Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Başbakan Tayyip Erdoğan, AK Parti'li belde belediye başkanlarına hitaben bir konuşma yapıyor.

        Başbakan Tayyip Erdoğan, belde belediye başkanlarına hitaben bir konuşma yapıyor.

        İŞTE ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI:

        REYHANLI SALDIRILARI

        76 milyonun her bir ferdi bizim nazarımızda birdir, beraberdir, kardeştir. Biz ayrım yapmadık. Ama şu anda muhalefet bu ülkede mezhebi bir kaşıma geyretindedir. Son Hatay olayında bu işin tahrikçilerinin ana muhalefet partisi mensubu olduğu ortaya çıkmıştır. Bu işin bir numaralı şüphelisi de yakalandı ve her şey bir bir dökülüyor. CHP milletvekillerinin Suriye'ye giderek neler yaptığı, bize neler taşıdıkları hepsi ortada.

        "ÜLKE KAZANSIN DA BİZ KAYBEDELİM"

        Bu birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi kimseye bozdurtmayacağız. Birileri 'AK Parti kaybetsin de ülkeye ne olursa olsun' anlayışındalar. Ama biz 'Ülke kazansın da biz kaybedelim' diyoruz.

        BÜYÜKŞEHİR YASASI

        Sandıkta başarılı olamayanlar, sandık dışında ne alırım derdindeler. CHP'ye, MHP'ye, BDP'ye oy verenler benim kardeşimdir. Onlar gerçekleri bilmiyorlar. Benim İçişleri Bakanı'm vali, oradan gelme. Bunu valilerle konuştuğumuzda sen en ücra köşeye hizmeti götürebilir misin? Köylerle daha yakın çalışan sizlersiniz. Kaymakam köylere hizmet götürebiliyor mu? Aracı yok, makinesi yok. Yaşadığımız bu. Peki şimdi ne oluyor? Şimdi mülki sınırlar büyükşehir sıınırına alındığı için oarada artık güçlendirilmiş bir yapı var. Köy de mahalle oluyor. Köy mahalle olduğu için ilçe belediyesi bütün hizmeti oraya götürecek. Büyükşehir ne yapacak? Oraya hizmeti götürecek.

        SEÇME SEÇİLME YAŞI

        Makamlar gelip geçicidir, baki olan hizmettir. Siz de bizler de yaptığımız eserlerle anılacağız. İyi eserler bırakırsak hep dualarla yad edileceğiz. Kişi oturduğu makama bir değer katmıyorsa, o makama yük oluruz. AK Parti daha kurulurken tüzüğüne 3 dönem kuralını koydu. Neden? Dedik ki arkadan bir nesil geliyor.

        Seçilme yaşını 18'e indirebilmek için çalışma yapıyoruz. Gençliğine parlamento yolunu açmada bu kadar cesur hareket eden bizim iktidarımızdır. Nerede CHP, MHP? Çıksınlar destek versinler.

        GEZİ PARKI OLAYLARI

        2 haftayı aşkın bir süredir devam eden gösteriler sizleri de halkımızı da rahatsız ediyor. Sessiz yığınlar sabırla, itidal içinde gelişmeleri takip ediyor. Yarın gösteriler yoluyla oynanan oyunlarıı görüntülerle, milletimizle paylaşacağız. Bizim yapacağımız mitingler bir kitlenin karşısına başka bir kitle çıkarma amacıyla yapılmıyor. Bu mitingler sessiz yığınların sesini hem Türkiye'ye hem de dünyaya duyuracak. Şu anda bazı medya kuruluşları, uluslararası medya kuruluşlarıyla birlikte ahlaksız bir yayın yapıyor. Sanki tüm Türkiye yanıyor.

        "AP'NİN ALACAĞI KARARI BEN TANIMIYORUM"

        Bütün belediye duraklarını, otobüsleri, emniyetin araçlarını, 200 kadar sivil vatandaş aracını kimler yaktı, yıktı? Bunları dürüst olarak anlatmak bizim görevimiz. Yapacağımız mitingle bunları anlatacğız. Dün AP'de birileri çıkmış bir şeyler söylemiş. AP'nin bizlerle ilgili alacağı kararı ben tanımıyorum. Bu kararı alanlar önce Yunanistan'a baksınlar. Yuunanistan'da halk ile polis karşı karşıya geldiğinde AP ne yaptı?

        "SENİN HADDİNE Mİ?"

