Neşe Sapmaz: Birinin hayalini gerçekleştirmek tarifsiz bir duygu

Görme engelli insanların hayatını, başarı hikâyelerini ve sorunlarını dile getiren ‘Gönül Gözü’ programının sunucusu ve projenin sahibi olan Neşe Sapmaz, kendisine büyük bir mutluluk verdiğini söylediği projesini HT Magazin’e anlattı. Programda görme engellerine rağmen birçok alanda başarılara imza atan insanları ekrana getiren, ünlü konuklarıyla onlara moral veren Sapmaz bütün enerjisini bu projeye harcadığını söylüyor

‘Gönül Gözü’ programı nasıl ortaya çıktı?

Hayalimde bir program yapmak vardı, insan hikâyeleri olacak ve o insanların hayatlarına güzel dokunuşlar yapacak, fark yaratacak, ezber bozacak. Değişime neden olacak, iyileşmeye neden olacak, rahatsızlıklarına dikkat çekecek. İzleyenlere ilham verecek. Başlangıçta “iyilik” amacı olacak bir proje, bir yardımlaşma hareketi gibi başladı ‘Gönül Gözü’ nün hikâyesi. Sonra benimle bu yolculukta yol arkadaşım olan kişilerle bugüne geldik.

‘SİZ ENGEL OLMAYIN YETER’

Sizce toplumumuz görme engellilerin karşı yeterince duyarlı mı?

Bu konuya da sıklıkla programımızda yer vermeye gayret ediyoruz. Görüştüğüm kadarıyla, hikâyelerini dinlediğim kadarıyla bu konudaki en büyük sorun, görme engellilere karşı toplumdaki empati yoksunluğu. Maalesef gören kişi, karşısındaki kişinin görmeme ihtimalini aklına getirmiyor. Bu da kimi zaman o kişilerin yaşayışlarına engel teşkil ediyor. O yüzden, ‘Görme bir engel değil çoğu için, siz engel olmayın yeter’ diyorlar. Empati yoksunluğunu bir nebze de olsa giderebilirsek ne mutlu bize.

‘Gönül Gözü’ bir sosyal sorumluluk projesine dönüşebilir mi?

‘Gönül Gözü’ bir sosyal sorumluluk projesine dönüşmeye başladı bile diyebiliriz. Çünkü programımız bir topluluğa hizmet ediyor, görme engellilerin beyaz bastonu gibi düşünebilirsiniz. Beyaz bastonun oluşturuluşunda olduğu gibi, amacı görme engellilere dikkat çekmek, bu konudaki empati yoksunluğuna değinmek, farkındalık yaratmak. ‘Beni gör’, ‘Gözlerini kapa, kalbini aç, kalbinle bak bizim dünyamıza’, ‘Kalbinle gör, kalbinle dokun’ demek. Yoksa nasıl çıkacağız karanlıktan aydınlığa?

Uzman doktorların katıldığı birçok başarı hikâyesini de içinde barındıran bir program yapıyorsunuz. Görme engelli kimseler ve onların yakınlarından nasıl mesajlar alıyorsunuz?

Uzman doktorlarımız göz sağlığı hakkında bilgi veriyor ve bizleri gözlerimiz için yapmamız gerekenler konusunda bilgilendiriyor. Şu ana kadar olan tüm geri dönüşler mutluluk verici. Gittikçe büyüyen bir aile gibiyiz. Açın arşiv kayıtlarımızı izleyin lütfen, insanların yüz ifadelerine bakın. Nasıl sevgiyle, gözleri parıldayarak konuştuklarına, yayınımız esnasında bile. Birinin ‘Allah razı olsun sizden’ demesinden daha büyük bir ödül var mı? Programıma katılan her kişiden ve yakınlarından hatta sanatçı konuklarımızdan da bunu duyuyorum. Allah hepsinden razı olsun, çok dua alıyorum ve ben de onlar için dua ediyorum.

‘OYUNCULUĞU TERCİH ETMEDİM’

Görme engeli insanların yaşam öykülerini, başarı hikâyelerini ekrana getiriyorsunuz. Bu sizi manevi anlamda nasıl hissettiriyor?

