Kendisini mesih sanan tarikat lideri ve müritlerinin işlediği tüyler ürpertici cinayetler
Charles Manson, kendisinin Hz. İsa'nın bir reenkarnasyonu olduğuna inanıyordu. Manson, bu inanç doğrultusunda kurduğu tarikatıyla beraber aralarında 8 aylık hamile ünlü aktris Shaton Tate'in de olduğu birçok cinayet işledi.
Charles Manson, 1960'ların sonlarında ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Amerikalı bir tarikat lideriydi. Kendisinin Hz. İsa'nın bir reenkarnasyonu olduğuna inanıyordu ve onunla aynı inanca sahip tarikat üyeleriyle birçok cinayet işledi.
Hamile aktris Sharon Tate ve diğer Hollywood sakinlerinin vahşice öldürmesiyle ün salmış olan Manson 1971'de ölüm cezasına çarptırıldı ve bu ceza ertesi yıl ömür boyu hapse çevrildi. 40 yıldan fazla hapis yattıktan sonra 2017'de hayatını kaybetti.
Peki, vahşi cinayetler nasıl başladı? İşte, Manson’ın bir mesih olduğu inancıyla başlayan ve bir dizi işlenen cinayetlerle dolu ilginç olay örgüsü…
ANNESİ BİR HAYAT KADINIYDI
Ohio'da dünyaya gelen Charles'ın annesi onu doğurduğunda 16 yaşındaydı. Kathleen Maddox isimli genç kadın, alkolikti ve bir hayat kadınıydı. Doğumdan sonra Kathleen, William Manson ile evlendi ancak evlilik çabucak sona erdi ve Charles 12 yaşındayken yatılı okula verildi. Annesine geri dönme girişimleri reddedilen Charles, kısa süre sonra sokaklarda yaşamaya ve küçük suçlarla uğraşmaya başladı.
Sonraki 20 yıl boyunca Manson, çeşitli suçlardan dolayı reform okullarına ve hapishanelere girip çıktı. 21 Mart 1967'de serbest bırakıldı ve San Francisco'ya taşındı.
MANSON KIYAMETİN HABERCİSİ OLDUĞUNA İNANIYORDU
Manson, Vahiy Kitabından Armageddon kavramına karşı güçlü bir ilgiye sahipti ve ayrıca Scientology'nin öğretilerini ve Nihai Yargı Kilisesi gibi daha belirsiz kült kiliselerini araştırdı.
Birçok yönden Manson, 1960'larda ortaya çıkmaya başlayan kült yarı-dini grupların gurularıyla ilişkilendirilen kişilik özelliklerini ve takıntıları yansıtıyordu. Patolojik olarak, gezegenin geleceğiyle ilgili kıyametin habercisi olduğuna inanarak kandırıldı.
* Dini kaynaklara göre dünyanın sonu geldiği zaman yapılacağı kehanet edilen büyük kıyamet savaşı Armageddon olarak bilinmektedir. Bu kıyamet savaşı dünyayı bütünüyle yok edecek ve ciddi bir kaosa sürükleyecek savaştır.
MÜRİTLERİ ONUN HZ.İSA'NIN REENKARNASYONU OLDUĞUNA İNANIYORDU
Söz konusu Manson Ailesi, sihirli mantarlar gibi halüsinojenik ilaçları kullanma tutkusunu paylaşan yaklaşık 100 kişiden oluşan bir gruptu. Charles, tarikatını kurduğu San Francisco'dan ayrıldı ve tarikat üyeleriyle San Fernando Vadisi'de tek edilmiş bir çiftliğe taşındı.
Manson'ın müritlerine yaşı küçük ve kolay etkilenebilen kızlar da dâhildi. Manson'un, İsa'nın reenkarnasyonu olduğuna ve ırk savaşı kehanetlerine sorgusuz sualsiz inanıyorlardı.
HOLLYWOOD CİNAYETLERİNİN İLK BAĞLANTISI KURULUYOR
Hollywood cinayetlerini başlatan olay tam bir tesadüftü. Ünlü müzik grubu olan Beach Boys'un bir üyesi, Manson'un tarikatına üye iki kadının otostop çektiğini görünce onları arabaya aldı. İleri günlerde samimiyet ilerledi ve tarikattan birkaç kişi şarkıcının evinde kaldı.
Bu bağlantı sayesinde Manson, Beach Boys'un yapımcısı olan Terry Melcher'e ulaştı ancak istediği gibi bir iş ilişkisi yürütemedi. Terry, onunla ilgilenmemişti.