        Senin haddine mi? Önce bir olayları doğru anlayacaksın. Genişlemeden sorumlu üyeleri buraya geliyor, bana bir şey demiyor gidiyor tweet atıyor.

        "O PAÇAVRALAR 24 SAAT İÇİNDE İNECEK' DEDİM"

        Biz bu ülkede hakikaten çevreci olan genç kardeşlerimi ve onlarla birlikte olan büyüklerle dün akşam görüştük ve kendilerine de açık açık söyledik. Bu illegal örgütlerle aranıza perde çekmek zorundasınız. Siz istediğiniz kadar bizim onlarla bağlantımız yok deyin. Aynı yerdesiniz ve benim polisimle karşı karşıyasınız. Kurunun yanında yaş da yanar. Anıttaki ve AKM'deki paçavraları gördünüz mü? İçişleri Bakanı'ma o paçavralar 24 saat içinde inecek, bunlar oradan temizlenecek dedim. Hep söyledim, samimi dürüst olanların başımızın üzerinde yeri var.

        "KASIMPAŞALIYIM, GEZİ PARKI'NI İYİ BİLİRİM"

        Kusura bakmasın, bazılarının otelin üst katlarından gezi parkını seyretme ihtiyacı olabilir ama benim yok. Çünkü benim gençliğim oralarda geçti. Bir Kasımpaşalı olarak orayı çok iyi biliyorum. Kimse bize Gezi Parkı'yle ilgili ders vermesin.

        "GEZİ PARKI SİDİK KOKUYOR"

        Gezi Parkı sidik kokuyor. Ama burada samimi olanları kastetmiyorum. Gidiyorlar bazı otellerde o ihtiyaçlarını gideriyorlar. Tabii her durum orada onlara göre meşru. Bunları da güya çevrecilik adına yapıyorlar.

        AKM temizlendi, anıt temizlendi ve benim polisim orada görevlerini yapacak. Türkiye'de demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletiyiz. Herkesin burada hukuk kurallarına uygun olarak hareket etme ihtiyacı vardır. Biber gazını güvenlik güçleri kullanabilir mi? Evet. Avrupa ve Amerika dahil bu her yerde kullanılır. Biber gazı yeri geldiğinde kullanılır.

        Bizim 600'ü aşkın polisimiz yaralandı. Bir komiserimiz şehit oldu. Yatıyorlar, kalkıyorlar polis de polis.

        "PLEBİSİT YAPALIM"

        İşte ben o samimi, çevreci kardeşlerime diyorum: Bizi daha fazla üzmeyin, oradan çekilin. Bizi o terör örgütünden olan uç kitleyle bırakın, Gezi Parkı'nı temizleyelim. Çünkü Gezi Parkı'nın sahibi onlar değildir.

        Akşam gelenlere dedim ki bu konuda bu kadar hassas mısınız? O zaman bir plebisit yapalım. Referandum değil plebisit çünkü, referandum ancak anayasa oylamaları ile ilgili olarak yapılabiliyor. Plebisit, o ildeki belediyenin yapacağı bir uygulamadır. Bunu daha geniş çerçevede İstanbul için yapabilir. Bu yerel yönetimlerde 15. maddede açıklanıyor. Yerel yönetimler yasasında belirlenmiş bir şey. Bu adımı bu şekilde atabiliriz. Gelen arkadaşların bir kısmı buna sevindi bir kısmı karşı çıktı. Bunun aslında kamuoyu araştırmasını 2011 seçimler öncesinde yaptım. Yaptıktan sonra da İstanbul'a, size yeni dev proje dedim. 3000 kişinin karşısında bunu basına açıkladım, o kadar sevdiler, beğendiler. Bugüne kadar da olumsuz bir şey duymadım.

        "TOPÇU KIŞLASI YAPILDIKTAN SONRA AĞAÇLAR TEKRAR DİKİLECEK"

        Ağaçlar sökülüyor kesilmiyor. Topçu Kışlası yapıldıktan sonra bu ağaçlar dikilecek. Taksim Meydanı'nın toplam metrekaresi 100 bin metrekaredir. Topçu kışlasının otruduğu alan 10 bin metrekaredir. Topçu Kışlası'na ana giriş açık tutulacak. Topçu Kışlası'na şehir müzesi olacak. Şu anda bizim Topkapı olsun, Dolmabahçe olsun buralarda çok objemiz var. Biz burada çüreyen objelerimizi orada sergilemek istiyoruz. Burada İstabul kazanacak.