Programda hikâyelere öncelik verdim. O hikâyelerden kendimize neler çıkarabileceğimizi sorguladım ve onu yansıtmaya çalıştım. Manevi anlamda tarifsiz bir doyum. Bunu hiçbir maddi değerle satın alamazsınız. Hele ki birinin hayalini gerçekleştirmek, o anki mutluluğuna tanık olmak, tarifsiz bir duygu, doyumsuz bir mutluluk.

Uzun süre spor spikerliği yaptınız. Sporla aranız nasıl?

Evet, spor spikerliği kariyerimde önemli bir yere sahip. Teklif üzerine bu alana yönelmiştim ve işimi layığıyla yaptım. Bu alanda insan tanımak, onlarla önemli haber, yayın ve röportajlara imza atmak benim için çok kıymetli oldu. Yürüyüş ve pilates severek yaptığım sporlar. Ayrıca yoga hayatımda çok önemli bir yere sahip.

Oyunculuk için teklif gelse kabul eder misiniz?

Çok teklif edildi, hâlâ da bu yönde teklifler alıyorum. Bugüne kadar düşünmedim. Üniversitedeyken tiyatroda rol almıştım, oyunculuk elbette çok güzel ama ben tercih etmedim, şimdilik düşünmüyorum.

‘En büyük hayalleri Cumhurbaşkanı’yla tanışabilmek’

Programınıza, Hakan Aysev, Emre Belözoğlu, Ferman Toprak ve Züleyha gibi isimler de katıldı. Ünlü isimlerin destek vermesi size ulaşan insanları nasıl etkilyor?

Sinan Engin, Önder Açıkbaş, Tuğba Özerk, Zeliha Sunal, Ceyhun Yılmaz ve Ersun Yanal da programımıza destek veren ünlü isimler. Bu konuda istişare etmiştik hem ortaklarım hem kanal yöneticileri ile. ‘Sizce gerekli mi? Zor olmayacak mı?’ diye sordular. ‘Programımıza katılan popüler isimler kuşkusuz bu konudaki farkındalığı yaratmak adına daha etkili olacaktır’ diye savundum ve on haftadır gördük ki öyle de oldu. Bu arada özellikle belirtmek isterim, Sinan Engin Abi ve Ertem Şener programımıza ayrıca destek verdi. Hikâyelerimizden etkilenip çok defa ‘Beyaz Futbol’da görüntülerimizi yayınladılar, tabiri caizse gönüllü olarak reklamımızı yaptılar. Daha çok kitleye ulaşmamız adına, programımıza defalarca ‘Beyaz Futbol’da yer verdiler. Beyaz Futbol en çok izlenen programlardan biri o nedenle katkıları bizim için çok değerli.

Programınızda ağırlamayı çok istediğiniz bir isim var mı?

Tek tek ulaşabildiğim herkesi ağırlamak istiyorum programımızda. Ne kadar insana ulaşırsak o kadar iyi. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı ağırlamak isterim. Bu isteğim kişisel değil, onu özellikle belirtmek isterim. Sayın Cumhurbaşkanımız bugüne dek engelliler için çok önemli projelere öncülük edip onların hayatlarına önemli dokunuşlar yaptığı için, programımıza katılan çok sayıda görme engellinin en büyük hayali, sayın Cumhurbaşkanı’mız Recep Tayyip Erdoğan ile tanışmaktı. Bu hayallerini gerçeğe dönüştürmek için de çalışmalarım ve temaslarım var.

‘Tam bir seyahat tutkunuyum’

Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kitap okurum en çok, her tür kitabı takip ederim, araştırırım.Yoga ve yürüyüş yapmayı severim. Fotoğraf çekerim bol bol. Tam bir seyahat tutkunuyum, vakit ayırabilirsem yeni yerler, ülkeler ve insanlar görmek, keşfetmek istiyorum. Bazen de sırf yeni lezzetler tatmak için seyahate çıkarım. Kutsal yerler beni çok etkiler. Cami ve türbe araştırıp gezerim. Hikâyesi olan her şeyle ilgileniyorum ya da bir şeylerden hikâye çıkarmayı çok seviyorum. Yazmayı, ailemle ve özellikle yeğenlerim Gaye Kaya ve Öykü Türkay ile vakit geçirmeye bayılıyorum.

Neziha KARTAL / HT MAGAZİN