Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail sürekli bölgeyi ateşe atma gayreti içinde
Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC ziyareti dönüşünde açıklamalarda bulundu. "Kıbrıs Türkleri bizim canımızdan bir parçadır" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kıbrıs Türk halkı, anavatan Türkiye'nin garantörlüğünü ve Ada'daki meşru varlığını tartışmaya açmaz bile" dedi. Suriye'de son günlerde yaşananlara ilişkin soruyu yanıtlayan Erdoğan, "Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara orada dik bir duruş sergilemiştir. Şu ana kadar herhangi bir tavizi de söz konusu değil. İsrail sürekli tüm bölgeyi ateşe atma gibi bir gayret içinde" açıklamasında bulundu. Türkiye-AB müzakerelerine ilişkin konuşan Erdoğan, "Türkiye'nin üyelik müzakerelerinin canlandırılması ve ilerletilmesi için bir gün bile beklenmemelidir. Biz Türkiye olarak tam üyeliğe hazırız" ifadelerini kullandı
ABONE OLCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC'deki 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenlerinin dönüşünde açıklamalarda bulundu.
Soru: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kurulu iki siyasi parti, Yeni Kıbrıs ve Birleşik Kıbrıs Partisi’nin yöneticileri, Rumların 1958’de Türkleri katlettikleri olayların yıldönümünde Güney Kıbrıs’ta Rum Yönetimi liderini ziyaret ettiler. BM denetiminde nüfus sayımı yapılmasını, Ekim seçimlerine uluslararası gözlemci getirilmesini, Türkiye’nin uluslararası kurumlara şikayet edilmesini istediler. Bu ziyareti nasıl karşıladınız? Rum Yönetimi Lideri, AB dönem başkanlığında sizi Güney’e davet edeceğini söyledi. Böyle bir davet gelirse katılmayı düşünür müsünüz?
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Benim Güney’e böyle bir ziyaret düşüncem söz konusu değil. Çünkü onlar nasıl KKTC’yi bir devlet olarak kabul etmiyorlarsa biz de Güney Kıbrıs'ı bir devlet olarak kabul etmiyoruz. Dolayısıyla benim kitabımda onlarla böyle bir görüşmenin yeri yok. Bunlar, Kıbrıs Türk halkının iradesini yansıtmayan marjinal girişimlerdir. Kıbrıs Türkleri bizim canımızdan bir parçadır. Kimse, aramızdaki bu gönül bağını zedeleyemez; Kıbrıs adasına sadece barış için gitmiş olan Türkiye’nin kahraman evlatlarına “işgalci” diyemez. Kıbrıs Türk halkı, anavatan Türkiye’nin garantörlüğünü ve Ada’daki meşru varlığını tartışmaya açmaz bile. Tarihi gerçekler ve milli hafızamız ortadayken yapılan hainlik elbette Kıbrıs Türk halkı tarafından sandıkta cezalandırılacaktır. Rum tarafı şimdiye kadar çözüm istemediğini defalarca gösterdi. Onlar eşitlik ve adalet değil, Kıbrıs Türkünü kendi öz vatanında parya yapmak istiyorlar. Kimi şuursuzlar da buna açıkça çanak tutuyor. Kıbrıs’ta çözümün anahtarı iki devletli çözümdür; bundan da taviz yoktur. Türkiye’nin Kıbrıs politikası nettir, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini ve güvenliğini garanti altına almayan hiçbir sürecin içinde olmayız.