Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Saraybosna'nın tarihe tanıklık eden Osmanlı konakları
        1

        Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'da, Osmanlı'daki yaşam tarzını ve mimarisini bugüne taşıyan konaklar, ziyaretçilerini adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor.

        2

        Saraybosna'da, dönemin varlıklı ailelerinden Glodjo tarafından inşa edilmesine rağmen aileye iç güveyisi gelen Hamid Svrzo'nun adını alan "Svrzo Evi", iki Osmanlı evinin birleştirilmesiyle inşa edilen ve Osmanlı'dan Avusturya-Macaristan kültürüne geçişi keskin çizgilerle yansıtan "Despic Evi" ve halk kahramanlarından Alija Djerzelez'in (Gürz İlyas) adını taşıyan konak, zamana direnen yapılar olarak tarihe tanıklık ediyor.

        3

        AA'nın haberine göre Osmanlı mimarisini Saraybosna'da en özgün haliyle yaşatan "Svrzo Evi", bugün müze olarak hizmet veriyor. Haremlik ve selamlık olarak iki bölüme ayrılan evin geniş bahçesi, ahşap balkonu ve hikayesi ilgi çekiyor.

        4

        Müze yetkilisi Amra Mazdarevic, evin hem Osmanlı yaşam biçimini hem de mimarisini en güzel şekilde anlattığını ifade ederek, "Evin ne zaman inşa edildiği konusunda net bir tarih yok. Evin en eski kısmının 18. yüzyılın sonlarında yapıldığı tahmin ediliyor." dedi.

        5

        Saraybosna'nın coğrafi yapısı nedeniyle evlerin genelde dağ eteklerine yapıldığını aktaran Mazdarevic, "Günümüzden farklı olarak geçmişte evler mahallelere zikzak şeklinde dağılırdı. Böylece her evin manzarası da olurdu." diye konuştu. Evin yüksek duvarlarla çevrilmiş olduğuna dikkati çeken Mazdarevic, evde ayrıca kadınlara özel "haremlik" ve ev sahibi erkeğin misafirlerini ağırladığı "selamlık" bölümleri olduğunu söyledi.

        6

        İÇ GÜVEYSİ SVRZO'NUN İLGİNÇ HİKAYESİ

        Svrzo Evi'nin, diğer Saraybosna konaklarında ayrılan bir özelliği olduğunu anlatan Mazdarevic, şunları söyledi:

        7

        "Evi, dönemin Saraybosna Kadısı Munib Glodjo yaptırdı. Glodjo, görevinin de getirdiği imtiyazla evin hemen arkasında bulunan Sedrenik dağından mahalleye su getirdi. Osmanlı'daki uygulamalara göre, suyu sadece kendi evine getiremezdi. Bu yüzden Glodjo, suyu önce camiye daha sonra kendi evine bağlattı. Evin en önemli özelliklerinden biri de kendi çeşmesinin olması."

        8

        Mazdarevic, evin eski kadı Glodjo tarafından yaptırılmasına rağmen "Svrzo" adıyla anılmasının da ilginç bir hikayesi olduğunu belirterek, "Glodjo ailesinin erkek çocuğu yoktu.

        9

        Dolayısıyla ev, evlilik münasebetiyle buraya yerleşen iç güveyisi tüccar Hamid Svrzo'nun ismiyle anılmaya başladı. Ancak evin bulunduğu sokak Glodjo adını yaşatmaya devam etti." dedi.

        10

        HRİSTİYAN OLAN DESPİC AİLESİ, OSMANLI YAŞAM TARZINI BENİMSEMİŞTİ

        Saraybosna'da Osmanlı'dan Avusturya-Macaristan İmparatorluğu dönemine geçişi keskin çizgilerle anlatan "Despic Evi" de bugün müze olarak hizmet veriyor. Dönemin varlıklı Hristiyan ailesi Despic'lerden adını alan ev, içerisinde hem Osmanlı hem de Avusturya-Macaristan dönemlerinin izlerini barındırıyor.

        11

        Dönemin zenginlik sembollerinden yastık işlemeleri, Şam'dan etkilenerek yaptırılan duvar süslemeleri, evde yaşayan son nesle ait 112 yıllık fotoğraflar, Osmanlı ve Avusturya-Macaristan'dan kalma kapı süslemeleri ve hikayesiyle Despic Evi görenleri kendisine hayran bırakıyor.

        12

        Hem Batı hem Doğu kültürlerini temsil eden üç neslin bir arada yaşadığı konak, yaşlıların Osmanlı yaşam tarzını benimseyerek yer yataklarında yattığı, Avusturya-Macaristan kültüründen etkilenen sonraki nesillerin ise yatak kullandığı da göze çarpan bir diğer detay.

        13

        Müze yetkilisi Senad Kuc, Despic Evi'nin bir anlamda şehrin tarihini de simgelediğini ifade ederek, Despic ailesinin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Belçika'ya yerleştiğini ve evi de Saraybosna şehir yönetimine miras bıraktığını aktardı.

        14

        Evin, ziyaretçileri asırlar öncesine götürdüğünü anlatan Kuc, Despic Evi'nin Osmanlı döneminde Osmanlı mimarisine göre inşa edilen iki evin birleştirilmesinden meydana geldiğini, Avusturya-Macaristan döneminde de bugünkü şekline kavuştuğunu söyledi.

        15

        Kuc, evin ilk katında Despic ailesinin Osmanlı zamanında kullandığı eşyaların sergilendiğini belirterek, "Aile, Osmanlı yaşam tarzını benimsemişti. Döşeklerde yatılır, yer sofrasının etrafında yemek yenir, minderlerde oturulur, güğüm ve leğenler kullanılırdı." diye konuştu.

        16

        Osmanlı'nın 19. yüzyılın sonlarına doğru Bosna Hersek'ten çekilmesinin ardından hem evin hem de şehrin büyük bir değişim geçirdiğine dikkati çeken Kuc, "Evin üst katına çıktığınızda bu değişimi kolaylıkla fark edebilirsiniz. Bu katta özellikle Viyana ve Budapeşte'den getirilmiş dolap, piyano, çay takımı ve nevresimler göze çarpıyor." dedi.

        17

        BOSNA HERSEK'İN EN ESKİ EVİ: ALİJA DJERZELEZ EVİ

        Bosna Hersek'in en eski evi olduğu tahmin edilen Alija Djerzelez (Gürz İlyas) Evi ise bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) himayesinde Başçarşı yakınlarındaki konumuyla korunmaya devam ediyor.

        18

        Ev hakkında bilgi veren Ahmet Nurduhan, Gürz İlyas'ın Bosna Hersek'in halk kahramanlarından biri olduğunu belirterek, "Evin yapılış tarihi belli değil ancak evin yapısı burasının 400 ila 500 yıl önce inşa edildiğini gösteriyor. Ev, 1992-1995 yılları arasında yaşanan Bosna Savaşı'nda da büyük hasar görmüş." dedi.