Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Teknoloji Bilişim Pandemi uzaktan eğitim teknolojileri pazarını büyüttü - Haberler - Teknoloji Haberleri

        Pandeminin en çok etkilediği alanların başında eğitim geldi. Salgının yayılımını azaltmak için uzaktan eğitime geçilmesi, eğitim alanındaki teknolojik çözümlere yönelik ihtiyaçları da artırdı. Küresel pandemi koşulları ile birlikte eğitim teknolojilerinin, en hızlı büyüyen pazarlardan biri haline geldiğine dikkat çeken ABD merkezli görsel donanım ve yazılım çözümleri şirketi ViewSonic’in Türkiye, Orta ve Doğu Avrupa Bölge Müdürü Hasan Koçyiğit, “Yapılan araştırmalara göre 2019’da yaklaşık olarak 183 milyar dolar, 2020’de 227 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip olan eğitim teknolojileri pazarının, 2027’de 404 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor” dedi.

        REKLAM

        Küresel pandeminin, eğitim hayatı üzerindeki etkilerini gösteren rakamları paylaşan Koçyiğit, “Pandeminin başlarında 194 ülke kapandı, bundan 1.6 milyar öğrenci etkilendi ki bu yüzde 91’lik bir oran demek. 1 Şubat 2021 tarihine geldiğimizde 28 ülke hala kapalıydı, ki bu da 220 milyon öğrenci, yani yaklaşık yüzde 13’lük bir nüfusa tekabül ediyor. Bu öğrenciler günümüzde eğitime sadece uzaktan ulaşabiliyor. Türkiye’ye bakıldığında; yüksek öğrenim öncesi kısımda yaklaşık 18 milyona yakın öğrenci bulunuyor. Bu öğrenciler ile 1 milyon öğretmenimiz küresel salgından etkilendi” diye konuştu.

        ‘YÜZ YÜZE EĞİTİM UZAKTAN ÖĞRENME İLE DESTEKLENMELİ’

        Pandemi koşulları ile birlikte hemen hemen her yerde eğitim teknolojisi (EdTech) araçlarının giderek daha fazla benimsendiğini belirten Hasan Koçyiğit, “Covid-19, öğrenmenin her yerde, her zaman ve her yaşta gerçekleşebileceğini vurguladı. Bu nedenle, öğretim yöntemlerinin 'yeni normali' karşılayacak şekilde uyarlanması gerekiyor. Salgın, öngörülebilir bir gelecek için eğitimi değiştirdi ve okulların yeniden açılmasını çoğu ülkede göz korkutucu bir görev haline getirdi. Uzaktan öğrenmeyle desteklenen yüz yüze eğitimi birleştiren hibrit modeller, gelecekte okulları yeniden açmak için en geçerli yaklaşım olacak gibi görünüyor” dedi.

        Türkiye özeline bakıldığında da eğitim teknolojileri sektöründe yükselen bir trend görüldüğüne dikkat çeken Koçyiğit, şunları söyledi:

        REKLAM

        “Öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz şu anda süreci dijital olarak sürdürüyor. Bununla beraber bu dönem sonlandığı zaman ise hem öğrenciler hem de öğretmenler artık akıllı tahtalara ve diğer eğitim teknolojilerine daha aşına olacaktır. Çünkü artık hiçbir şey eskisi gibi geleneksel yöntemlerle ilerlemeyecek.”

        Yeni dönemde örgün ve uzaktan eğitim arasında bir denge oluşturabilen eğitim teknolojisi platformlarının öne çıkacağını vurgulayan Koçyiğit, “Klasik eğitim yöntemleri, gelişen uzaktan eğitim teknolojileri sayesinde gelecekte hibrit şekillerde gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Hibrit modelde hem yeni teknolojiler kullanılacak hem de klasik yöntemlerden faydalanılacak” dedi.

        3 MİLYON KULLANICIYI GEÇTİ

        .png
        .png

        ViewSonic olarak sadece bir ekran üreticisi değil aynı zamanda eğitim, sunum ve birlikte çalışma için optimize edilmiş çeşitli servisleri bünyesinde barındıran bir ekosistem sunduklarıları aktaran Hasan Koçyiğit, bu kapsamda eğitim amaçlı bir yazılım olarak geliştiirlen ViewSonic myViewBoard’un dünya genelindeki kullanıcı sayısının 3 milyonu geçtiğini söyledi.

        REKLAM

        Pandemi süresince Türkiye’deki tüm kullanıcılara ücretsiz sunduklarını myViewBoard platformuna bu süreçte üye olan herkesin, sistemden ömür boyu faydalanacağını söyleyen Koçyiğit, “myViewBoard’da, beyaz sayfadan çıkmadan derse eklemek istedikleri tüm içeriklere tek tuşla ulaşabilen öğretmenler, görüntüleri ve videoları da sürekle-bırak yaparak ders içeriklerine alarak derslerini buluta kaydedebiliyorlar ve öğrencileri ile paylaşabiliyorlar. Dijital alanda bir sınıf ortamı yaratmaya yardımcı olan yazılım aracı, dijital öğrenme ortamları oluşturmanın yollarını geliştirmeye çalışan eğitim kurumlarına, öğretmenlere ve öğrencilere bir sanal öğrenme alanı sunuyor. Ekosisteminin sunduğu araçlarla, derslerde fiziksel ve sanal sınıflar arasında istenildiğinde geçiş yapılabiliyor” dedi.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