için aradığı esin kaynağını bölgenin geçmişinde ve Şeker Adam efsanesinde aramaya başlıyor. McCoy, hikâyenin 19. Yüzyıl sonlarına kadar uzanan kökenlerine indikçe sanatı için adeta bir maden bulduğunu fark ediyor. Nia DaCosta’nın yönettiği ‘Şeker Adamın Laneti’nde korku türü kapsamına giren devam filmlerinde pek görmediğimiz entelektüel bir çaba var. Sadece bir devam hikâyesi yok karşımızda. Efsanenin parçası haline gelen ilk filmin öykü örgüsünü farklı şekilde analiz eden yeni bir yorum seyrediyoruz. Senaryo ilk filmin özünde yatan parlak fikirleri ortaya çıkarırken beyaz bakış açısı dahil zayıf yanlarını yok etmeyi ihmal etmiyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