Bakan Kaya: Şiddet içerikli haberler konusunda RTÜK ile toplantı planlıyoruz

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, "Reyting kaygısıyla şiddet haberlerinin özellikle vahşet içeren haberlerin verilmesine karşıyız. Bu ay içinde RTÜK ile ve bütün kanalların genel yayın yönetmenleriyle bir toplantı planlıyoruz. Reyting kaygısıyla kadına yönelik şiddeti çevirip çevirip kötü bir şekilde vermenin yararı olduğunu düşünmüyoruz." dedi.

Kaya, Bakanlıkta, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir araya geldiği basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Basın mensuplarına emekleri için teşekkür eden Kaya, duyarlılıkla yapılan haberler sayesinde birçok aileye ulaştıklarını belirtti.

Kaya, Bakanlığı takip eden kadın muhabir oranının fazlalığından da memnun olduğunu söyledi.

Kadına yönelik şiddeti önleme konusundaki çalışmalara ilişkin bir soruya karşılık Kaya, kadına şiddetle mücadelenin paydaş kurumlarla iş birliği içinde sürdürülebileceğini ifade etti.

"Kadına Şiddetle Mücadele Eylem Planı"nın yürürlükte olduğunu, "Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı"nın da hazırlandığını hatırlatan Kaya, kadına yönelik şiddetle mücadelede koruyucu ve önleyici hizmetlerin artırılması için çalıştıklarını belirtti.

Şiddetle mücadele eğitimlerinin verildiğini belirten Kaya, eğitimlerde 2017 için çok yüksek katılım oranları yakaladıklarını, tüm eğitim branşlarında 4 yılda yapılan eğitimlerin yüzde 50'sinin 2017'de verildiğini söyledi.

Kaya, "Şiddet uygulamış kişilerle ilgili teknik takip sistemi var. Kelepçe uygulamasında sayı 30'du bunu 600'e çıkaracağız. İl sayısını da 2'den 6'ya çıkardık. Önümüzdeki dönem bunu artırmak için çalışacağız." dedi.

Tüm kamu ve kuruluşlarla bu konudaki çalışmaların artırılması gerektiğini ifade eden Kaya, "Özellikle can güvenliği riski olan vakalarda kelepçe uygulamasının artık zorunlu olarak yapılması gerekiyor. Bir adam, 'Ben seni öldüreceğim, keseceğim, doğrayacağım' diyorsa bu adama mutlaka kelepçe takılmalı." diye konuştu.

"GÜVENLİKLİ BİR SİTEDE EV TUTTUK"

Kaya, bazı haberlerin üzüntü verici olduğuna, adli mercilerin karar verirken can güvenliği riski olan vakalarda çok daha hassas davranması gerektiğine dikkati çekti.

İstanbul'da bir babanın iki çocuğunu katlettikten sonra kendini öldürdüğünü hatırlatan Kaya, süreç hakkında inceleme başlatıldığını söyledi.

Çocukların annesine, Bakanlık olarak kendilerine başvurduğu andan itibaren, her türlü desteği verdiklerini ifade eden Kaya, kendi isteğiyle Bakanlığın şiddet önleme merkezinden ayrılan anneye, güvenlikli bir sitede ev tutulduğunu aktardı.

Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çok güvenli üst düzey korumalı konukevlerimiz, sığınma evlerimiz var. Ben şiddete maruz kalan tüm kadınlarımıza buradan tekrar çağrıda bulunmak istiyorum. Lütfen kadın konukevlerimize başvurun, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimize başvurun. Oralar, 7/24 güvenlikli, ciddi anlamda yüksek güvenlikli önlemlerin alındığı merkezler. Her türlü desteğimizle yanınızdayız. Hiçbir kadının, çocuğun en ufak bir zarar görmesini istemiyoruz. Bunun için de merkezlerimizin kapasitesini artırarak çalışmalarımıza devam ediyoruz."

Kaya, sayıları 68'e ulaşan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'nin 2018'de 81 ile yaygınlaştırılacağını belirtti.

"DAHA DUYARLI YAYINCILIK ÖRNEĞİ BEKLİYORUZ"

Kadın konukevlerinin sayısının sivil toplum kuruluşu ve belediyelere ait olanlarla birlikte 137'ye ulaştığını anlatan Kaya, bu konunun geçen yıl Şiddetle Mücadele Koordinasyon Toplantısı'nda İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı ile görüşüldüğünü hatırlatttı.

Kaya, "Nüfusu 100 binin üzerinde olan belediyeler ve büyükşehir belediyelerinin kadın konukevi açma zorunluluğu var. Bundan sonra yaptırım uygulayacağız. Hem büyükşehir belediyeleri hem nüfusu 100 binin üzerinde olan belediyelerin kadın konukevi açma zorunluluğunu yerine getirmelerinin takipçisiyiz. İçişleri Bakanlığı üzerinden belediyelerimize ilk yazılarımız gitti. Bundan sonra da süreci yakından takip edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

"Şiddete karşı sıfır tolerans" ilkesiyle çalışmalarını yürüttüklerini belirten Kaya, gerekli mevzuat düzenlemelerini yaptıklarını, uygulama noktasında Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve medya ile birlikte çalışmaların devam edeceğini vurguladı.

