Uzman Psikolog Zeynep Melis Suveren, yerinde duramayan, yerli yersiz koşup tırmanmak isteyen, sınıfta oturmak, ödevini yapmak istemeyen ve bu belirtiler nedeniyle çoğu zaman yaramaz veya şımarık olarak yaftalanan çocukların aslında dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) yaşıyor olabileceğini belirtti.
Uzman Psikologu Suveren, okul çağı çocuklarının yüzde 5 ile 10'u arasında görülen DEHB'nin tedavisi hakkında bilgi verdi. Bunun dikkat eksikliği, dikkat sorunları, aşırı hareketlilik, istekleri erteleyememe belirtileriyle kendisini gösteren psikiyatrik bir bozukluk olduğunu ifade eden Suveren, "Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu konusunda bilgi sahibi olmayanlar çocukları şımarık ya da yaramaz olarak değerlendirebilirler. DEHB, genetik özelliklerin, çevresel ve biyolojik faktörlerin etkileşimi sonucunda beyinde meydana gelen ve nörobiyolojik bozukluğa yol açan bir hastalık. Kalıtımın etkisi yüzde 80 ile yüzde 90 arasındadır. Ancak gebelikte alkol ve sigara kullanımı, doğum sırasındaki sorunlar, çocuğun travma geçirmesi ve kurşun zehirlenmesi bu hastalığın görülme riskini artırabilir. Yani anne babanın hatalı davranması nedeniyle DEHB oluşmaz sadece belirtilerinde artış olabilir" dedi.
"KENDİLİĞİNDEN GEÇMEZ"
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan kişilerde belirtilerin 7 yaşından önce ortaya çıktığını ve erkek çocuklarda kız çocuklarına göre 4 ile 8 kat daha yüksek oranda görüldüğünü belirten Psikolog Suveren, "Dikkat eksikliği ve hiperaktivite beraber görülebildiği gibi ayrı ayrı da görülebilir. Eğer bir kişi DEHB bozukluğuna sahipse belirtilerin 7 yaşından önce mutlaka görülmesi ve en az 6 ay süreyle devamlılık göstermesi gerekiyor. Bu hastalığın kendiliğinden geçmeyeceğini unutmamak gerekiyor. Bir psikolog veya psikiyatristin teşhisiyle konulan hastalık ilaç tedavisi, okul ile aile desteği ve etkili çalışma biçimleri ile ortadan kalkabilir. DEHB tedavi edilmezse ergenlik ve erişkinlikte belirtiler devam eder. İleri ki yaşlarda ise alkol ve madde bağımlılığı, anti-sosyal kişilik özellikleri, depresyon, anksiyete bozukluğu ve eğitim sorunları yaşayabilir" diye konuştu.
NELER YAPILMALI?
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna sahip çocukların sorunsuz bir okul yaşantısı için neler yapılması gerektiğini de anlatan Suveren, şu bilgileri verdi:
"Sorunsuz bir okul yaşantısı için seçilecek okul ve öğretmen çok önemli. Yüksek akademik başarı hedefleyen, aşırı kuralcı ve sert disiplin anlayışına sahip okullar bu çocuklar için uygun olmaz. Kapasiteye göre geliştirmeyi amaçlayan, destekleyici ve güler yüzlü otorite uygun olandır. Olanaklar çerçevesinde bahçeli, gürültüden uzak, sınıf mevcudunun az olduğu okullar tercih edilmeli. Ailenin okul yönetimi ile iletişim halinde olması gerekir. İlgi alanlarının belirlenip o konular üzerinde çalışılması sağlanmalı, olumsuz davranışların ise olabildiğince göz ardı edilip olumlu davranışlara ilgi gösterilmesi gerekir. Amaç enerjiyi ortadan kaldırmak değil bunu doğru yöne kanalize edebilmek olduğu için spor yapmayı da mutlaka öneriyoruz. Ayrıca belirli saatlerde uyumak ve uyanmak, yazarak çalışmak da çok önemli. Öte yandan bu çocukların odaları sessiz olmalı, TV, telefon ve müzik sesi olmamalı. Masa üzerinde sadece ders gereçleri bulunmalı, ders çalışmaya başlamadan önce tüm hazırlıklar tamamlanmış olmalı, dikkati dağıtacak resim, oyuncak bulunmamalı."
Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.