        "AK PARTİ BUNU NASIL YAPAR' DİYORLAR"

        AKM depreme dayanıklı değil. Biz burayı yıkıp yanındaki boşlukları da dahil ederek hepsini bu projeye katmak istiyoruz. AKM'yi de opera binası yapmak istiyoruz. Bizim böyle bir opera binamız yok. Burada 2500-3000 kişiye yönelik bir opera binası yapmamız iktidarımızın bir damgası olacak. Bunu kıskananlar bizim karşımıza dikiliyor. "AK Parti bunu nasıl yapar?" diyorlar. AK Parti'nin önünü kesmek istiyorlar.

        Biz Seka kağıt fabrikasını yıkmak istedğimizde karşımıza CHP geldi. Ama biz buraya park yaptık. Şimdi kim dürüst. O Seka kağıt fabrikasının oralar halka arz edilmiştir. Biz yaptık bunu biz. Halkımızın hakkını gasp etmeye müsade etmeyiz. Hilton'un yanındaki yeşil alanı içine almak istediler ve Şişli Belediyesi ile görüştüler. Ama biz o yeşil alana dokundurtturmayız. Orası yeşil alan dolayısıyla biz böyle bir şeye müsade etmeyiz. Bizim iktidar olarak 3 milayara yakın fidandan bahsediyoruz. Yarın partimizin genişletilşmiş il başkanları toplantısı var.

        Kendi üniversitesinin öğrencilerini bu gösterilere yollayan üniversite 10 binlerce ağaçları kesen bir gruptur. Şu anda oradaki üniversite mahkemeler neticesinde burası devletin üniversitedir denmiş bir üniversite. Sen nasıl çevrecisin? Bunlar bir garip, bunlara karşı duyarlı, dikkatli olmamız lazım. Kim çevreyi seven, kim yeşili seven bilmemiz lazım.

        Hilton'un yanında bir yeşil alan var ve sahipleri bu alanı otele dahil etmek istediler. Belediye başkanım bana durumu aktardı. Dedim ki, kesinlikle müsaade etmeyeceksin. O yeşil alana dokundurtmayız. Böyle bir şeye müsaade etmeyiz.

        İktidar olarak 2 milyar 800 milyon fidandan bahsediyorum. Muhalefet hesap yapmış, bilmem kaç tane ağaç diye. Ağaç değil fidan!

        "ATATÜRK HAVALİMANI'NI KÜÇÜLTÜP, BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ ORMAN HALİNE GETİRECEĞİZ"

        Mevcut Atatürk Havalimanı'nında küçük bir kısmı havalimanı olarak kalacak, daha büyük bir kısmını da orman haline getireceğimizi söyledim. Orada tek pistli bir havaalanı bırakacağız, büyük olan kısmını da orman alanı haline dönüştüreceğiz dedim. Buna rağmen "istemezük, istemezük". Tamam o zaman plebisit yaparız, ondan ne çıkarsa onu uygularız. Bu arada yürüyen bir idari mahkeme var, bunun da neticesini görelim istiyoruz. Üzüntüm de şudur; mahkemenin bunu olayların patlak verdiği akşam açıklaması manidardır. Yürütmenin durdurulmasına dair bir karar verilmesi de manidardır. Şu anda ihalesi yapılmış bir proje mi var? Yok. Nasıl böyle bir kararı verirsiniz. Bu ülkenin bu hale gelmesine nasıl bir zemin hazırlarsınız. Ne ihale, ne proje yokken siz bunun kararını veriyorsunuz. Bu düşündürücüdür.

        "SABRIN SONUNA GELDİK, DAHA FAZLA BEKLEYEMEYİZ"

        Biz hukuk diyeceğiz ve sabır diyeceğiz hesabımızı da sandıkta göreceğiz. Tekrar Gezi Parkı'ndaki kardeşlerime sesleniyorum. Sizler samimi olarak talebinizi ortaya koydunuz. Artık bu samimiyetin dışında illegal örgütler var ve bunların oyununa gelmeyin. Siz çekilin, bizi bu illegal örgütlerle karşı karşıya getirin. Biz onların hakkından geliriz.

        Biz bu sabrımızı şu ana kadar devam ettirdik. Artık sabrın sonuna geldik. Anneler babalar, lütfen yavrularınıza sahip çıkın, bu yavrular artık ordan çekilsinler. Daha fazla bekleyemeyiz. Gezi Parkı milletindir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