Şiddet haberlerinin, "şiddeti azaltıcı" etkisinin bulunmadığını belirten Kaya, haberlerin veriliş biçiminin ve dilinin çok önemli olduğuna işaret etti.

Kaya, "Reyting kaygısıyla şiddet haberlerinin özellikle vahşet içeren haberlerin verilmesine karşıyız. Bu konuda ben tüm medya temsilcilerinden de aynı hassasiyeti bekliyorum. Bu ay içinde RTÜK ile ve bütün kanalların genel yayın yönetmenleriyle bir toplantı planlıyoruz. Kadına yönelik şiddetle mücadelede medyanın paydaşımız olması dolayısıyla bu toplantının da önemli olduğunu düşünüyorum. Reyting kaygısıyla kadına yönelik şiddeti çevirip çevirip kötü bir şekilde vermenin yararı olduğunu düşünmüyoruz." diye konuştu.

Kaya, bu konuda çok daha hassas ve duyarlı bir yayıncılık örneği beklediğini söyledi.

103 FAİLE ÖFKE KONTROLÜ TEDAVİSİ DESTEĞİ VERİLDİ

Kadın konukevlerinin yüzde kaçının dolu olduğuna ilişkin bir soru üzerine Kaya, geçen sene yaklaşık 3 bin 700 kadına hizmet verildiğini aktardı. Kaya, kadın konukevlerinin kapasitesinin de yeterli olduğu bilgisini verdi.

Bakanlık olarak bütün şiddet, istismar davalarına müdahil olduklarını, davaları titizlikle takip ettiklerini söyleyen Kaya, sonrasında da mağdurlara destek verdiklerini ifade etti.

Bakan Kaya, yeni uygulamaları olduğunu belirterek şöyle devam etti:

"Şiddet uygulayan kişiye yani faile de Ankara'da başlamak üzere bir çalışma yaptık. Şiddet uygulayan failin öfkesini kontrol etmesine yönelik psikolojik tedavi destek mekanizmasını devreye soktuk. Ankara'da pilot uygulamamızdan gördüğümüz kadarıyla başarılı bir çalışma oldu. Önümüzdeki dönemde Sağlık Bakanlığımızla da iş birliği içerisinde destek mekanizmasını 81 ile yaygınlaştıracağız."

Pilot uygulama kapsamında 103 faile öfke kontrolü tedavisi desteği verildiğini anlatan Kaya, uygulamayı failin isteğine bağlı yaptıklarını ancak gelecek dönemde çalışmanın farklı şekilde yürütülebileceğini bildirdi.

"İYİ HAL İNDİRİMİ BİZİM AÇIMIZDAN KABUL EDİLEMEZ"

"Bazı meslek gruplarında artan cinsel istismarların önlenmesi için bakanlıkların bir araya gelip çalışma yapacağı söylenmişti. Bu çalışma başladı mı?" sorusu üzerine Kaya, özellikle çocuklarla ilgili bazı meslek gruplarında dünyada uygulanan bir sistem olduğunu söyledi.

Çocuklara yönelik hizmet veren iş gruplarında bu hizmeti veren kişilerin sicil kayıtlarının takibinin yapıldığı bir sistem bulunduğunu ifade eden Kaya, "Çocuklarla ilgili tüm meslek gruplarında sicil kaydı tutulması ve bunun düzenli periyodik olarak istenmesi... Bugün dünyanın birçok ülkesinde bu şekilde yapılıyor. Bu konuda bir çalışma yürütüyoruz." şeklinde konuştu.

Bakan Kaya, yargılama dönemindeki "iyi hal uygulaması" konusunda Adalet Bakanı ile görüştüğünü aktardı. Kendisine bunun kanunen düzeltilebileceğinin söylendiğini ifade eden Kaya, "İyi hal indirimi denen şeyin, özellikle bazı davalarda ismen böyle geçse de uygulanması bizim açımızdan da kabul edilemez bir durum. Bununla ilgili de çalışma yürütüyoruz." dedi.

Ailede şiddet söz konusuysa çocuklara da koruma kararının olması gerektiğinin altını çizen Kaya, bu konudaki çalışmaların da hassasiyetle sürdürüleceğini vurguladı.

"ELEŞTİRİLERİ ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUZ"

KHK ile yapılan "tek tip kıyafet" düzenlemesiyle ilgili muhalefetin eleştirisine ilişkin bir soruya Kaya, "Darbe ile ilgili terör örgütüyle iltisaklı kişilerin tek tip kıyafetle çıkarılmasıyla ilgili eleştirileri anlamakta güçlük çekiyoruz." yanıtını verdi.

Kaya, terör örgütüyle iltisaklı kişilerin duruşmalara tek tip kıyafetle çıkarılmasının şehit yakını ve gazilerin en büyük taleplerinden biri olduğunu söyledi.

O gece şehit ve gazilerin olduğunu, millet olarak bedel ödendiğini dile getiren Kaya, "Hala daha bu konuyu bu şekilde gündeme getirmeyi anlamış değilim. Milletten yana mısınız yoksa o terör örgütünden yana mısınız diye insanın içinden sormak geçiyor." dedi.