Ravi İncigöz: ‘Popüler isimler müziği katlediyor’

Hem kendi albümünde söylediği şarkılarıyla hem de Ebru Gündeş, Mustafa Ceceli ve Ferhat Göçer gibi isimlere verdiği parçalarla adından söz ettiren Ravi İncigöz’le müziğe, sektöre ve hayata dair bir sohbet gerçekleştirdik.

Yazdığınız şarkılar sizden önce meşhur oldu. Bu durum şarkıcılık kariyerinizi nasıl etkiledi?

‘Ölümsüz Aşklar’ şarkısını Ebru Gündeş okuduğunda insanlar şarkıyı yazan kişiyi daha olgun biri bekliyormuş. “Ravi benim” dediğimde inanmıyorlardı. O şarkının kendi içinde bir tasavvufi dili vardı. Ölümden bahsediyordu, bu yüzden 24 yaşında birinin yazdığına inanmak istemediler. Yılın en iyi şarkısı oldu. Aslında zirvede başlayınca adım besteciye çıktı. Yoksa benim o dönemde hazırladığım bir albüm vardı.

‘Önce şarkılarımı sayıyorlar’

Ne oldu o albüme?

Çöpe atıldı. Müzik kalitesine çok güvenmediğim bir işti, o yüzden yayınlanmasın diye uğraştım. Ben her zaman kendi albümümü yapmak istedim. Benden bahsederken önce şarkılarımı sayıyorlar. Artık 70 milyona ulaşmış şarkılarım var.

İnsanların gözünde hangi noktadan sonra besteci kimliğinizden şarkıcılığa geçtiniz?

İlk albüm ‘Yorgun Gemi’den beri bu böyle. ‘Yorgun Gemi’ kendi içinde bir efsane oldu. Sonrasında Mustafa Ceceli ile ‘Şeker’ şarkısında düet yaptık, çok büyük bir başarı yakaladı. Kendi adımı taşıyan ikinci albümümse okumak istediğim şarkılardan oluşuyor.

Albümdeki ‘Yapamam’ şarkısının klibi de yayında...

Oldukça kalabalık, en az göründüğüm klibim oldu. Bana göre en iyi kliplerimden biri. İlk defa şarkının hikâyesi bu kadar iyi anlatıldı. “Onsuz yapamam” diyenlerin hikâyesini anlattık.

‘Mustafa benim kıymetlim’

Piyasaya yeni girmiş biri olarak single yapmak yerine 2 albüm yaptınız. Neden?

Cevap sorunun içinde, ben sektörde yeni değilim. 2011’den beri sektördeyim, bir sürü beste ve şarkıcılık ödülüm var. Hiç bilinmeyen bir yüz olmama rağmen turnelere çıkmam, Avrupa’da 4 bin kişilik biletli konserler vermem de bunu gösteriyor. Türkiye’de çok bilinen, çok popüler isimlerin müziği katlettiği bir dönem yaşıyoruz. Bu tarz isimlerin 200 kişilik kulüpleri dolduramadığını da biliyorum. Salonları dolduramayan kişilerin milyonlarca takipçisinin olduğu bir dönemdeyiz. Ben kendi bildiğim şekilde devam ediyorum. İyi şarkılar yaptığımı biliyorum. Parayı verenin dinlendiği bir dönem yaşıyoruz ve bu isimleri herkes biliyor. Bunlar müziği başka bir boyuta taşıyor ve haksız rekabete sebep oluyor. Değişeceğini düşünmüyorum. Ben bilet alabilecek, müziğe değer veren insanlara müzik yapıyorum. Türkiye’de çok güzel solistler ve çok güzel söz yazarları varken onların önüne çok kötü sesler ve şarkılar geçmiş durumda.

Mustafa Ceceli, Ebru Gündeş gibi isimlere verdiğiniz şarkıları bir albümde toplamayı düşünüyor musunuz?

Evet ama yakın zamanda birkaç şarkım daha çıkacak. Sonrasında olacak. Mustafa benim kıymetlim. En iyi şarkılarım ona feda olsun. Ebru Gündeş ve Ferhat Göçer de “İyi ki çalışmışım” dediğim değerli insanlar. Funda Arar’ı çok seviyorum yeni albümü için bir şeyler hazırlıyorum. Çok iyi şarkı söylediğine inandığım yeni bir arkadaşımızla da çalıştım. O da çıkacak

‘Şarkılarım gece kulübü dışında her yerde dinlenir’

Şarkılarınız en çok nerede ve nasıl bir ruh halinde dinleniyor?

Depresyondayken çok güzel dinlenir. Kaliteli müzik dinlemekten hoşlanan, özel hayatında sorunları olmasa da bu tarz duygulara kıymet veren insanların da dinlediğini biliyorum. Benim şarkılarım gece kulübü dışında her yerde dinlenir.

Şarkılarınızda hep bir hüzün, bir aşk acısı var. Peki ya siz hep böyle misiniz?

Şarkılarım öyle ama ben normalde çok keyifli bir adamım. Hepimiz topraktan yaratıldık ve her ağaç her toprakta yetişmez. Benim toprağımda acı var. Benden hareketli şarkılar çıkmaz.

‘Artık bir müslüman gibi yaşıyorum’

Bu yıl hacca gittiniz. Hayatınızda nasıl bir değişim oldu?

Geçen yıla kadar alkol kullanırdım. İyi şarkı söylüyorsunuz, iyi bir yerdesiniz, kendinize göre bir çevreniz var. Sabah kalktığımda yanımda uyanan insanın yarın nerede olacağını bilmiyordum. Bunları düşünmeye başladığımda hayatımı düzeltmeye karar verdim. O dönem kontrolsüz bir hayatım olduğunu kabul ediyorum. Arınma ihtiyacı hissettim. Bazı şeyleri daha düzgün yaşama kararı aldım. Hac görevimi yerine getirdim. Artık bir Müslüman gibi yaşıyorum.

‘Benden şarkı almak kolay değil’

Başka sanatçılara şarkı verirken neye göre hareket ediyorsunuz?

Benden şarkı almak kolay değil. Çok iyi şarkıcı olmak zorunda. Benim çalıştığım isimler Türkiye’nin sayılı sesleridir. Önüme çantayla para koyup “Albümümü yap” diyen insanlar oldu ama olmayacağına inandığım için kabul etmedim. Sesi olmayan kişilerin şarkı söylemesi ego tatmini. İyi şarkının çıkmasının çok zor olduğu bir dönemdeyiz. Şarkı söyleyemeyen ama bir şeylerin çakması olarak dolaşan insanlar var. Müzik, Türkiye’de müziği yönetenler tarafından katlediliyor.

HT MAGAZİN / Neziha KARTAL