Fotoğraf: Manson'ın müritlerinden Charles Tex Watson
HOLLYWOOD’A KABUL EDİLMEYİNCE CİNAYETLER BAŞLADI
Ağustos 1969'da Manson, Hollywood'un seçkinleri ve "güzel insanları" arasında katliamını gerçekleştirmek için en sadık Aile takipçilerinden bir grup topladı. İlk hedefleri, ünlü yönetmen Roman Polanski'nn Beveryly Hills'teki evi oldu. Polanski bir film çekmek için Londra'daydı ve dört kurban cinayet sırasında akşam yemeğinden yeni dönmüştü.
Fotoğraf: Manson tarikat üyeleri. Soldan sağa - Susan Atkins, Patricia Krenwinkel ve Leslie Van Houten
Manson, cinayetlerde yer almazken, en itaatkar takipçilerinden dördünü - Charles "Tex" Watson, Susan Atkins, Patricia Krenwinkel ve Linda Kasabian'ı adrese yönlendirdi ve herkesi öldürmeleri için talimat verdi. Aile üyesinin açıklamalarından birine göre Polanski ailesi, Manson'ı reddeden şov dünyasını temsil ettiği için hedef alınmıştı.
Fotoğraf: 5 kişinin öldürüldüğü Beverly Hills'teki ev
KURBANLAR EVDEN KAÇMAYA ÇALIŞIRKEN VAHŞİCE ÖLDÜRÜLDÜ
Tarikat içeriye girmeden, evin bekçisini ziyaret eden Steven isimli genç bir adamı vurdu. Tarikatın sadık üyesi Kasabian, olaylar karşısında dehşete düşünce dışarıda, şoför olarak beklemeye başladı.
Diğer üyeler eve girdiklerinde, evi kiralayan yönetmen Polanski yoktu. Onun yerine eşi ve ünlü bir aktrist olan 8 aylık Sharon Tate, Jay Sebring, Abigail Folger ve Voytek Frykowski vardı.
Tarikat üyeleri, evdekileri bir odaya toplayarak bağladı. Korkunç olay sırasında, hem Frykowski hem de Folger evden kaçmayı başardı, ancak yakalanarak ölümüne bıçaklandılar.
Fotoğraf: Manson'ın müritlerinden Susan Atkins
SEKİZ AYLIK HAMİLE HOLLYWOOD YILDIZINI KARNINDAN BIÇAKLADILAR
Duruşmada tarikat üyesi Kasabian, Frykowski'nin kanlar içinde evden çıktığını ve bu manzara karşısında dehşete düştüğünü anlattı. Ona "üzgün olduğunu" söyledi, ancak Frykowski'nin ona saldırganı durdurması için yalvarmasına rağmen, kurban defalarca dövüldü. Folger, evden korkunç yaralarla kaçtı, ancak ön bahçede yakalandı ve 28 yerinden bıçaklandı.
Sekiz aylık hamile Tate, doğmamış çocuğunun hayatı için yalvardı. Atkins tarafından karnından acımasızca bıçaklandı. Kasabian, Atkins'in kendisini bıçaklamadan önce Tate'e söylediği tüyler ürpertici sözleri anlattı: Bak o…u, sana acımıyorum. Öleceksin ve buna alışsan iyi olur.
Atkins daha sonra Tate'in kanını kullanarak ön kapıya "domuz" kelimesini yazdı.
Fotoğraf: Sharon Tate
MANSON VE AİLESİNİN 35 CİNAYET GERÇEKLEŞTİRDİĞİ DÜŞÜNÜLÜYOR
Manson Ailesinin, yaklaşık 35 cinayet gerçekleştirdiği düşünülüyor. Davalarının çoğu, kısmen delil yetersizliğinden hiç yargılanmadı.
* 9 Ağustos 1969’da; Tate, Wojciech Frykowski, Abigail Folger ve Jay Sebring ve Steven öldürüldü.
* 10 Ağustos 1969’da zengin süpermarket yöneticisi Leno LaBianca ve karısı Rosemary öldürüldü.
Fotoğraf: Leno LaBianca ve eşi Rosemary LaBianca
POLİSLER MANSON VE AİLESİNİ BAŞKA SEBEPLERDEN DOLAYI TUTUKLADI
İronik olarak, Manson ve Ailesi, Tate-LaBianca cinayetleri şüphesiyle değil, Mojave Çölü'nde saklanırken Ölüm Vadisi Ulusal Parkı'nın bir bölümünü tahrip ettikleri için tutuklandı.
1969'da ilçe şerifi, cinayetlere karıştıklarını fark etmeden onları gözaltına aldı. Ancak, Susan Atkins'in, alakasız bir olay sırasında tarikatın işlediği cinayetleri ortaya çıkaran ifadesi sayesinde gerçekler gün yüzüne çıktı.
