Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Son dakika flaş koronavirüs açıklaması... Horonla taburcu olmuştu: "Nefes darlığı hissettim!" - Haberler

        Türkiye'de ilk yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakası, 11 Mart'ta görüldü. O tarihten bu yana 3 bin 81 yurttaşımız hayatını kaybederken, 44 bin 22 hasta ise iyileşerek sağlığına kavuştu. İyileşen binlerce hastadan biri de Trabzon Vakfıkebir Devlet Hastanesi Acil Servisi'nde görevli doktor olan Selin Ünal'dı. Tedavisi tamamlandıktan sonra kemençe eşliğinde, horon ile hastaneden taburcu olan 27 yaşındaki Selin Ünal, yaşadıklarını HABERTÜRK'ten Alper Uruş'a anlattı.

        "YÜRÜYÜŞTEN SONRA NEFESİM DARALDI"

        "Ben acil serviste pratisyen hekimim. Üniversite yıllarında astım şikayetim olmuştu ancak o da başlangıç evresindeydi. Nisan ayının ilk günleriydi. Nöbetten çıktıktan sonra sahilde yürüyüş yapayım dedim. Yürüyüş yaptıktan sonra nefes darlığı hisseder gibi oldum. Dinlendikten sonra şikayetim geçti. Bir iki gün sonra nöbette durumu arkadaşlarıma söyledim. 'Hemen bir film çektirelim' dediler.

        "FİLM VE TOMOGRAFİDE BİR ŞEY ÇIKMADI"

        Filmin ardından bir de akciğer tomografisi çektirdim. Biz bir şey göremedik. Dahiliye uzmanımız baktı o da bir şey görmedi. Başhekimimiz Aydın Bey, 'Sürüntü alıp hastaneye yatıralım' dedi. Ben hocama, 'Evde izolasyon yapsak olur mu?' diye sordum ama kabul edilmedi ve hastanede izolasyona alındım.

        "HEPİMİZ NEGATİF BEKLİYORDUK"

        Durum, haberleştiğimiz paylaşım grubuna da yansıdı ancak kimse benim pozitif çıkacağımı beklemiyordu. Hepimiz negatif bekliyorduk. Test sonucunun pozitif gelmesiyle hepimiz bir anda şok olduk. Dahiliye uzmanımız Tolgahan bey aradı ve bunun dünyanın sonu olmadığını belirtip tedaviye başlanacağını söyledi. Kendisine o an beni sakinleştirdiği için çok teşekkür ederim.

        "DÖRT DUVAR ARASINDA 14 GÜN GEÇTİ"

        3 Nisan'da hastaneye yatışım olmuştu ve 7 gün ilaç tedavisi gördüm. Ardından da yine hastanede 7 gün izolasyon için tutuldum. Toplamda dört duvar arasında 14 gün kaldım. Benim hiç şikayetim olmadı; kitap okudum, film izledim ancak birkaç kat aşağıda arkadaşlarımın acilde çalıştığı aklıma her geldiğinde onları yalnız bıraktığım için içim acıdı.

        "VİRÜS KULUÇKA DÖNEMİNDEYDİ"

        Bende virüs kuluçka dönemindeyken fark edildi ve virüsün yoğunluğu azdı. Bu nedenle hastalığı daha çabuk atlattığımı düşünüyoruz. Tedavi sürecinde bildiğimiz bir virüs olmadığı için yoğun bakıma gider miyim düşüncesine kapıldığım anlar da oldu. Ancak yapı itibariyle pozitif olmam nedeniyle hem meslektaşlarımın hem de kendi kendime verdiğim moral ile olumsuzluğa kapılmadım.

        "AİLEM ŞOK YAŞADI VE ÇOK KORKTU"

        Ailem duyduğu ilk anda şok oldu. Bir de Burdur'da, benden uzak olmaları nedeniyle çok korktular ama günde 4-5 defa arayıp, iyi olduğumu söyleyerek onları rahatlatıp teskin ettim. Ben dışarıyla çok fazla iletişim kurmuyordum.

        Şartlar gereği hastanede aynı odada kaldığımız anlarımız da oldu. Ancak benim dışımda personelde kimsede pozitif çıkmaması; virüsü, ayaktan gelen bir hastamızdan kapma ihtimalini güçlendiriyor.

        "İNSANIMIZ REHAVETE KAPILMASIN"

        Sağlık personelinin büyük çabası ve alınan tedbirle pozitif test sayısında düşüş yaşanan şu günlerde insanlarımızda rehavet olmamalı. Havanın da ısınması nedeniyle insanlar kendisini dışarı atmaya başladı ve bunu hepimiz gözlemleyebiliyoruz. Bir şeyler tam olarak bitmeden insanımızın bu kadar dışarı çıkması ikinci bir dalga getirebilir. Bu nedenle yapılan uyarılara ve kısıtlamalara mutlaka uyalım.

        "GENÇLER ÇOK DİKKATLİ OLMALI"

        Özellikle gençlerimiz şunu unutmasın; bu virüs genç olmasına rağmen de bir sürü canı aldı ve belki sizin metabolizmanız bu virüsü yenebilir ama virüsü taşıyacağınız yaşlı insanların sonu olabilirsiniz. Gençlerin özellikle bu süreçte daha duyarlı olmasını, taşıyıcı olabileceklerini unutmamalarını rica ediyorum.

        Fotoğraf DHA'dan alınmıştır.

        "PLAZMA BAĞIŞINDA BULUNMALIYIZ"

        Plazma tedavisi de bu süreçte birçok hasta için önemli ama maalesef bağış miktarı beklenenin sanırım biraz altında. Bu hastalığı geçirmiş, atlatıp şifa bulmuş uygun şartları sağlayan kişilerden ricam plazma bağışında bulunmaları. Bu sayede belki de birkaç kişiye umut olacaklar şifa bulmalarını sağlayacaklar. Son söz olarak tedavimi üstlenen dahiliye uzmanımız Tolgahan Bey'e ve tüm meslektaşlarıma şükranlarımı sunarım."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