Kandilli 5.9'luk Düzce depremini değerlendirdi! "Marmara'yı tetikler mi?" "Işık hüzmesi normal mi?" İşte cevaplar!
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Düzce'de meydana gelen depremde yaklaşık 7-8 kilometrelik bir fay parçasını kırdığını, bu depremin Marmara depremini tetiklemeyeceğini düşündüklerini söyledi. İşte deprem anında ışık toplarının oluşabileceğini açıklayan Kandili'den çarpıcı tespitler...
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Bölgesel Deprem ve Tsunami İzleme-Değerlendirme Merkezinde (BDTİM) Düzce'de meydana gelen depreme ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan KRDAE Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, depremin Marmara, Batı Karadeniz ve İç Anadolu gibi farklı bölgelerde hissedildiğine değindi.
"BU DEPREM SÜRPRİZ DEĞİLDİ"
AA'da yer alan habere göre Kuzey Anadolu fayının Bolu civarında iki kola ayrıldığını belirten Özener, "Deprem aslında Düzce Vadisi diyebiliriz, fay vadisi olarak adlandırabiliriz, orada birçok irili ufaklı fay bulunmakta ve o fayların üzerinde, yaklaşık 7-8 kilometrelik bir fay parçasının kırıldığını söyleyebiliriz. Bizim için sürpriz bir deprem değil bu deprem.
"DİRİ FAY HATTI ÜZERİNDE DEPREM OLDU"
MTA'nın hazırlamış olduğu en son diri fay haritasında burada birçok irili ufaklı deprem üretebilecek aktif fay bulunmakta. Bu deprem de bu faylardan birinin üzerinde oldu." dedi.
"09.00'A KADAR 162 ARTÇI OLDU"
Prof. Dr. Özener, bugün saat 09.00 itibarıyla en büyüğü 4.4 olmak üzere 162 artçı sarsıntı meydana geldiğini kaydetti.
"MARMARA DEPREMİNİ TETİKLEMEZ"
Depremin artçılarının bir hafta içinde azalarak biteceğini belirten Özener, bu sarsıntının Marmara depremini tetikleyip tetiklemeyeceği konusunda, "Bizim genel olarak görüşümüz, bu depremin Kuzey Anadolu fayının batı kısmında olacak bir Marmara depremini tetiklemeyeceği yönünde. Dolayısıyla bu depremin olası Marmara depremini tetiklemeyeceği görüşünü taşımaktayız." değerlendirmesinde bulundu.
Özener, AFAD tarafından gerçekleştirilen "Çök-kapan-tutun" tatbikatının da halkın bilinçlenmesi açısından çok faydalı olduğunu söyledi.
"12 KASIM'IN GEÇ GELEN BİR ARTÇISI"
KRDAE Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Ali Pınar, gerek Kandilli gerek AFAD'ın depremin merkez üssünü hızlı bir şekilde belirlediğini söyledi.
Bu depremin 12 Kasım 1999 yılında meydana gelen depremin "geç gelen bir artçısı" olabileceğini belirten Pınar, "Çünkü mekanizması tıpatıp aynı. Aynı fay düzlemi üzerinde büyük bir ihtimalle 1999 depremiyle kırılmayan bir parça kaldı ve bu parçanın kuzey batı ucunda bir yerde kırılmaya başladı." dedi.
"IŞIK HÜZMESİ OLUŞMASI LİTERATÜRDE VAR"
Prof. Dr. Pınar, deprem sırasında ortaya çıkan ışıklar konusunda da "Işık saçılması, ışık topları literatürde var. Dolayısıyla çok şaşırtıcı değil" bilgisini verdi.
BDTİM Müdür Yardımcısı Dr. Selda Altuncu Poyraz, deprem nedeniyle yaşanan yaralanmaların panik kaynaklı olduğuna dikkati çekerek, toplumun afetler konusunda bilinçlendirilmesinin önemini vurguladı.