Otomotiv sektöründe toparlanma başladı
Mart ayından bu yana koronavirüs salgının pençesinde olan küresel otomotiv sektöründen, toparlanma sinyalleri gelmeye başladı. Açıklanan resmi rakamlara göre, Çin'deki otomobil satışları Mayıs ayında üst üste ikinci ay artarken, Avrupa ve ABD pazarlarındaki daralma oranları da aynı dönemde yavaşlamaya başladı. Mayıs ayında Türkiye'deki otomobil satışları ise, Avrupa ve ABD'deki yüzde 40'ın üstünde görülen daralma oranlarına karşın yüzde 8'e yakın azaldı. Diğer pazarların aksine, fabrikalardaki sınırlı üretimlerin tüketici talebine yetişememesi Türkiye'deki pazarın daralmasında belirleyici oldu. Gelişmeler, günlük hayatta normalleşme adımları ile birlikte, otomotiv sektörünün de ayağa kalkmaya başladığını gösteriyor. Yiğitcan Yıldız yazdı...
Koronavirüs salgını günlük hayatı derinden etkilediği gibi, bazı sektörlere de sert darbe vurdu. Bu sektörlerden birisi de kuşkusuz otomotiv oldu. Mart ayının ortasından Mayıs başına kadar üretimin yapılamadığı sektörde, satış ve pazarlama faaliyetleri de sekteye uğradı. Özellikle yurtdışındaki sert karantina önlemleri, bazı ülkelerdeki araç satışlarında yüzde 90'ın üstünde azalmaya yol açtı.
Fabrikaların Mayıs'ın ikinci haftası itibariyle kapılarını açması ise, Türkiye gibi araç talebinin yoğun olduğu pazarlarda yeni bir sorunu otaya çıkardı; araç bulunurluğu. Geçtiğimiz 2 ay boyunca bu sorunu Avrupa'da kalan stokları yurda getirerek çözmeye çalışan otomotiv şirketleri, bugünlerde ise gözünü fabrikalardaki üretim adetlerine dikmiş durumda.
Öyle ki, 2 aydır sert düşüşlerin görüldüğü pazarlardan da toparlanma sinyallerinin gelmesi, üretim adetlerinin artabileceği ve bayi stoklarının dolabileceği beklentisi yarattı.
Toparlanmadan bahsetmişken, dünyanın farklı otomotiv pazarlarına yakından bakmakta fayda var.
ÜST ÜSTE 2 AY BÜYÜDÜ
Koronavirüs salgının sıfır noktası olan ve dünyanın en büyük otomotiv pazarına ev sahipliği yapan Çin'de, araç satışları Mayıs ayında yüzde 14.5 oranında artarak 2.19 milyon adede yükseldi. Aynı dönemde ülkedeki otomobil satışlarında ise yüzde 7.2 artış gözlemlendi.
Çin pazarının Mayıs ayı verileri, ülkede uzun bir aradan sonra üst üste ikinci ay büyümeye işaret etmesi ile de kayıtlara geçti.
.pngÇin'in aksine diğer otomotiv pazarlarındaki araç satışları Mayıs ayında bir önceki yıla göre azaldı. Fakat, bu pazarlardaki daralma oranının Nisan ayına göre düşmesi, sektördeki toparlanmanın en güçlü göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.
Örneğin, ABD pazarındaki otomobil satışları Mayıs ayında yüzde 44 oranında azalarak 254 bin seviyesine düştü. Nisan ayında bu oranın yüzde 58 düzeyinde olduğu göz önüne alındığında, ABD otomobil pazarındaki krizin aşılmaya başlandığı anlaşılıyor.
AVRUPA'DAKİ DARALMA YAVAŞLADI
Avrupa'da da işler benzer şekilde ilerliyor.
Bu noktada bir parantez açarak, Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) tarafından Mayıs ayındaki otomobil satış verilerinin açıklandığını, fakat hafif ticari araç satış verilerinin henüz açıklanmadığını belirtelim. Dolayısı ile, ele alacağımız verilerin toplam pazar rakamları yerine, otomobil satışları özelinde olacağını bilmekte fayda var.
Avrupa'daki pazar verilerine dönecek olursak, Nisan ayında kıta genelindeki otomobil satışları yüzde 76 oranında azalmıştı. Geçtiğimiz ay, Türk otomotiv sanayisinin bir numaralı ihracat pazarı olan Avrupa'nın bazı ülkelerindeki otomobil satışları ise yüzde 90'ın üzerinde düşmüştü.
Mayıs ayı boyunca ise, Avrupa'da satılan otomobil sayısı yüzde 52 oranında azaldı ve 580 bin adedin biraz üzerinde gerçekleşti. Bu oranın Haziran'da daha düşeceği yönünde bir beklenti sektörde hakim.
TÜRKİYE'DEKİ DARALMA SINIRLI KALDI
Aynı dönemde, Türkiye'deki otomobil satışlarına bakacak olursak, Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından açıklanan rakamlara göre, Mayıs ayındaki otomobil satışları geçen yıla göre yüzde 7.6 oranında azaldı ve 25 bin adet seviyesinde gerçekleşti.
Bayilerde talebi karşılayacak sayıda aracın olmamasının, bu tabloda etkili olduğu belirtiliyor. Ayrıca, açıklanan kredi paketinin etkisiyle, Haziran ayında talebin daha canlı olduğu da sektör yetkilileri tarafından vurgulanıyor.
Tüketici tarafındaki talebin güçlü olması, pazarın önümüzdeki dönemdeki performansını, faaliyetlerin sınırlı bir şekilde devam ettiği fabrikalardaki üretim adetlerinin belirleyeceğini bizlere gösteriyor.
Sonuç olarak, 2020 yılı, stoklarındaki araç sayısı daha fazla olan markaların en çok satanlar listesine adını yazdırabileceği bir yıl olacak gibi görünüyor.