Fotoğraf: Sharon Tate'in cansız bedeni evden çıkarılıyor
MANSON YENİ BİR DÜNYADA YAŞAYACAĞINA İNANIYORDU
Duruşma sırasında çeşitli etkenler incelendi. En makul olanı, Manson'ın patolojik egosu, deliliği ve Armageddon'a olan inancının, ona kontrolünü kaybettirdiği oldu. Manson kendisinin yeni Mesih olduğuna ve bir "nükleer saldırıdan" sonra kendisinin ve takipçilerinin çölün altındaki gizli bir dünyada saklanarak kurtulacaklarına inanıyordu.
Fotoğraf: Charles Manson
MANSON GENÇ KIZLARIN ZAAFINDAN YARARLANIYORDU
Daha sonra mahkemede, LaBianca cinayetlerine katıldığında henüz 19 yaşında olan Van Houten, Manson’ın onun savunmasızlığından ve annesine olan nefretinden yararlandığını itiraf etti. Buna rağmen Houten, diğer üyeler gibi onu kutsal bir adam olduğuna inandı.
Otuz yıl sonra, bir şartlı tahliye kurulu duruşması sırasında Van Houten, o gece yaptıklarından dehşete düştüğünü ve umutsuzca kendini kurtarmak istediğini söyledi. 2006'da ve 2010'da tekrar şartlı tahliye talebi reddedildi.
Fotoğraf: Manson'ın müritlerinden Leslie Van Houten
HOLLYWOOD YILDIZLARI İÇİN BİR ÖLÜM LİSTESİ HAZIRLAMIŞLARDI
Susan Atkins, mahkûm arkadaşlarına yaptığı ilk itiraflarda, Tate'in doğmamış bebeğini kesmek istediğini ancak zamanı olmadığını itiraf etti. Ayrıca kurbanlara karşı başka tüyler ürpertici eylemlerde bulunulacağını ve diğer ünlü Hollywood yıldızlarının da “öldürülecek ve sakat bırakılacaklar” listesinde olduğunu açıkladı. Bunlar arasında Elizabeth Taylor ve kocası Richard Burton, Frank Sinatra, Steve McQueen ve Tom Jones vardı.
MANSON DAVASINI BIRAKAN AVUKATIN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ
Ünlüleri neden öldürmek istedikleri sorulduğunda Atkins, Manson Ailesi'nin dünyayı şok edecek ve insanların dikkatini çekecek cinayetler işlemek istediğini söyledi.
Duruşma; Haziran 1970'de, avukat Ronald Hughes'un, Manson ve Van Houten'in avukatı olmasıyla başladı. Hughes, jüriyi tarikatın lehine ikna edebileceğini fark edince davayı bırakma kararı aldı.
Bu hareket onun hayatına mal olmuş olabilirdi çünkü yılın sonlarına doğru, gittiği bir kamp gezisinde ortadan kayboldu. Çürümüş vücudu birkaç ay sonra ortaya çıktı. Manson'ın Ailesi tarafından misilleme cinayete kurbanı gittiği düşünülüyor.
KADIN HAYRANLARI MAHKEMEDE MANSON’I YALNIZ BIRAKMADI
Duruşma sırasında Manson, savunması için para toplamak amacıyla Lie adlı bir albüm çıkardı. Medyanın dikkatini çekti ve mahkeme işlemleri sırasında alnına oyulmuş bir X işareti ile ortaya çıktı. Kadın takipçilerinden bazıları eylemi kopyaladı ve kafalarını tıraş etti. Kadınlar bazen adliye binasının dışında oturuyordu. X işareti, bir gamalı haç haline gelene kadar kademeli olarak değiştirildi.
MANSON VE AİLESİ HİÇ PİŞMAN OLMADI
Duruşma boyunca, tarikat üyeleri sık sık kıkırdadılar ve yüzlerini buruşturdular; hiçbiri pişaman değildi.
25 Ocak 1971'de Manson, Tate-LaBianca kurbanlarının ölümlerini yönettiği için birinci derece cinayetten suçlu bulundu. Ölüm cezasına çarptırıldı, ancak Kaliforniya Yüksek Mahkemesi 1972'den önce tüm ölüm cezalarını geçersiz kıldıktan sonra, bu ceza otomatik olarak ömür boyu hapse çevrildi ve sonraki kırk yılı parmaklıklar ardında geçirdi.
Fotoğraf: Soldan sağa - Susan Atkins, Patricia Krenwinkel, Leslie Van Houten
Kasabian'a yıldız tanık olarak dokunulmazlık verildi. Susan Atkins, ölüm cezasına çarptırıldı, ancak cezası daha sonra ömür boyu hapse çevrildi. 1969'dan 2009'daki ölümüne kadar hapsedildi.
Fotoğraf: Charles Manson
Kaynak: Biography